Bölüm Şarkısı: Taylor Swift - Dress
• • •
Son birkaç günde yaşananlar, herkesi yormuştu. Özellikle de Sidelya ve Egemen bu durumdan fazlasıyla etkilenmişti.
Nişan haberi ortaya çıktığından beri genel kanı, düğünün en kısa zamanda yapılması yönündeydi. Arsen Saraçoğlu kendini parti ve düğün detaylarına o kadar kaptırmıştı ki etrafındaki herkese düğünün küçük ve samimi olmasının, gösterişsiz olacağı anlamına gelmediğini söyleyip duruyordu.
Gelinin nedimeleri olarak seçilen ve Sidelya'nın arkadaşları olan Cansel, Derya ve Işıl, bitmek bilmeyen sorular sorarak Sidelya'yı terletiyordu. Egemen nasıl bir evlilik teklifi yapmıştı? Tek dizinin üzerine mi çökmüştü? Sidelya'nın gelinliği hangi ünlü tasarımcıdan olacaktı ve Egemen ona ne zaman bir yüzük verecekti?
Sidelya, elinden geldiğince her soruya cevap vermeye çalışıyordu ama arkadaşlarının bu sorularına bir türlü yoğunlaşamıyordu. Yeteri kadar kafein tükettiğinde ise tek kelimelik cevaplar verebilir hale gelmişti. Işıl'ın ona ne renk çiçekler istediğine dair sorduğu soruya 'üç' diye cevap verince nihayet hepsi onu rahat bırakmaya karar vermişlerdi.
Kelimelere dökülemeyen bir karar vermişti. Hem kendi hayatını hem Egemen'in hayatını kurtarmıştı. Ülkenin en varlıklı iş adamlarının biri tarafından evlilik sözü almıştı ve hayatını bu yalan üzerine geçirmeye karar vermişti.
Üstelik hepsi sadece birkaç gün içerisinde olmuştu!
Umutsuzca kendi kendine güldü Sidelya. Bugün bunu yapan, yarın ne yapar acaba, diye düşündü.
Egemen Akmaner'e dönüp, "Evet kabul ediyorum," dediği o andan hemen önce kafasından neler geçtiğini kendisi de merak ediyordu doğrusu. Ama hatırlayamayacağından emindi. Aklından geçenlerin, mantıklı düşünceler olmadığından da emindi.
Sadece hisler ve içgüdüler. Hepsi buydu işte. O anda mantıklı ya da makul bir düşünceden eser yoktu.
"Sidelya?"
Oturma odasındaki bir kanepede sessizce oturan Sidelya, bu erkeksi sesin geldiği yöne doğru kafasını kaldırdı ve ona endişeli gözlerle bakan Egemen'i gördü. Eşofmanının altını giymişti, üstünde bir şey yoktu. Kesinlikle dikkat dağıtıcı bir görüntü sunuyordu.
"İyi misin?" diye sordu Egemen.
Sidelya, yüzüne zoraki bir gülümseme yerleştirdi. "Sadece yorgunum..." diye cevapladı. Gerçekten de öyleydi. Bu eve ilk geldiği günden beri kafası düşüncelerle doluydu ve bir türlü rahatlamaya fırsat kalmıyordu.
Egemen onun yanına oturdu. "Daha heyecanlı olursun sanıyordum,'' dedi ve sırıttı. ''Benimle nişanlanmak başına gelebilecek en güzel şeylerden biri değil mi?"
Sidelya, şaşkınlıkla açılan gözlerini Egemen'e çevirdi.
"Bunu anlamak zor değil," diye devam etti Egemen. Yüzünde çok eğlenirmiş gibi bir ifade vardı. Bir yandan da kolunu koltuğun arkasına atmış, Sidelya'nın koluna dokunuyordu. "Doğru bir seçim yaptın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Tutulması (Devam Edecek)
RomanceHerkesin bir tutkusu vardır. Eğer kendinizinkinin ne olduğunu bilmiyorsanız, henüz keşfetmemişsiniz demektir. Belki de keşfettiniz, fakat ellerinizden kayıp gitti. Önüne çıkan, kendisine engel olan tüm bu sıkı kuralları aşmaya hazır olmalıydı insan...