Arabanın yavaşlamaya başlamasıyla gözlerini şoförün aynadaki gözlerinden çekip etrafa bakınmaya başladı Bahar. Kalabalık ve işlek bir sokaktı. Neden böyle bir sokakta durmuşlardı ki?
"Ne oldu? Neden durduk?" sorusunun cevapsız kalması hiç şaşırmadığı bir şeydi. Filmlerde ve kitaplarda hep böyle olurdu, o da kitaplarında hep bu şekilde yazmıştı.
Onu kandırıp yol soran adam ile yanındaki arabadan inmiş, Bahar'ın yanında sadece şoför kalmıştı. Düşünüp bir an önce bir çaresini bulması lazımdı. Okuduğu ve yazdığı kitaplardan yola çıkarak bir plan yapması ve planı devreye sokması uzun sürmemişti.
"Nefes alamıyorum" dedi ellerini boğazına yerleştirirken.
"Ne?" dedi şoför ise.
"Astımım var benim! Nefes alamıyorum." dedi kız nefes nefese. Daha önce hiç bu kadar iyi rol yapmamış olacak ki adam hemen kanmıştı.
"Ne astımı ya! Bize verilen bilgilerde öyle bir şey yazmıyor" ya da kız kandığını sanmıştı.
"İlaçlarımı içmedim. Nefes alamıyorum." dedi küçük bir kurtulma ümidiyle.
"Kaçmak için yapmıyorsun değil mi?"
"Yalan söyler gibi bir halim mi var! Nefes alamıyorum! Hava almam lazım!" kız bunları söylerken hala nefes nefeseydi.
"Kaçmaya kalkışma arkadan dört araba bizi takip ediyor" dedi adam ve kapının düğmesine basıp arkasına yaslandı. Kız adamın bu kadar rahat olmasına şaşırsa da hızlı hareketlerle kapıya yaklaştı. Tam arabadan inecekken karşısına çıkan adamla neye uğradığını şaşırdı. Ama bu adam kaçıran değildi, kaçırılandı. Onu kaçıran adam tarafından arabaya sokulmuş ve kapı kapanmıştı.
*****
Bu kitabı olabildiğince kısa tutmaya çalışacağım. Flaş kadar uzun olmayacak diye düşünüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İBT (0.2)
Teen FictionKariyerinizdeki hızlı yükseliş gözlerimizden kaçmadı. Bu mektubu sizi hem tebrik etmek hem de kurulu oyunumuza davet etmek için yazıyoruz. Yanlış anlamayın bu bir teklif değildir, bu oyun için size bir seçim hakkı verilmemiştir. Detaylar yarın ansız...