18

3.4K 442 209
                                    

1K olmuşuz !! Okuyan herkese teşekkürler.. ^^




- Yazar'dan - 

Hyunjin  yaşadığı şoka rağmen yüzündeki gülümseme ile salak salak Jeongin gittiğinden beri boş olan duvara bakıyordu. Bir süre kendine gelebilmek için derin derin nefesler aldı ve sakin olduğuna karar verince ellerini saçlarının arasından geçirerek sınıfına doğru havalı olduğunu düşünerek yürümeye başladı. 

Hyunjin yaşadığı şeyin heyecanı ile içi içine sığmıyordu ama heyecanını bir şekilde kontrol etmeyi başarmıştı. Bu yüzden yüzündeki kendini beğenmiş ifadeyi bozmadan elleri cebinde olarak sınıfı girdi ve herkese yandan bir gülüş attı. Arkadaşları ise onu bu şekilde görmeye alışık olmadığı için kaşlarını çatarak sorgular bakışlar atıyorlardı. 

Jisung kendini tutamayarak konuştu. " Seungmin sence o iyi mi ? " 

Seungmin gözlerini Hyunjinden almadan cevapladı. " Gerçekten bunu soruyor musun ?". Hyunjin o sırada cebindeki ellerinden birisini çıkarmış sınıftakilere el sallayarak arkadaşlarının yanına gelmişti. 

Yüzündeki gülümsemeyi bozmadan sırasına oturdu ve arkasına yaslandı. " Ah! Ne kadar da güzel bir gün. Kuşlar ne kadar güzel cıvıldıyor hele birde şu hafif rüzgarın sesi yok mu. " 

Arka sırasındaki Jisung endişelenerek Hyunjin'e eğildi. " Jin-ie  kafanı bir yere vurmadığına emin misin  ?" 

Hyunjin sanki arkadaşı ona iltifat etmiş gibi gülerek arkasına döndü ve saçlarını okşadı. " Sung o kadar mutluyum ki senin şu bayat laf sokuşların bile beni üzemez. " 

Felix'de kendini tutamayarak konuşmaya dahil oldu. " Dersin matematik olmasına mı bu kadar seviniyorsun yoksa ?" 

Dersin matematik olduğunu öğrendiğinde bir saniyeliğine yüzü düşen Hyunjin aklına gelenler ile büyük bir kahkaha attı. Felix ise gördüğü sahne ile gözlerini kocaman açmıştı. " Yazık kafası gitmiş bunun." 

Jisung'da, Felix'e katıldığını söylemek için ağzını açmıştı ki o sırada içeri matematik öğretmenleri girince geri kapatmak zorunda kaldı. 

----------

Hyunjin hariç diğerleri, Hyunjin'in bu tavırlarına bir anlam vermekte zorlanıyorlardı. Ders boyunca yüzündeki gülümseyen ifade hiç gitmemiş arada attığı kahkahaları saklamak için de yüzünü sıraya gömmüştü. 

Minho ve Jisung onun lavaboya gittiğinde ne yaşadığını gerçekten merak ediyorlardı. Hatta derste ikisi neler olabileceğine dair bir kaç teori üretmeye çalışmışlardı. Bunlardan en mantıklısı lavaboda akan musluk suyuna alkol karımış olabileceğiydi. Bu sonuca ulaştıklarında her şeyi boş vererek Hyunjin'i anlatmaya zorlamaya karar vermişlerdi. 

---------

Bir kaç ders sonra çalan zil sesi ile hepsi son bir kaç tenefüs olduğu gibi Hyunjin'in sırasına toplanmışlardı. Felix mızmızlanarak Hyunjin'in kolunu tuttu ve sarstı. " Hyunjin ne oldu lütfen anlat artık. Merakımızdan zevk mi alıyorsun napıyorsun ?" 

Hyunjin gülen yüzü ile kafasını salladı. " Evet nerden bildin ?" 

Jisung bu cevabı karşısında Hyunjin'in kafasına bir tane geçirmişti. " Bana bak çocuk seni öldürürüm duydun mu ? Ne olduğunu hemen anlat. " 

Hyunjin istifini bozmadan kafasını iki yana salladı ve oturduğu yerden kalkarak sınıftan çıktı. Sekerek yürüdüğü için hepsi ilk başta gözlerini devirmişlerdi ama yine de onun kuyruğuymuş gibi arkasından gitmişlerdi. Felix yine bir şey söyleyecek iken Changbin'in sınıfının önünden geçerken onu görmesi ile adını seslendi. 

Dream Of The Book | MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin