32.Bölüm

4K 135 14
                                    

Biraz geç oldu sanki?
Ama cidden çok stresli bir zaman geçiriyorum.
Azcık anlayış bekliyorum sizden.

İYİ OKUMALAR🐠

2 ay sonra...

"Ya Azer dursana ya!" Dedim sinirle. Sabah mide bulantısı yüzünden uyandığım için hastaneye gideceğiz diyip duruyordu.

Ben ise ona hamile olduğumu bu gece süpriz olarak söyleyecektim.

"Hüma bak bu mide bulantıların çok oldu. Görmedim mi sanıyorsun merdivenleri çıkarken sendelediğini, öptüğümde yüz buruşturmalarını" dedi telaş ve sinir barındıran sesiyle.

Şimdi söylemek istemiyordum ama beyefendi dur durak bilmiyordu ki.

"Ya dursana! ya tamam bekle bir dakika. Böyle söylemek istemezdim ama malum" dedim kendi kendime konuşur gibi.

"Ne söyleyeceksin Hüma?" Dedi kaşlarını kaldırarak.
Derin bir nefes aldım ilk önce.
Ama nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum. Direkt "Ben hamileyim" diyim bitsin.
Yoksa kalpten gideceğim heyecandan.

"Azer..." dedim biraz daha beklerken. O ise sabırsızca  şevkat "söyle kurban olduğum"dedi. Benim güzel adamım...

"Azer ben.. hamileyim! Oh be söyledim" Azer'e baktığımda ise hicbir yaşam belirtisi göstermiyordu.
Bir iki kere dürttüm. "Azer!" Dedim dürterken.

Azer biran koca salonun ortasına boylu boyunca serilince telaşla bağırdım. "Azer!" Birkaç kere sert bir şekilde dürttüm.
"Ya Azer korkuyorum ya kalk!" Dedim korkak çıkan sesimle.
Aklıma kolonya çok sonradan gelmişti.
Masanın üzerinde duran mendili alıp kolonya damlattım.
Titreyen elimi Azerin kafasının altına koyup mendili koklattım.
Yavaş yavaş ayılırken derin bir nefes aldım.

"Hüma?.." dedi halsiz bir sesle. Daha sonra birşey hatırlamış gibi yerinden fırladı. Ani hareketiyle irkilmem bir oldu.

"Hüma? Ciddi misin? Rüya değildir inşallah" dedi. Ee birazcık ucundan kandırsam birşey olmaz sanki?

"Ne oldu Azer iyi misin?" Dedim bilmiyor gibi yaparak. Ciddi kalmak çok zordur.
Ağzının içinde birkaç şey geveledikten sonra "yok birşey gülüm. Noldu bana?" Dedi elini ensesine götürürken.

"Tır çarptı Azer" dedim alayla.
Gözlerini bana dikince "Ben bayıldım ama niye? Çünkü sen hamileyim dedin." Dedi kendine hatırlatır gibi.
"Hüma!" Dedi biranda "hamilesin?" Dedi sonra soru sorar gibi.
Kafamı onaylar anlamda salladım.
Beni kollarının arasına alıp etrafında döndürdü.

"Sana şükürler olsun Allahım bize böyle güzel bir hediye verdiğin için" dedi saçlarımı öperken.

"Bana baba, sana anne diyecek bir bebek" dedi büyülenmiş gibi karnımı okşarken. Ben işe dolu gözlerimle kafamı salladım.
Boynuma kafasını gömüp dudaklarını bastırdı. "Kokusuna kurban olduğum... Teşekkür ederim." Dedi boğuk bir sesle.
Gözlerimden firar eden bir damla, yanaklarımdan çeneme yol aldı.

Hayran olduğum ipek saçlarını şevkatle okşadım.
"Ben teşekkür ederim, dünyam olduğun için." Dedim saçlarına bir öpücük kondururken.

Önümde diz çöktü ve bluzumu yukarı kaydırdı.
Dudaklarını defalarca göbeğime kondurdu.

"Babacım... Babayı ne kadar mutlu ettin biliyor musun?" Dedi karnıma konuşarak.
Dudaklarını tekrar karnıma bastırdı.
Sonra karnımı kapatıp "Hüma hastaneye gidelim" dedi.

"Hayır. Kontrolüm var yarın zaten gerek yok" dedim elimi yanağında gezdirirken.
Elimi tutup uzun uzun öptü.

"Olsun yarında gideriz" dedi. Ona kıyamıyordum bunu biliyordu.
Kafamı onaylar anlamda salladım.
Elimi avuçlarının arasına alıp kapıya doğru yürüdü.

Hûma Kuşu (Berdel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin