19. Kırılan Umutlar

24.5K 2.1K 1.3K
                                    

22.03.2021

***

İlker dışarıdan gelen ambulans sesiyle gözlerini açtı. Ses çok yakından geldiği için, bu sese uyanmaması mümkün değildi. Gözlerini açıp tavanı izledi bir süre. Az sonra sesler uzaklaşmaya başlamıştı.

Hafifçe gerinip kollarını iki yanda açtı. Yavaş yavaş olanları hatırlamaya başlıyordu. Ondan önce avizenin neden tanıdık gelmediğini düşünüyordu.

Gözünün önüne gelen görüntülerle yatakta doğrulup etrafına baktı. Yatakta tek başınaydı. ''Çiçek...''

Yataktan fırlayıp telefonunu aramaya koydu. Çok uğraşmasına gerek kalmamış, komodinin üzerinde bulmuştu. Saate baktığında 12 olduğunu gördü. ''Siktir!'' Alnına vurup sızlanırken bir süre sonra içeriye bakmayı akıl etti.

Salona baktığında kimseyi görememişti. Hızla mutfağa girdiğinde, masanın üzerinde ki kahvaltılıkları ve portakal suyunun altında ki notu fark etti.

Horul horul uyuduğun için seni uyandıramadım. Çiçek'i uyandırıp kahvaltısını yaptırdım. Şimdi onu okula bırakıp işe gideceğim. Sende kahvaltını yap ve asla bir şeye dokunmadan evi terk et!

İlker bunları okuduğunda rahat bir nefes vermişti. Ve neden dokunmasını istemediğinde göz devirdi. ''Manyak adam.'' Muhtemelen dokunduğu her şeyi dezenfektan ile yıkardı.

Yine de Çiçek ile ilgilenip okula götürmesi ve kahvaltı işini halletmesi onu sevindirmişti. Bir teşekkür etmesi iyi olacaktı.

Elini yüzünü yıkayıp kahvaltıya oturdu. Yine tuhaf ama sağlıklı olduğuna emin olduğu birkaç şey hazırlamıştı.

İlker hızlıca kahvaltısını edip -ne kadar dokunma dese de- sofrayı toplamış, bulaşıkları makineye koymuştu.

Evden çıkmadan dolaptan bir ağrı kesici alıp koca bir bardak suyu başına dikti. Bardağı tezgaha bırakırken aklına bir görüntü geldi. Masaya konulan bardak... Berzan'ın kızması... Balkon...

''Siktir!'' Bugün ikinci kez bu kelimeyi kullanıyordu ve bu İlker dahil kimsenin alışık olduğu bir durum değildi.

Olanlar aklına geldiğinde bir kere daha vurdu alnına. Ona serenat yapması, aşk dilenmesi, sarılışları.... Ona dokunmuştu. Berzan ise beklenen davranışlar sergilemişti. İlker sızlanarak evden çıkmak için hareketlendi.

Ona aşık olmayacağını öğrenmişti. Eşcinsel olduğunu öğrendiğinde hissettiği mutluluğu anbean hatırlıyordu.

Evine girip hızlı bir duşun ardından restorana doğru yola çıktı.

Yolda Çiçek'in okulunu arayıp durumunu öğrenmiş, ve Çiçek'in iyi, hatta diğer günlere göre fazla mutlu olduğunu söylemişlerdi. Berzan etkisi olduğunu bildiği için göz devirmeden edemedi. Şeytan tüyü mü derlerdi bilmezdi ancak, bu adam baba-kızı kendine bağlamayı başarmıştı.

**

Berzan, Çiçek'i okula bıraktıktan sonra iş yerine gelmişti. Uzun zamandır geç gelmiyordu. He bu sadece yarım saatlik bir gecikmeydi ancak diğerlerinin dikkatini çekmişti.

Masasına ilerleyip eşyalarını koydu. Bilgisayarını açarken bir yandan da etrafa dezenfektan sıkıyordu. Az sonra stajyer gelip dosyaları bırakmıştı. Anında işe başlamışken Meriç masasının önüne geldi. ''Kahve ister misin? Kendime alacağımda...'' Berzan saliselik olarak bakışlarını bilgisayardan çekip Meriç'e yöneltti.

''Gerek yok. Ben alırım.'' Meriç dudaklarını dişleyip yavaş yavaş başını salladı. Masasına gitmeden önce duraksamıştı. ''Öğle yemeğini nerde yiyeceksin?''

STERİLİZE AŞK | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin