42. BÖLÜM: 'BİNA'

2.4K 554 799
                                    

E- ehem.

Ben geldiim!

Geç bölüm atmamın tabii ki de bir açıklaması var ama onu bölüm sonunda konuşalım, olur mu? Şimdi sizi bölüme göndermek için daha heyecanlıyım çünkü :3 Eminim siz de okumak için heyecanlısınızdır.

En son neler olmuştu? Pyken ile Reena birbirini tanımak için yemek yiyecekti.

ÖNEMLİ NOT: En az hayalet okuyucu olan kitabıma daha çok bölüm atacağım. Şuan zirve, Tutkunun Tanrısı'nın elinde. Lütfen oy ve yorum atmayı eksik etmeyin ;')

Medyada geçenlerde yaptığım bir kapağı göreceksiniz. Sizce nasıl? 

İyi okumalar!

🤖

Olmadığım biri gibi davranmak, sandığımdan daha kolaydı.

Tiyatroyla da oyunculukla ilgilenen biri olmamıştım. Bu alanlarda bir pratiğim de yoktu. Fakat Reena'nın yüzü yüzümün üzerindeyken, bambaşka bir bedende bambaşka biri gibi davranmamı istediklerinde bu pek zorlayıcı olmuyordu. Nihayetinde ben kostümümün içinde Sabrina Lones değildim. 

Sabrina Lones'un görünüşü altın orana en uzak görünüşlerden biriydi. Reena'nın görünüşü ile altın oranla kutsanmıştı. 

Sabrina Lones'ın yetenekleri ve başarıları küçümsenirdi. Reena ise donatıldığı teknolojiyle sevilirdi.

İki kimliğim çelişkili bir şekilde çakışıyordu: Benden nefret ediyorlardı çünkü onlara göre Falh Davis'in yanında durmayı hak etmeyen, çirkin bir kadındım. Beni seviyorlardı çünkü ben onları koruyan, çağın en güzel kadını olarak bilinen Reena'ydım.

Bu rol olan kimliğim Reena, gerçek kimliğimden daha çok kabul görüyordu ve daha çok seviliyordu. Bu üzüldüğüm ya da alındığım bir durum değildi. 

Beni şaşırtan, Pyken'in yaptığım rolü değil, Sabrina Lones'u seçecek olmasıydı.

Gerçek beni seçerdi.

Ve ben Lenasis'te, ondan başka bu tercihi yapacak birini tanımıyordum.

Ailem elbette Reena'yı seçerdi. Falh'la yeni oluşmaya başlayan bir arkadaşlığımız vardı fakat Reena gibi birine karşı beni seçmezdi. Yet bana karşı derin hisler besliyordu. O bir ihtimal beni seçebilirdi fakat sonuçta o bir robottu. Falh'ın işlerine koşuşturmaktan kendine pek çevre edinmemiş bir robot. Shojo'ya gelince... Neyi seçeceğini bilmiyordum.

Pyken yemek boyunca benimle tek kelime etmemişti. Çenesi düşük biriymiş gibi davranmış ve Lenasis'teki herhangi birinin rolüne bürünmüştüm. Boş boş konuşup aklıma gelen her şeyi ikinci kez düşünmeden söylemiştim. Sarı irislerini bana çevirip soğuk soğuk bakmak ve yemeğe gömülmek dışında bir tepki bile vermemişti. Yemek boyunca kızıl saçlarının narin hareketlerini ve parmaklarının kıvrılışını izlemekle yetinmiştim.

İçimden bir ses, kendim gibi davransam bu tepkiyle karşılaşmayacağımı söylüyordu. Bana karşı neler düşündüğünü bilmiyordum fakat tek bildiğim, beni Reena olmam için öneren kişi olduğuydu. Muhtemelen her kelimem, Sabrina olma ihtimalimi zihninden silip atıyordu. Başkan Grace'in görüşünü dikkate almadığını düşünmüş olmalıydı. Ben herkes gibi davrandıkça bundan bıktığını hareketleriyle net bir şekilde belli ediyordu. Peki kim olduğumu bilseydi böyle olur muydu?

KAHRAMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin