Dream Of The Book | Minsung

31

Merhabalar  normalde bu bölüm sayısında hep değişik şeyler olur ama durum bunun için müsait değil bu kitapta dnndalsk

Her neyse umarım iyisinizdir ! İyi okumalar !! ^^

Jisung gözünün önünde yaşanan olayın ne olduğunu anlayamadan kendisini hastane koridorunda endişe ile beklerken bulmuştu. 

Seugmin arkadaşının gözünü kırpmadan tek bir noktaya baktığını fark edince sakince yanına gitti ve onu korkutmamak için koluna dokunarak yanına oturdu. 

" Jisung iyi misin nasıl hissediyorsun ? " 

Jisung, Seungmin'in yanına oturması ile dalgın olduğu için yerinde sıçramış ve gözlerini açarak yanına dönmüştü. 

" Üzgünüm seni korkutmak istememiştim. " 

" Sorun değil Seungmin dalgındım o yüzden. "

Seungmin elini kaldırarak Jisung'un saçlarını okşadı ve kendine çekerek ona sarıldı. Jisung sarılmanın etkisi ile tuttuğu gözyaşlarını bıraktı ve usulca yanaklarından süzüldüler. 

" Sakin ol Jisung ona bir şey olmayacak. " 

" Bilmiyorum Seungmin. " dedi ve kafasını yaslandığı göğüse daha da gömerek hıçkırıklarını gizleyeme çalıştı. 

Seungmin şu an konuşsa bile bir şey değişmeyeceğini bildiği için onu rahatlatmak adına sadece sırtını sıvazlamak ile yetindi. 

Jisung sakinleştiğini hissettikten sonra burnunu çekerek Seungmin'den ayrıldı ve gözlerini silerek kendine gelmeye çalıştı. 

O sırada bekledikleri kapıdan çıkan doktor ile hepsi ayaklanarak yanına gittiler. 

" Merak etmeyin hastamız çok iyi aynı şekilde bebekte sağlıklı biraz zorlu bir doğum oldu ama şu an ikisi de çok iyiler. " 

İlk tepki veren Hyunjin oldu. Kaşlarını çatarak doktora bakıyordu. " Ne ? Minho hamile miydi Jisung ? "

Jisung gözlerini devirerek Hyunjin'in kafasına vurdu. " Salak salak konuşma Hyunjin. " 

" Minho mu ? Sizler Lee Minhee'nin yakınları değil misiniz ? " 

Doktorun konuşması ile Jisung kafasını iki yana sallayarak Minho'nun ismini söyledi. 

" Hayır biz Lee Minho'nun yakınlarıyız. "  

" Sanırım bir karışıklık olmuş olmalı burada Lee Minho diye birisi yok. Lee Minhee burada. " dedi doktor  ve dudaklarını büzerek yanlarından ayrıldı. 

Felix kaşlarını çatarak hepsine baktı. " Arkadaşlar biz yarım saattir doğumhanenin kapısında mı bekliyorduk ? " 

" Sanırım bir yanlışlık olmuş isim konusunda. Ayrıca nerden bileyim doğumhane diye bir şeyde yazmıyor ki. " Jeongin Minho'nun nerde olduğunu danışmaya soran kişi olduğu için kendini savunmaya geçmişti. 

Seungmin hepsine ' siz salaksınız ' bakışı attıktan sonra arkasını dönerek tekrar danışmanın yanına gitti. 

" Merhaba Lee Minho'nun nerede olduğunu öğrenebilir miyim ? Trafik kazası yüzünden ambulans ile getirilmişti. " 

" Tabii ki hemen bakıyorum. Nesi oluyorsunuz acaba ? " 

" Arkadaşıyım. " 

" Üçüncü katta 312 numaraları odada az önce normal odaya alınmış. " 

Seungmin yoğun bakım yerine normal odaya alındığını öğrenince içine büyük bir rahatlama gelmişti. Demek ki durumu o kadar da kötü değildi. 

Hızlı adımları ile arkadaşlarının yanına döndükten sonra Jisung'un koluna girerek üçüncü kata çıkmaları gerektiğini söyledi. 

------

Hepsi hızlı adımları ile odaya çıktıklarında kapıyı yavaşça açarak Jisung önde olmak üzere odaya girdiler. 

İçerideki doktor kapının sesi ile Minho'yu kontrol etmeyi bırakarak kapıdan girenlere döndü. 

" Siz yakını mısınız ? " 

Jisung sakince kafasını sallamak ile yetindi. " Ameliyathane kapısında bekleyen birlerini göremeyince kimsesi olmadığını düşünmüştüm. Durumu hakkında bilgi vermem gerekirse. Şu anlık bir şeyi yok gibi görünüyor hastaneye çok erken getirildiği için hemen müdahalede bulunduk bu yüzden ameliyat çok iyi geçti ama önümüzdeki ilk yirmi dört saat oldukça önemli. Bu yüzden yapmamız gereken tek şey uyanmasını beklemek. Geçmiş olsun. " diyerek yanlarından ayrıldı. 

Jisung doktorun çıkması ile yanağından bir yaş süzüldü. 

" Hyung neden ağlıyorsun bak durumu iyiymiş. " Jeongin olduğu yerden yanına giderek Jisung'a sarıldı. 

Jeongin'in sarılması ile Hyunjin'de  dayanamayarak ikisine sarıldı ve sonra Felix ile Seungmin'de onlara dahil oldu. Bu şekilde kısa bir grup kucaklaşması yaptılar. 

" Tamam tamam hadi ayrılın yoksa boğuluyorum. " Jisung gülerek onlardan ayrılmaya çalıştı. Jeongin ayrılırken gülümsediği için Jisung'un yanaklarını sıkmıştı. 

Jisung gözlerini devirerek arkasını döndü ve Minho'nun yanına gitti. Yüzüne baktığında kaşı ve dudağında küçük küçük yaralar olduğunu gördü. Ama yanağı tamamen morarmıştı. Kollarını  da çizikler süslüyordu. 

Bu görüntü karşısında Jisung'un gözleri tekrar dolmuş ama ağlamamak için kendisini sıkmaya başlamıştı. Sakin adımları ile yatağın yanındaki sandalyeye gitti ve oraya oturarak Minho'nun ellerini elleri arasına alarak üstüne bir öpücük kondurdu ve alnını ellerine yaslayarak yere bakmaya başladı çünkü onu bu şekilde orada yatarken görmek istemiyordu. 

-------

Uzunca bir süre geçmiş akşam olmuştu ama Jisung Minho'nun ellerini bir kereliğine bile bırakmamıştı. 

Seungmin kaşlarını çatarak Jisung'a baktı. " Jisung kalkıp yemek yemelisin bu şekilde orada beklemen sana bir şey kazandırmaz. " 

Jisung Seungmin'in dediğini boş vererek gözlerini devirdi. " Biliyorum. "

" Şimdi gidiyorum ama buraya sabah geldiğimde senin yemek yediğini öğrenmek istiyorum anladın mı ? " 

Jisung sadece kafasını sallamak ile yetindi. Seungmin derin bir nefes alarak bu akşam onunla birlikte kalacak olan Felix'e baktı ve gözleri ile Jisung'a dikkat etmesi gerektiğini anlattı. 

Felix Seungmin'in dediğini anlamış ve onaylamak için gözlerini açıp kapatmıştı. Seungmin son kez Jisung'a bakmış ve odadan çıkmıştı. 

" Seungmin haklı Jisung bir şeyler yemelisin. " 

Jisung yüzünü buruşturdu ve " Felix lütfen sende başlama şu an sadece uyumak istiyorum. " diyerek Minho'nun elini bırakmadan kafasını yatağa yaslayarak gözlerini kapattı. 

Felix Jisung'un bu haline sadece derin bir nefes almak ile yetinmişti. 

---- 

Jisung elleri arasından çekilen el ve çığlık ile sıçrayarak yerinden kalktı ve korku dolu gözler ile etrafına baktı. 

Minho' da aynı şekilde odasının içindeki iki kişiye korku dolu gözler ile bakıyordu. " Siz kimsiniz ve ben neden buradayım ?! "

Bu klişeyi yapmasam olmazdı :)) 

Sizleri seviyorum ^^