STERİLİZE AŞK | bxb

Final

02.07.2021

***

Medya: Charlie Puth - Dangerously Şarkının anlamı biraz daha karamsar ilerliyor. Birbirinden farklı oldukları için imkansızlığı vurguluyor gibi -en azından ben öyle anladım nfjsnfjnf- ama benim çok sevdiğim bir şarkıdır. Bilerek mv koymadım, çeviri-edit videosu koydum. Dinlemenizi-izlemenizi öneririm...🖤

''22 ile 15 toplayınca 37 eder. Bunu basit şekilde hesaplamak için onlar basamağındaki sayıları ayrı, birler basamağındaki sayıları ayrı hesaplayabilirsin.'' Çiçek'in ağzı aralık boş gözlerle bakmasıyla ofladı genç adam. ''Baba anlamadım.''

''Bak şimdi, 2 ve 1 toplam 3 eder.'' Elini cebine koya gibi yaptı. ''3 cepte. 2 ve 5 ise 7 eder. 3 ve 7'yi yan yana koy 37.'' Çiçek'in gözleri daha da büyümüş, akabinde gülmeye başlamıştı. Ellerini birbirine vurup alkışlarken Berzan da sonunda anladığı için alkışlamaya başladı.

''Anladım gibi.''

''Şükür.'' Berzan defteri kapatıp kenara koydu. Bugünlük beyin yakma kotasını doldurmuştu.

Çiçek ilkokul 2. sınıfa başlamıştı. 1. sınıf sorunsuz bir şekilde geçmişti. Ama matematik devreye girdiğinde zorlanıyordu.

''Daha bitmemiş ödevlerim var baba.'' Berzan kafasını sallayıp mutfağa ilerledi. O sırada ayağına dolanan kediye bakış attı. ''Yine mi?''

Dolaptan mamasını çıkarıp Çiçek'e verdi. Çiçek, kedisinin kabına mama koyarken Berzan diğer işlerini halletmeye çalıştı.

''Bu kedi gittikçe obez oluyor söyleyeyim. Keşke adını Herkül değil de Garfield koysaydık. Daha çok uyardı.'' Çiçek elini ağzına koyup gülerken Berzan da gülmeye başladı.

Bir bardak çay yapıp maillerini okumak için çalışma odasına ilerledi. Çiçek, koltuğa kurulup çizgi film izliyordu. İlker ise hâlâ işten dönmemişti. Berzan'dan çok daha fazla saatler çalışıyordu.

Birbirlerine olabildiğince vakit ayırmaya çalışıyorlardı. Ancak yine de yeterli zamanı bulamıyor, birbirlerini çok fazla özlüyorlardı.

Çalışma odasındaki işleri bittiğinde Çiçek'i kontrol etmiş, sorun olmadığını gördükten sonra odasına çekilmişti. Birkaç dakika dinlenmek istiyordu. Yatağa uzanıp, iki gün önce aldığı kitabı okumaya başlamıştı. Ancak erken uyanması ve tüm gün koşturması sonucu yorulmuş, birkaç dakikada uykuya dalmıştı.

Boynuna ve yanağına konan minik öpücüklerle gözlerini araladı. Yüzüne batan sakallarla tabi ki de kim olduğunu anlamıştı. ''Gelmişsin.''

''Yaklaşık 2 saat önce. Yemek hazır olmak üzere, onu haber vermek için geldim.'' Dirsekleri üzerinde doğrulup, yanına oturan sevgilisine baktı. İlker kafasın yaklaştırıp dudaklarını dudaklarına yapıştırdığında Berzan gözlerini kapattı.

Yaklaşık 3 yıl süren bu zaman zarfında birçok yol katetmişlerdi. Aradaki bağı güçlendirmişler, birbirlerini çok daha iyi anlayıp ona göre hareket etmeye başlamışlardı. Çiçek'in gözünde neredeyse fark olmayacak konuma gelmişlerdi. İkisini de baba diyor, tüm sorunlarını paylaşıyordu. Bu ikisini de inanılmaz derecede mutlu ediyordu.

''Yemeğe gel hadi.'' dedi İlker, dudaklarının temasını keserken. Yüzü uzaklaşmaya başladığında Berzan'ın gözleri aralandı. ''Duş alıp geleyim.''

Ayaklanacağı esnada İlker onu  omuzlarından itmişti. ''Hımm... Demek duş alacaksın.'' Berzan kıkırdarken İlker'in de dudakları kıvrılmıştı. Ağırlığını üzerine vererek altına aldı, sevdiğinin bedenini.