özür

3.6K 377 115
                                    

"Acıyor mu?"

"Hissetmiyorum." Felix, yatakta çylece yatarken Hyunjin elindeki sargıyı okşayıp derin bir nefes aldı.

"Uyu biraz." Felix başıyla onaylayıp Hyunjin'e sırtını dönerek gözlerini Changbin'in yaatığına diktiğinde Jisung odaya girmişti. Arkadşaının yanına, Changbin'in yastığına, uzanarak Felix'in yanağını okşadı.

"Eline batan camları görünce aklım çıktı."

"Özür dilerim."

"Bir şeyler yemek ister misin? Endişeleniyorum. Sabahtan beri tek lokma yemedin." Felix, dalgın bakışlarını çekmeden aynı ses tonuyla konuştu.

"Özür dilerim."

"Beni duyuyor musun?" Jisung kaşlarını çatarken Frlix başıyla onaylayıp yutkundu.

"Evet, duyuyorum."

"Jisung, odama gidiyorum. Birkaç saat sonra uyanıp sargıyı değiltirir misin uyanayım mı?"

"Uyumayacağım, uyu sen. İyi geceler." Hyunjin başıyla onaylayarak odadan çıktığında Felix titrek bir nefes aldı.

"Bu muydu hak ettiğimiz?"

"Felix, yeter ağladığın. Uyu artık."

"Uykuyu da, Changbin'i de, yaşamyı da hak etmiyorum ki ben."

"Beni endişelendirmekten başka hiçbir şey yapmıyorsun. Sakinleşir misin?"

"Özür dilerim." Felix burnunu çekip arkasını dönerek gözlerini kapattığında Jisung telefonunu açmış, gelen mesajları okumuştu.

"Muhtrmelen civcivimin yanında sen varsındır. İyi mi?"

"Jeongin küfürlü bir ses kaydı atmış az önce, Felix aynaya yumruk mu attı?"

"Mesajlarımı görmüyorsun."

"Ağlamasın."

"Han Jisung, bak şu mesajlara." Jisung bildirimleri silip, Changbin'e onu aramasını ama tek kelime etmemesini yazmış, telefonunu sessize almıştı.

Vhangbin onu snaiyeler içinde aradığında telefonu açıp iki yaatığın arasına. koyarak Felix'e arkadan sarıldı.

"Acıyor mu elin?"

"Hissetmiyorum dedim ya, kalbim o kadar çok acıyor ki elimi hissetmiyorum. Jisung," Felix arkasaşına doğru dönmüş, burnunu çrkip konuşmuştu. Ağlıyordu yine. "Hiç mi affetmeyecek brni? Yemin ederim Hwan'ı veya ablasını sevmediğimden, istemediğimden yapmamıştım. Hwan doğduğundna beri vaktim oldukça ablasına gidip onlarla vakit geçiriyordum ben."

"Bunu daha önce söylememiştin."

"Changbin ablasının emzirirken tatlı yemesine kızıyor diye ablası gizlice tatlı istiyordu. Biliyorsun, eşi senenin yarısında var yarısında yok. Ama önemli olan o değil ki, önemli olan, ablasını kendi ablam gibi seviyor olmam. Sadece sçamaladım ve onu çok kırdım. Keşke açık kapı bırsktığını önceden fark etseydim." Felix burnunu çrktiğinde Jisung arkadaşının yanaklarını sildi.

"Sıkma yumruğunu, daha çok kanıyor."

"Belki kan kahbından ölür giderim."

"Yrmin ederim seni Chan'a emanet edeirm görürsün ebenin nikahını. Korkutma beni. Aptal." Jisung arkadaşına sıkıca sarılırken Felix dessizce konuştu.

"Şu ilaçların, özellikle anksiyetr için mi yatıştırıcı mı?"

"Onları sana verirsem Minho beni öldürür. İlaçlarımı sayıyor. Ne yapacaksın sen ilacımı?"

kaçak damatlar ²Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin