i'll give you the best years

274 25 26
                                    

Ve işte final! Alfa başlayıp vıcık biten bir çift... Yakışmadı Deniz be. Bu kitap için iki alternatif sonum vardı ve bu ikisi barıştığında güzel olanı kaçırmış oldum:d Alerjim var mutlu sonlara tansiyonum çıkıyor bunu yazdığım için ujadfıogf Aman neyse ağlamayan bir çiftim olsun bari.

Lütfen iki bölüm sonraki yazıyı okuyun, bu hikayeye başlama sebebim o yazıda anlattıklarımdır. Bir de az sonra Thia bölümü paylaşacağım ancak zihnimdeki Thia'ya benzeyen hiç kimseyi bulamadım, sadece vibeı veriyor bu kişi. Bugüne kadar okuduğunuz için çoook teşekkür ederim, umarım beğeneceğiniz bir final olur.

Cynthia ve Calum için son kez,

İyi okumalar!

*

Calum | 23.03.2023

"Neyi kutladığımızı söyleyecek misin artık?" Cynthia ona uzattığım kadehi almak için kucağındaki Luna'yı yere bırakıp Romeo'ya doğru koşmasını tebessümle izlerken sorduğunda gülümsememek için dudaklarımı ısırırken omuz silktim. Önümüzdeki bir saat boyunca iyi bir oyunculuk sergileyerek hiçbir şey belli etmemem gerekiyordu ama Thia meraklı ve zeki bir kadın olduğundan tüm gece işimi zorlaştırmıştı. Ona bugün akşam için özel planlarım olduğunu söylemiş, en sevdiği yemekten yapmış, piyanoda bir şarkı çalmıştım ve gece boyunca bunun nedenini sorgulamıştı. Aslında diğer gecelerimizden çok farklı değildi. O bralet üstünde hırka ve şort giyiyordu, ben de siyah eşofman ve tişört. Tamamen ev kıyafetlerimiz içindeydik, tek fark ona ekstra özen gösterdiğimi fark etmiş olmasıydı. 

"Sevgilimle güzel bir gece geçirmek için illa bir şeyi kutluyor olmamız mı gerek?" diye yanıtladım yanına otururken şarap şişesini önümüzdeki masaya bırakarak. Gözlerini kısarak yüzüme baktığında gülerek ekledim. "İlla bir neden istiyorsan geçen hafta kazandığın üç Grammy'i kutluyor olabiliriz. Bir de belgeselimizin özel kopyasını aldım, birlikte önceden izleyelim diye. Bu konuda da heyecanlıyım."

Uzanıp yanımdaki sehpadan grupça çıkardığımız belgeselin ekstra sahneler eklenmiş versiyonunu aldım ve ikna olmamış olduğundan kaşlarını kaldırarak bakan sevgilime verdim. Daha önce neden bu cdyi görmediğini düşünüyor olmalıydı ama daha fazla sorgulamayacağını bilecek kadar onu tanıyordum. 

"Öyle olsun bakalım." diyerek cdyi takmam için bana geri uzattı, ben de heyecanımı belli etmemeye çalışarak ayağa kalkarken derin bir nefes aldım. Bunu gerçekten yapacaktım ve deliler gibi korkuyordum. Cevabının ne olacağını biliyor olsam da o uzun ayrılığımız sonrası onu kaybetme korkumu bir türlü aşamamıştım.

İyileşmemiz ve birbirimizin yanında eskisi gibi olabilmemiz zaman almıştı ama her şeyden sonra her zamankinden daha iyi olmuştuk aslında. Onu çok el üstünde tutmuş, aynı hatayı tekrarlamamak için her şeyi yapmış, tamamen yepyeni birisi olduğuma dair olan sözü tutmuştum. Neredeyse hiç tartışmamıştık, ilişkimizi olabildiğince insanlardan uzak yaşamıştık uzunca bir süre. Sonra tekrar sosyal medyaya dönsek de verdiğimiz ara oldukça iyi gelmişti. O kadar iyi gelmişti ki Cynthia sonunda birlikte evimiz olması fikrine sıcak bakmaya başlamıştı. Tamamen birlikte yaşamaya adım atmamızın her bir saniyesi o kadar değerliydi ki... Geçen sene, türlü türlü yer gezdikten sonra içimize oldukça sinerek almıştık bu evi. İki katlı, oldukça geniş bir evdi ve Duke'un bayıldığı kocaman, havuzlu bir arka bahçesi vardı. Ön bahçesiyle de yazın epeyce uğraşmış, renk renk çiçekler ekmiştik beraber. Bu süreç eğlenceli olduğu kadar bizi birbirimize daha çok yakınlaştırmıştı. Gözlerden uzak ve huzur verici bir evimiz vardı, bizim de ihtiyacımız olan buydu zaten. Yerleşmemizden çok kısa süre sonra da henüz iki aylık olan, biri beyaz biri siyah iki yavru kedi sahiplenmiştik. Önce Duke onları kabul etmeyecek sanarak korkmuştuk ancak bebek olduğundan olsa gerek, birbirlerine çok hızlı alışmışlardı. Luna ilk zamanlar hep Duke'un üstünde uyuyordu hatta, Romeo da kıskanıp göbeğine yaslanıyordu. Harika bir üçlü olmuşlardı. 

Thin White LiesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin