23. BÖLÜM- "Bakış Açısı"

114 23 84
                                    

Hello! Nasılsınız canlarım?

Bu bölümde bir farklılık yaparak Yiğit'in anlatımıyla yazdım. Biraz da onun düşüncelerini okuyalım istedim. Bir farklılık olsun yahu!

Neyse, bölüm sonunda konuşuruz,

İyi okumalar :)

---

23.Bölüm- "Bakış Açısı"

"Bazı olaylar karşısında pes etmektense bakış açını değiştir. Mutlaka orada bir yerde gözünden kaçan ayrıntı gizlidir..."

Yiğit'in Anlatımıyla;

Bu yaşıma gelene kadar hayatta hep bir sıfır yenik başladığımı düşünürdüm. Üzerimde hep bir şanssızlığın hep bir olumsuzluğun olduğunu hissederdim. Bu hem çevremdeki insanların sahteliğinden hem de kendi bakış açımdan kaynaklanıyordu. Daha üniversiteye başlamadan gençliğimin en özel zamanında annemi kaybetmiştim. Yaşadığım ağır depresyonlu zamanlar hala dün gibi aklımdaydı. İçime kapanmış, neredeyse tüm dünya ile iletişimimi kesmiştim. 

Fakat hayat işte. Yaşadığım o tüm kötü zamanların ardından yeni bir üniversiteye başlamış ve yeni bir ortama atılmıştım. Artık tanıdığım ve içinde bulunduğum sahtelik yoktu. Tertemiz bir sayfa açılmıştı benim için ve ben gün geçtikçe özenle yazıyordum o sayfaları. 

Tabi bu pek de uzun sürmemiş ve babamın işi dolayısıyla şehir değiştirmek durumunda kalmıştık. Kısa süre içerisinde ben üniversite için nakil yaptırmış ve üniversitemin ikinci yılını başka bir şehirde okuyacağımın farkındalığıyla yeni hayatıma koca bir adım atmıştım. Tabi daha yeni yeni alıştığım o ortamdan bir kez daha kopmak her ne kadar beni büyük bir karamsarlığa sürüklese de bakış açımı değiştirip farklı bir şehre taşınmanın o heyecanını hissetmeye çalışmıştım.

Çok geçmeden de babamla beraber bu meseleyi halledip yeni hayatımıza atılmanın verdiği o telaşı üzerimden atabildiğimde yeni üniversiteme başlayıp yeni insanlarla tanışmıştım. Ve onların en başında bana mutluluğu uzun zaman sonra tekrardan hissettiren kız yer alıyordu, Aymira...

İlk başlarda her ne kadar aramızda büyük bir soğukluk söz konusu olsa da onun ortamına girdikçe ve arkadaşlarıyla sohbetimizi ilerlettikçe aramızdaki yakınlık artmıştı. Öyle ki onun o hayat dolu bakışlarını gördükçe ona tutulmam kaçınılmaz olmuştu.

Fakat her güzel olayın içinde illaki bir bir tuz atılır derler ya, aynen doğruydu. Çünkü ben daha yeniden çevremi benimserken, o çıkıp gelmişti. Belki de geçmişimin peşimde sürüklediği en büyük pişmanlığım. Sıla.

Onunla, bir yaşanmışlığımız vardı ancak şimdilerde anlıyordum ki ben Sıla'ya karşı hiç de tahmin ettiğim duyguları beslememişim. Sadece annemi kaybedişimin verdiği üzüntüyle birinin yanımda olmasını istemişim ve o kişiyi de yanlış seçmişim. Ve bundan şimdilerde çokça pişmanlık duyuyordum. Her şekilde karşıma çıkıyordu, hatta ve hatta yaptığı çocukça intikam planı yüzünden Aymira'nın odasına kadar girmeyi başarmıştı.

Orası ise apayrı bir meseleydi işte. Nasıl olduğunu hala aklım almasa da Sıla, Aymira ile kardeş olduğunu iddia ediyordu ve her şekilde canımızı sıkmayı başarıyordu. Açık konuşmak gerekirse bu saçmalığa inanmıyordum, belki doğruydu belki de her şey tamamen bir yanlış anlaşılmadan ibaretti bilmiyordum ama Sıla gibi kendisi kadar ruhu da kötü olan birisi Aymira gibi iyi niyetli birinin kardeşi olamazdı. Yani ben böyle düşünüyordum.

"Hayır, Enes. Öyle bir şey yok, birisi seni kandırmış."

Aymira'nın duyduğum telaşlı ve bir o kadar da korku dolu sesiyle gözlerimi araladığımda başımdaki ağrıyı umursamadan koltuktan doğrulmuş ve sesinin geldiği tarafa doğru ilerlemeye başlamıştım. Uyku mahmurluğunun verdiği sersemlikle yanına gittiğimde koridorun ortasında dikilmiş Enes ile görüştüğünü gördüm.

ODAMDAKİ SIR (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin