Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•Oliver Wood•
"Sevgililer gününüz kutlu olsun!" Gözlerini devirerek önündeki çiftleri ittirdin ve etraftaki uçuşan kalpleri elinle uzaklaştırdın.
Bugün sevgililer günüydü ve her yer uçuşan kalpler ve öpüşen çiftlerle doluydu.
Bu son derece sinir bozucu bir durum değilmiş gibi daha beteri aynısınıyla Diagon Yolunda da karşılaşmıştın.
Sevgililer gününden bu kadar nefret etmenin nedeni yıllardır platonik olduğun Oliver Wood'tu.
Okuldaki herkes onu sevdiğinden haberdardı. Ancak o inatla görmüyor gibiydi. Bu seni sinir ediyordu ve karşısına geçip hislerini itiraf etmek istemene sebep oluyordu.
Fakat bunu yapmaya cesaret edemiyordun. Ya onun sevdiği başka biri varsa? Ya hislerini açıkladığında ters tepki verirse?
Bunu göze alamazdın.
"Y/n!" Duyduğun sesle arkanı döndüğünde gülümseyerek yanına gelen Hermione ile karşılaştın.
"Hey!"
"Burada tek başına ne yapıyorsun?"
"Bugün her şey sinirime dokunuyor Hermione."
"Sanırsam nedenini biliyorum." Tabii ki de biliyordu. Bilmeyen mi vardı zaten? Öyle ki bugün Draco bile senden kaçmıştı. Önüne gelene lanet atacak gibiydin.
"Ah, bildiğine eminim. Bugün herkes benden kaçtı zaten." Kıkırdayarak konuştuğunda Hermione'de gülmeye başladı.
"Ron ve Harry'nin senden nasıl kaçtığını görmeliydin!"
"Moronlar." Uzaktan gelen seslerle Hermione bakışlarını oraya çevirdi. Ardından elinden tutarak seni ilerletmeye başladı.
"Nereye gidiyoruz?"
"Senin keyfini yerine getirebilecek bir yere." Geldiğinizi Hermione'nin elini bırakmasıyla anladığında karşındaki yere baktın.
Weasley şaka dükkanı.
"Ciddi misin?" Hermione sorunu es geçerek içeri girdiğinde gözlerini devirdin ve kalabalığın arasından sıvışarak içeri girdin.
Burası her zamankinden daha da kalabalıktı. Kalabalığın arasından Hermione'yi bulmak için etrafa baktığında onu diğerleriyle birlikte bir şeylere bakarken görüp yanına ilerledin.
"Selam." Herkesin bakışları sana dönerken Ron korkuyla Hermione'nin arkasına saklandı.
"Korkma Weasley. Sana lanet atmayacağım." Ron, Hermione'nin arkasından çıktı ve masaya yaslandı.
"Ne korkması canım. Korkmuyorum. Ben sadece...eee, Hermione'nin arkasındaki şu şeylere bakıyordum."
Eline rastgele bir şişe alıp gösterdiğinde gülerek kafanı salladın.
"Eminim ona bakıyorsundur Weasley. İnandım." Harry, Ron'un elindeki şişeyi aldı ve çevirip incelemeye başladı. Kalp şeklinde pembe bir şişeydi.
"Bu ne?"
"Pembe, kalp şeklinde ve rafın üstünden kalp şeklinde baloncuklar çıkıyor. Acaba ne olabilir? Bilemedim şimdi."
Hermione, alayla Harry'e bakarak konuştuğunda Harry Hermione'yi onaylayarak şişeyi açtı.
"Şeker pekmezi pastası, süpürgenin tutma yeri ve...çilek." Ardından iksiri kendinden uzaklaştırarak sana uzattı.
"Al sen de kokla."
İksire göz ucuyla bakarak kendinden uzaklaştırdın.
"Almayayım."
"Selam çocuklar." Arkandan gelen ses ile gözlerini yumarken herkes Oliver'ı selamlamıştı.
Oliver gözlerini etrafta gezdirdikten sonra birkaç kez havayı kokladı.
"Neden her yer Y/n gibi kokuyor? Buradan mı geçti?" Ron ve Hermione şaşkınlıkla sana bakarken Harry elindeki şişeyi düşürmüştü. Sen ise yavaşça arkanı dönmüştün. Sen bugün parfüm sıkmamıştın ki. O senin kokunu Amortentia'dan almıştı.
Oliver seni gördüğünde gülümsedi ancak bakışları Harry'nin düşürdüğü şişeye gittiğinde anlamış olacak ki telaşlanmıştı.
"Y/n, dışarıda konuşalım mı?" Kafanı sallayarak onu onaylandığında kalabalığı zorla da olsa geçerek dışarı çıktınız ve oradan uzaklaştınız.
"Şey, aslında sana bunu okula döndüğümüzde açıklamayı düşünüyordum. Bu beklenmedikti."
"Evet öyleydi. Beni seveceğini hiç düşünmemiştim."
"Ah, seni seviyorum. Hem de çok seviyorum. Uzun zamandır." Öylece birbirinize bakarken geriye adımlayıp duvara yaslandın. Yıllardır sevdiğin kişi seni seviyordu. Bu seni hem mutlu etmiş hem de sinirlendirmişti. Neden beklemeyip hislerini anlatmamıştın ki?
"Bunu bana daha erken söylemeliydin!" Bir anda çıkıştığında Oliver sana yaklaşmıştı.
"Seni seviyorum Oliver. Yıllardır. Sana söylemek istedim ama-" sözün Oliver'ın yaslandığın duvara ellerini koymasıyla kesilmişti.
