Bilinç kaybolması anlık olabilir miydi? Yada insanın beyni kişiyi terk edebilir miydi? Baygın değildim, uyuyor değildim, bilincim tıp literatürüne göre gayet yerindeyken ben nasıl olurda bilincim kaybolmuşçasına davranabilirdim. Anlam veremiyordum ve anlam veremediğim şeylerin listesi epey kabarıktı.
Gözlerini dikmiş şaşkınca bana bakan annem ile utancım baş gösterirken Ömer Asaf da bir o kadar annem gibi şaşkınca bakıyordu. İkisinin de odağı benken, bilincimin yerinde olup olmadığını sorguluyordum. Kendimi kaybetmişçesine neler yapıyordum ben biraz önce. Gözlerim gözleriyle kesişince acı bir dolu gibi sertçe yağmaya başladı üzerime. Sanki dudaklarım acımı fısıldasa karlı sıradağlar tutuşacak gibi...
'' Uyuyor muydunuz bu şekilde? ''
Ben yutkunurken Ömer Asaf saygılı bir beyefendi gibi hemen toparlanmış ve ayağa kalkmıştı. Başı kalkık, omuzları dikti benim öne çöken omuzlarımın ve başımın aksine. Sanki büyük bir suç işlemiş gibi hissediyordum. Ömer Asaf bir günahtı ve ben o günaha ısrarla balıklama dalıyordum.
'' Uyuyakalmışız. ''
Benim yapmam gereken açıklamayı o yaparken yavaşça ayağa kalktım ve annemin yere düşürdüğü poşeti yerden aldım. Ömer Asaf yere eğilip saçılanları topladığımı görünce hızlıca yanıma geldi ve yere çöküp dağılanları toplamaya başladı. Annem ise öylece bizi izliyordu. Onun eli bana göre daha çabuktu saniyeler içinde her şeyi toplayıp poşeti alıp tezgahın üzerine koydu. Sessizliğin hakim olduğu mutfakta ne yapacağını bilmiyormuş gibi tezgahın üzerini topluyordu.
'' Oğlum bırak ben yaparım. ''
Annemin söylediği cümle üzerine omuzlarından gerildiğini anlamıştım. Yanına yaklaşıp elindeki tabağı aldığımda öylece tezgahın mermerlerine odaklandığını fark ettim. Yavaşça yutkundu ve yanında olduğumun bilincine vardıktan sonra yavaşça yutkundu. Daha sonra yüzüne zor bir şekilde gülümseme yerleştirerek anneme döndü. Bana baktı göz kenarlarına çiçekler kondurup anneme doğru yürüdü. Tüm dikkatim onun üzerindeyken elini anneme uzattı.
'' Kusura bakmayın, tanışamadık. Ben Ömer Asaf, sizi gördüğüme çok memnun oldum. ''
Annemin yüzünde büyük bir gülümseme oluşurken elini tuttu.
'' Fidan, memnun oldum. ''
Annem şaşıracağım bir şey yaptı ve masaya oturup eliyle Ömer Asaf'ında oturmasını işaret etti. Ömer Asaf'ın bakışları bakışlarıma dolanınca memnun bir şekilde annemin karşısına oturdu. Bir şeyler oluyordu ama ben bunun dışına itilmiştim.
'' Daha önce kötü bir şekilde karşılaştık, yani sabah size haber vermeden gitmiştim. Saygısızlık olarak algıladıysanız, affedin lütfen. ''
Annemin konuşmasına izin vermeden geçmiş için gönlünü almaya çalışıyordu. Beklenmeyen o olay annemin ona ısınması için halihazırda bir zemin oluşturmuşken bu söyledikleri ile ve bu tanışmadan sonra annemin şiddetle onu koruyacağını biliyordum.
'' Anlıyorum ben seni oğlum. ''
Derin bir nefes verdi ve yüzünde solmayan çiçekler ile yüzüme kelebekler konmasına sebep oldu. Aramızdaki göz temasını birkaç saniye daha sürdürdükten sonra anneme döndü.
'' Elfida ile de çok iyi tanışmadık. Gönül isterdi rastgele bir yerde çarpışalım yada bir etkinlikte denk gelelim. Planlamada bir hata yaptım. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CANHIRAŞ
RomanceRuhumu defalarca kez prangalarken bir müddet gözlerime baktı; gözleri kalbimde artçı sarsıntılara neden olurken dudakları aralandı. '' Sana o gece git dediğimde, gitmedin. İşte, '' Dudakları damgaladı bedenimi, ruhumu. '' O geceden sonra gideceğin h...