kaçak damatlar ²

nikah

"Acaba kaçtı mı?" Jisung, bacağına vuran sevgilisiyle omuz silkti. "Şaka yaptım ya."

"Böyle şaka mı olur salak?" Felix de arkadşaını dürttüğünde Jisung dudak büzüp havaalanının önündeki arabaşardan birine yaslandı.

Son anda ortaya çıkan dönem geçme sınavı yüzünden Seungmin ayarladıkları saatteki uçağa yetişemeyeceğinden o ve Chan için başka saate bilet bakmışlardı ama hemen sonrakinde yalnızca bir koltuk boş kalmıştı. Bu yüzden Chan, Jisung, Minho, Felix ve Changbin önceden gelmiş, onlardan brikaç saat sonr ainen uçaktan Seungmin'in gelmesini bekşiyorlardı ama o hala ortalarda yoktu. Uçak ineli yarım saat olmasına rağmen...

Chan telefonunu çıkarıp sevgilisinin numarasını tuşlamış, telefonunu kulağına koyup bileğindeki saati kontrol etmişti.

Bu sınav işi bütün planlarını alt üst etmişti.

"Ne kadar kaldı nikaha?" Changbin dudaklarını dişleyipmsessizce sorsamda cevap Chan'dan gelmişti.

"Kırk beş dakika." Minho iç çekip yüzünü sıvazladı.

"Seungmin'i beklerken hazırlanmak iyi fikirdi." Felix herşey yolundaymış givi gülümseyerek konuştuğunda telefonu çalmıştı.

"Efendim Hyunjin?"

"Neredesiniz, saat kaç oldu?"

"Sorma yakışıklım, Seungmin geçişte sıkıntı yaşıyor herhalde. Henüz çıkmadı dışarı." Felix elinden geldiğind eolumlu konuşarak Chan'ı rahatlatmak isterken Chan oflayarak telefonu cebine attı.

"Yarım saat içinde gelmezse nikah iptal farkında mısınız? Arayın çabuk çıksın." Hyunjin bormal ses tonuyla konuşarak bunu söylemiş, ardından sessizce konuşmuştu. "Geldiğine emin misiniz? Son anda vazgeçmez diye düşünüyorum ama..."

"Gelmiştir, neden gelmesin? Dört sene öncesiyle bir mi? O zaman zorla evlendiriliyordu şimdi yüzüğünü gözümüze soka soka aylarca ben evleniyorum diye gezdi. Eminim ben, bir sorun çıktı sadece." Felix kendinden emin vir şekilde konuşurken Chan ona dönmüş, gülümsemişti.

"Umarım öyledir."

"Chan aşkım evlenmeden son kez ona yükselmee karar verdim çünkü şu an çok karizmatik görünüyor. Kapat telefonu hadi, geleceğiz birazdan." Felix telefonu kapatıp Chan'a ilerleyerek kollarını boynuna sardı.

"Felix..."

"Gelmemesinden korktuğunu biliyorum, Chan. Ama Seungmin senden kaçmaz, sabret biraz." Chan başıyla onayşayıp arkadaşının ince beline kollarını sararak yüzünü omzuna bastırdığınfa Felix ensesindeki saçları yavaşça okşamıştı. "Üstümüzü kırıştıracaksın."

"Önemli değil, naıl göründüğümüz umrumda değil. Pijamayla bile evlenirim ben. Yeter ki Seungmin gelsin." Felix gülerek arkadaşının omzunu patpatladı.

"Aptal aşık."

Chan bir şey demek yerine sadece güldüğünde Felix de kahkaha atrı. Hepsi gergindi. Hepsinin aklındaki ihtimal Seungmin'in kaçmış olmasıydı.

Nitekim, kaçak damatlardan biri de oydu.

Dakikakalar birbirini kovalamış, Seungmin hala gelmemişti.

"Yirmi dakika kaldı." Jisung saatine baktıktan sonra konuşmuş, kalçasını arabanın kaputundan kaldırmıştı. "Uber'i çağırsak iyi olur."

Realist davranıyordu. Seungmin'in şimdiye gelmiş olması gerekirdi. Minho da iç çekerek sevgilisine katıldığında Jisung telefonunu çıkarıp uygulamadan Uber çağırmıştı.