Gözlerini kolundaki saatten ayırdıktan sonra bakışları karşısındaki adamı bulmuştu Mert'in. Berk onun bu hareketine anlam veremezken İrem Mert'e yaklaşmış ve kolunu kaldırıp gelen mesaja bakmıştı.
"Mert, Benim Bahar. Ben iyiyim merak etmeyin. Ve özür dilerim."
Berk İrem'in dudaklarının arasından çıkan kelimelerle sendelerken Mert'in gözleri hala Berk'teydi.
"Neden özür dilemiş?" dedi İrem durumu çözmeye çalışırken.
"Başına bir şey gelmiştir." dedi Berk. "Başına bir şey gelmiştir ve... Ve İBT... Başına bir şey gelmiştir diyorum!"
"Evet" dedi Mert. "Öyle olmasa neden İBT'nin numarasından mesaj atsın ki? Demek ki onun yanında. Belki de... Belki de tehdit ediyordur?"
"İyiyim demiş." dedi İrem.
"Kötüyüm mü diyecekti?" dedi Berk ise. "Sen ne zaman kötü olan birinin kötüyüm dediğini duydun ki?"
"Biraz bekleyelim. Biraz bekleyelim Ulaş akşama kalmaz uyanır. O zaman gelir bizi kurtarır. O zaman hep birlikte düşünürüz." dedi İrem çaresizce başını olumlu anlamda sallayarak.
Berk ise Mert'in saatini alıp öğretmenler masasının önüne çökmüştü. Bir yandan mesajda gözlerini gezdiriyor, bir yandan da ne yapacağını düşünmeye çalışıyordu. Ama düşünemiyordu. Düşünmek bile elinden gelmiyordu.
Sessiz geçen üç saatin ardından bu sefer İrem'in saatine bildirim gelmiş ve ortamdaki basık havayı dağıtmıştı. Öğretmenler masasının önünde oturan Berk ve en arka sıraların birinde oturan Mert başlarını kaldırmış, pür dikkat İrem'e bakmaya başlamışlardı.
Bahar iyi mi diye düşünüp kendinizi sakın üzmeyin. Çünkü o dışarıda derin nefesler alırken sizi düşünmüyordu :(
Ve kendini kandırma güzelim. Ulaş'ın uyanma süresinin yaklaşık dört saat önce olduğunu sen de biliyorsun.
*****
Bahar ve Ulaş'a ne oldu sizce?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İBT (0.2)
Teen FictionKariyerinizdeki hızlı yükseliş gözlerimizden kaçmadı. Bu mektubu sizi hem tebrik etmek hem de kurulu oyunumuza davet etmek için yazıyoruz. Yanlış anlamayın bu bir teklif değildir, bu oyun için size bir seçim hakkı verilmemiştir. Detaylar yarın ansız...
