***ECEM***
İlk hissettiğim bir saniye sonra yanımda olmayan Furkan'ın estirdiği ufak rüzgar oldu. "Koşun !" ne demekti ? Nereye koşuyorduk ? Kesin bir yerde yığılıp kaldı bu kız diye düşünürken topuklularımın izin verdiği kadar hızla çıktım merdivenleri . Ben toplandıkları yere vardığımda Koray'ın elinde ekranı baya baya parçalanmış bir telefon vardı . Furkan "Tuvalete baktın mı ?"diye soruyordu .
-"Baktım . Yok. Telefonunu böyle bırakıp nereye gider ?"
Cemre mi yoktu ? Saçmalıktı . Nereye gidecekti birdenbire ? Onlar arabasına bakmak için dışarı çıkarken ben tuvaleti kontrol ettim tekrar . Naz da geldi o arada . "Hey . Noluyor ? Herkesi korkuttunuz."diyince "Cemre yok."diye açıkladım durumu . benim peşimden koştururken "Nasıl yok ?"diye sordu .
-"Yok işte . Girişte telefonunu yerde bulmuşlar . Yarım saat önce lavaboya diye kalkmıştı."
Dışarı diğerlerinin yanına çıkarken ben öğretmenler ve müdür de geldi noluyor diye . Tabi ki meraklı öğrenci topluluğundan bazıları . Gazeteciler yani . Arda'yı görmek şaşırtmadı desem yalan olur . Onlardan önce ben koştum beylerin yanına . "Hişt . Bir şey söylemeyin . Cemre'yi bulamadık diyin sadece." diye uyardım . Güvenlik tedbiriydi de bu hep onun hem bizim için.
"Ecem noluyor ?"
-"Hocam Cemre'yi bulamadık da . Telefonunu da düşürmüş . Herhalde onu arıyordur ."
-"Arabası burada mı ?"
Doğru soruyu çok çabuk bulmuştu müdür . "Hayır. Hocam siz törene devam ederken kameralara bakabilir miyiz ? Endişelendik."
Furkan müdürle konuşurken kolumdan biri arkaya doğru çekiştirdi . Arkama baktığımda Arda olduğunu gördüm . "Gel şöyle." diye sertçe fısıldayınca beni kenara çekmesine izin verdim .
-"Sustur şunları . Kameralara bakmasınlar." diye tıslayınca yine çok sert bir şekilde "Noluyor?" diye sordum.
-"Ece'yle bizi gördü . Sustur yoksa ifşa olacağız." diyince kaşlarım çatıldı . "Neyi gör... Hayır. "
Bakışları her şeyi anlatıyordu zaten . Hemen Furkan'a dönüp sesini kesmesini işaret ettim . Bana anlamayarak bakınca Ardayı işaret ettim anlar diye . Sonra tekrar sus işareti yaptım . O da Koray'ı dürttü sussun diye. O kameralarda ne vardı ? "Ne yaptın sen ?"diye Arda'ya dönüp tısladım ama oralı bile olmadı . "Seni ilgilendirmez."
O arada Ece en son Arda'yla birlikte gördüklerini söyleyince "Onu kim susturacak ?"diye yine tısladım. Cemrenin iyi olduğuna ikna olmuş gibi görününce biz olay büyümedi , müdür birimizin kameralara bakmasına izin verdi . İlişkilerini bildiklerinden o da çakmıştı olayı üstünü örtbas etti. Biz törendeyken Koray baktı geldi kameralara . Kalabalığın arasından çıkar çıkmaz kenara çektik onu . "Nolmuş ?"
-"Arda'yla Ece'yi öpüşürken görmüş . Telefonunu düşürmüş görünce . İkisi gidince de ezmiş topuklarıyla malum . Çekip gitmiş sonra . Çabuk toparlanın da çıkışta yanına gidelim . Mahvolmuştur ."
Cemre çok inanmıştı Arda'ya daha önce aldatılmış olmasına rağmen . Çok güveniyordu ilişkisine. Bu teorik olarak aldatma değildi ama ayrılıkları çok yeniyken insana koyardı . Hala severken koyardı . Arda'nın nasıl bu kadar gözü dönmüştü onu anlayamıyordum . Bunu öfkeden yapıyor olmalıydı . Arada öfke ya da intikam yoksa insan bu kadar sürede bir başkasını bulmazdı .
Çıkışta hep birlikte evine gittik ama evi kapı duvardı. Arabası da buradaydı ama evin tüm ışıkları kapalıydı . Aybars kendindeki anahtarla kapıyı da açtı ama içeride de kimse yoktu . Gelmişti buraya belli ama kim bilir nereye gitmişti telefonu da olmadan ? Herkes dağıldı gidebileceğini düşündüğümüz birkaç yere baktıktan sonra Aybars'ın evinde buluştuk gece 3'e yakın . Kimse bulamamıştı elbette . Başına bir iş gelir mi diye korkuyor muydum ? Üzüntüden kendini mahveder diye korkuyordum . Ertesi gün Furkan 5 kez evine gitti ama hiçbirinde yoktu . Akşama doğru Naz arayınca beni abisine küfretme fırsatını kaçırmamak için hemen açtım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜŞMAN
Ficción GeneralHayatın yapayalnız bıraktığı 4 çocuk. İki kadın iki erkek. Kadınların biri, Cemre, zekasını kendine kalkan yapmış, kalbine duvarlar örmüş. Adaletin kılıcı olmaya niyetli, acımasız ama bir o kadar da merhametli bir kadın. Oğlum diyor erkeklerine. Bul...