STERİLİZE AŞK | bxb

18. Çakır Keyif

20.03.2021

***

İlker son kontrollerini yapıp evden ayrıldı. Berzan'ın kapısını çalıp beklemeye başladı. Çiçek fazlasıyla sevinçliydi. Sanki Berzan'ın evine değil de lunaparka gidiyormuş gibiydi.

''Çiçek bu ne heyecan kızım.'' Çiçek omuz silkip yerinden zıplamaya devam etmişti. İlker hayretle baktı kızına. Fazla seviyordu bu adamı. Çok fazla...

Sonunda kapı açılmış, Berzan eşofmanlarıyla ve dağınık saçıyla çıkmıştı. Normalde jilet gibi giyinip evde de öyle gezen adam son zamanlarda fazla rahat takılıyordu. İlker resmen sınandığını düşündü. Çok fazla incelemeden: ''Çiçek'i bırakayım dedim. Şimdi çıkmam lazım da...'' dediğinde Berzan'ın bakışları İlker'e dönmüştü. Baştan aşağıya süzüp gözlerinde durdu. ''Tamam.'' Kenara çekilirken Çiçek: ''Berzancığım lokum aldın değil mi?'' diye sormuştu ellerini çenesinde birleştirirken.

''Yoo...'' Çiçek'in anında suratı asılmış dudakları büzülmüştü. Lokum yiyip çay içemeyecekse ne yapacaktı tüm gün?

''Şaka şaka geç hadi.'' dedi gülümserken. Çiçek tekrar sevinçle zıplamış, kendisine bakan babasına öpücük atıp içeriye koşmuştu. İlker el sallayıp kendisini izleyen adama döndü. ''11-12 gibi gelirim. Tekrar teşekkür ederim.'' deyip arkasına dönerken Berzan: ''Çok geç kalma eve almam.'' deyip kapıyı kapatmıştı. O kahkaha atıp Çiçek'in yanına ilerlerken İlker göz devirmiş, bir süre kapıya bakmıştı. 

Merdivenlerden inerken ister istemez gülümsemişti. Bir an hayal etmişti. Bu iyi olmamıştı...

**

''Kaç kadeh kırıldı sarhoş gönlümde bir türlü kendimi avutamadıııııığğğğğmmm''

''Yeter!'' İlker sonunda bağırmıştı. ''Orayı bi tutturamadım sankii...'' dedi arkadaşı, uzatarak. 

Murat onlara sırıtırken İlker bıkkın bir nefes verip arkasına yaslandı. 4 kişi gelmişlerdi meyhaneye. Murat eğlenerek içiyor, diğer ikili ise olmayan aşk acılarını yaşıyorlardı. İlker saatine baktığında 9 olduğunu gördü. Murat oflayıp kolunu tutup bardağa götürdü. ''Ya yeter bakma artık şu saate. Senin ki iyi işte.''

''Bilmiyorum aklım hep orada.''

''Git ara o zaman.'' dediğinde İlker bir süre düşündü. Aslında mantıklıydı. Hem içi rahat ederdi. 

Sandalyesini geriye itip çıkışa ilerledi. Ortamda fazla ses hakimdi. Burada duyamazdı.

Telefonunu çıkarıp rehbere girdi ve Berzan'ın numarasını buldu. Basıp kulağına koydu. O sırada hava esmişti. İçki ısıtsa da, bir anda sıcaktan soğuya geçmek bedenini ürpertti.

''Alo.'' Sesini duyduğunda kalbi hızlanmaya başlamıştı bile. Telefonda ilk defa konuşan sevgililer gibi hissetmişti. Yani heyecanı bakımından...

''Alo... Çiçek nasıl?''

''İyi gibi.'' İlker ayağını yere sürtüp gergin bir şekilde yerinde sallandı. Ne gerek vardı bu kadar gergin olmaya?

''Yaramazlık yapıyor mu?''

''Hayır. Yemek yedi, sonra lokum ve yanında çay verdim. Şimdi çizgi film izliyor.''

''Anladım.''

''Bir şey mi söyleyeceksin?'' İlker bir süre bekledi. Harbi niye bekliyordu. ''Yok... Bir şey söylemeyeceğim.''

''İyi.'' deyip telefonu suratına kapattığında kısa süreli bir şok yaşamıştı İlker. ''Ne kaba herifsin anasını satayım.'' Sinirle içeriye girdiğinde yine yoğun müzik kulaklarını tırmalamıştı. Tamam bir bar gibi değildi ama işi itibariyle gün içerisinde fazla sese maruz kalıyordu. Bu nedenle bu az müzik bile rahatsız etmişti onu.