[27] Korku ve Heyecan

6.4K 471 137
                                    

27. Bölüm
"Korku ve Heyecan"

Gece saat 3 olmuştu. Korku filminden sonra doğruluk ve cesaretlik oyunu oynamaya karar vermiştik. En son oynadığımızda Araf ile öpüşmüştük. Ama tabii ki bu kez öyle bir şey olmamıştı.

Doğruluk ve cesaretlik oyunundan sonra herkes bir kenara çekilmiş kendi halinde telefonuyla ilgileniyordu. Muhammed bana baktığında göz kaş işareti yaparak onu mutfağa gelmesini söyledim. Başıyla onayladıktan sonra Araf'ın yanından kalkıp mutfağa gittim. Peşimden de Mami geldi.

"Bir şey mi oldu kanka?" diye sordu.

"Hayır, konuşuruz diye çağırdım. İçeri de canım çok sıkıldı." dedim sandalyeye oturarak. Mami de karşıma oturdu.

"İyi yaptın benim de canım sıkılmaya başlamıştı."

Birkaç şeyden konuştuktan sonra artık konuya girdim. "Hoşlandığın birisi var mı?" diye sordum.

"H-hayır yok." desede başında kekelediği için tereddüt ettim. Bence vardı ve saklıyordu benden.

"Emin misin bana hiç öyle gelmedi," dedim sırıtarak. "Salaklığım tutmadığı sürece benden bir şey kaçmaz." diyerek göz kırptım.

"Haklısın var."

"Söyle bakalım kim bu kişi? Tanıyor muyum ben?"

"Tanıyorsun. Ama kendisine hiçbir şey söylemek yok. Anlaştık mı?" diyerek işaret parmağını bana uzattı.

"Şüphen mi var? Tabii ki de aramızda kalacak." Ama o kişi Samet ise aramızda kalamazdı. Onların bir araya gelmesi için sözümden dönmem gerekecekti.

"Şüphem yokta bilmesinden çekiniyorum biraz."

"Tamam hadi söyle merak ettim."

"Samet'ten hoşlanıyorum." dediğinde yüzümde istemsizce büyük bir gülümseme oluştu. "Neden gülüyorsun?" diye sordu Muhammed.

"Hiç, sadece sizi yan yana hayal ettim de baya yakışırsınız." dedim.

"Bence de ama biz bayadır birbirimizi tanıyoruz. Bana karşı bir şeyler hissetse hissederdim. "

"Kısmet bakarsın hisseder," dedim gülümseyerek. Muhammed'de bana gülümsedi.

"Neyse oyun nasıl gidiyor?" diye sorduğunda elimi ona uzatarak sesini kısmanını söyledim.

"Birkaç gün içerisinde bitireceğim."

"O zaman sana büyük bir plan lazım." dedi sesinin tonunu kısarak.

Tam konuşacağım sırada arkamdan gelen ses ile sıçradım. "Aynen öyle." Samet yanımıza yaklaşıp ellerini masanın üzerine koyup bize doğru eğildi. "Bu kez öyle bir oyun oynayacağız ki Araf'ın duygularından emin olacağız." dedi kendinden emin bir tavrıyla.

🌈🌈🌈

2 Gün Sonra

Araf'ın lavabodan çıkmasını beklerken salonda bir o köşeden bir o köşeye gidip geliyordum. Son oyunun zamanı gelmişti. Ve bendeki heyecan çok büyüktü. Tabii bir de korku yer alıyordu.

Araf lavabodan çıktığında yerimde durup televizyon ünitesindeki fotoğraflarla ilgileniyormuş gibi yaptım. Araf salona geldiğinde "Ne yapıyorsun?" diye sordu.

"Fotoğraflara bakıyordum." başını anladım der gibi yukarı aşağıya salladı. "Araf," diye seslendim.

"Efendim?"

Başıboş Mermiler [BoyxBoy] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin