Lovefool/Yoonkook

14

Yoongi

Jungkook duyduğu şeyle yanakları al al olmuştu. Ya ağzını sikeyim Yoongi, sen içinden konuşmayı bilmiyor musun? Durum daha da boka sarmadan konuştum. "Şaka ya, rahatsız olursun diye Jimin'e giydirttim. Tepkini merak ettim sadece." Şaka lan, gül diye.

Jimin adını duyduğu gibi bana döndü. "Ne yapmışım ben?"

Taehyung durumu anlayıp bana yardımcı olmak adına atıldı. "İçkiler geldi~"

Kaçmak amacıyla hemen ayağa kalktım. "Ben bir lavaboya gideyim." Jimin'in şühpeli şüpheli bakışlarıyla hızlı bir şekilde lavaboya gittim. Biraz oyalandıktan sonra masaya geri dönmüştüm. Bu sefer sadece Jimin değil Taehyung'ta bana şüpheli bir şekilde bakıyordu. Gergin bir şekilde yutkunup yerime oturdum. "Bir şey mi oldu?"

Jimin kollarını bağlamış, ciddi bir şekilde durıyordu. "Bizden sakladığın bir şey mi var?"

Ne oluyor be? Taehyung pot mu kırdı yoksa? Ama o da bana anlamsızca bakıyordu, konu Jungkook değil sanırım. "Neyden bahsettiğinizi tam olarak anladım."

Konuşan kişi bu sefer Taehyung olmuştu. "Telefonuna bak anlarsın."

Gergin bir şekilde telefonuma gelen mesaja baktım. Müzik festivalinden gelen bir davetti. Bunda ne var ki?

Yine de Taehyung ve Jimin oldukça tripli gibi. "Bize söylemeden festivale mi katıldın?"

Güldüm. "Ne? Hayır. Ben de yeni görüyorum mesajı, ayrıca grubum olmadan nasıl katılacağım?"

"Bana davet gelmedi."

"E-posta bildirimlerini kapattıysan gelmez tabii şapşal."

Jungkook'un sessiz kaldığını fark ettiğimde ona döndüm. "Ah bu arada, Jungkook'ta grubumuzda olmalı."

Ona merakla baktığımızı görünce gözlerini kaçırmıştı. "Şey...aslında bir grubum var."

Jimin duyduğu şeyle şaşırıp kalmıştı. "Ne?! Bize neden söylemedin?"

"Sormadınızki."

Aklıma gelen şeyle hemen atıldım. "Hoseok'un grubu mu?"

Tatlı bir şekilde başını salladı. "Evet."

Tahmin etmiştim, Hoseok bırakır mıydı hiç Jungkook'u? Havada kapmış resmen. Ne ara sorduysa artık? Neyse bizim sevgili olduğumuzu sanıyordu, bir şey olmaz herhalde.

Hoseok'un grubunda Jin ve Namjoon vardı. Onlar iyi bir grup ama Jungkook'un ne yapabildiğini daha görmemiştim. Vokalist mi ya da gitarist mi? Belki de baterist, çok havalı olurdu. "Rolün ne?"

"Şarkı söylüyorum."

Bizim grubumuzdaki vokalden sorumlu olan Taehyung konuştu. "O zaman festivalde yarışacağız desene."

Jungkook duyduğu şeyle ona gülümsemişti. Sesini merak ediyordum çünkü şu anda büyük bir özgüvenle Taehyung'a bakıyordu. Taehyung'un vokali oldukça güçlüydü, sesindeki kadifemsilik çok hoşuma gidiyordu.

Tekrardan Jungkook konuştu. "Şey fark ettimde hiç bu konularda konuşmamışız, sizin rolleriniz ne?"

"Casusluk mu yapıyorsun?"

Dediğim şeye karşı güldü. "Hayır, sadece merak ettim. Açıkcası vokalistin Jimin olduğunu düşünmüştüm bu yüzden şaşırdım."

Taehyung konuştu. "Jimin'in sesi daha narin ve yavaş şarkılara uygun olduğu için vokalist değil. Bizim şarkılarımız daha sert."

Jimin omuz silkmiş ve umursamayarak masadaki cipsten yemeye devam etmişti. "Yine de harika bir bateristim." Taehyung Jimin'in alındığını fark ettiğinde gülerek onun saçlarını karıştırmıştı.

"Peki sen?"

Bana merakla bakan Jungkook'a cevap verdim. "Gitaristim arada vokal oluyorum falan işte."

Jimin kahkaha atmıştı. "En kötü rol sendeymiş gibi konuştun ama en sevilen sensin."

Ehehehe. "En sevilen demeyelim de işte, yapıyoruz bir şeyler."

"Kaldırmayın şunun omuzlarını ya, sonra gidip yüksek notaya çıkıyor."

"Off değil mi ya! Geçenlerde sesinin kalın olduğunu unutup yüksek notalardan şarkı provası yapmıştı. Cidden çok komikti."

Jungkook'un güldüğünü görünce istemsizce konuşmaya devam edesim geliyordu. "Ben geleceğin vokalistiyim, siz geçin dalganızı."

Taehyung

Garip bir şekilde ilk sarhoş olan Yoongi olmuştu. Biz ona her ne kadar 7 tane bira içmemesini söylesekte biranın sarhoş etmeyeceğini söyleyip devam etmişti aptal. Her neyse asıl sorun şu ki, salak salak Jungkook'a yanaşıp pot kırıyordu. Arada bir kıkırdıyor, Jungkook'un üstüne yatıyordu.

Jimin birden bire ayağa kalkmıştı. "Ben lavaboya gidiyorum, geri döndüğümde eve gideriz."

Bana gelmem için kaş göz işareti yaptığında kendimle çelişmiştim. Yoongi sarhoş olduğu için gelemezdimki! Tamam götün teki olabilirim ama arkadaşımın sarhoş hâliyle kendini platoniğinin önünde rezil etmesine izin veremezdim. Ona gelmediğimi belirtmek için bir şeyle yaptıktan sonra önüme döndüm ve Yoongi'ye göz attım. "Jungkook, Yoongi'yi eve götürmen için yardım etmemi ister misin?"

Gülümsedi. "Ben hallederim, sarhoş olmasam yeter."

"Ah bir de şey, sarhoş olduğu için saçmalayabilir ciddiye alma yani." Bu dediğimden sonra Yoongi ona ne söylese ciddiye almaz herhalde.

"Tamam~"

Jimin geri geldiğinde herkes toparlanmış, hesabı ödedikten sonra kafeden çıkmıştık. Hâlâ tedirginim çünkü eğer bir bok olursa Yoongi bana suç atacak. "Ben seninle geleyim en iyisi."

Ama Jungkook ısrarcıydı. "Sorun yok Taehyung, ben çocuk değilim. Sadece onu giydirip yatağına yatıracağım."