Bölüm 6

2.9K 511 247
                                    

6. Bölüm

Özden pazartesi işe geldiğinde kendini iyi hissetmesine karşın burnunda bir değişiklik yoktu. Çağrı ve Gülay yaklaşmadan uzaktan konuşmayı tercih ettiler.

"Ya gelsenize şuraya"

"Yok, sen hastalığını birine bulaştırmadan iyileşemiyorsun, o birileri de biz olmayacağız. Kendine başka kurban seç"

"Seyo da kaçtı benden, ona da bulaştıramadım"

"Akıllı adam"

Çalışanlarından biri elinde bir buket çiçekle gelip kapının önüne bıraktı.

"Özden abla bu sana gelmiş, buradan alırsın"

"Getirsene içeri"

"Yok, abla sen buradan alırsın"

"Hepiniz kötüsünüz. İyi ki bi burnumuz aktı. Defolun gidin, gelmeyin bir daha adiler"

Özden kapıya doğru yürüyünce her biri çil yavrusu gibi dağıldı. Kaşları çatık halde çiçeği yerden aldı.

 Kaşları çatık halde çiçeği yerden aldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

'Umarım iyileşmişsindir. Çiçeklerin kokusunu alabiliyorsan sorun yok. Uğur Diyarhan'

Özden çiçekleri kokladı fakat hiç koku alamadı. Başını kaldırıp "Alamıyorum ya..." diye bağırdı. Sonra nota dönüp "Sana ne bundan ha, sana ne" dedi sanki Uğur karşısındaymış gibi.

Armağan, Uğur'a çiçeklerin yerine ulaştığı bilgisini verdikten sonra arkasını dönünce Ümit ile yüz yüze geldi.

"Ne çiçeği?"

"Uğur Bey'in çiçeği"

"Aman ne derin bir açıklama. Çekil kenara hediye çocuk"

Armağan gülerek masasına geçti. Patronu ile ilgili hiçbir bilgiyi en yakınına bile vermezdi. Ümit de bunu bilirdi fakat mesleği gereği her şeyi kurcalamak gibi bir huyu vardı.

"Uğur'um karıcığını yine çiçeklere mi boğdun?"

Uğur ifadesiz suratı ile bakıp "Hayır" dedi.

"Karına değilse kime gönderdin?"

"İnsan sadece karısına mı çiçek gönderir Ümit? Arkadaşlarına da çiçek gönderebilirsin mesela Zehra'ya da çiçek göndermiştim"

Ümit yüzünü buruşturdu o gün Uğur sayesinde Zehra'nın şiddetinden kurtulmuştu.

"Evet, o çiçekler sayesinde kıçı kurtarmıştım"

"Bak ne iyi bir arkadaşım"

"Of tamam en mükemmel sensin"

"Biliyorum"

Ümit ellerini yukarı açıp sabır diledi. İyiydi hoştu da az mütevazı olaydı. Uğur çalan telefonun ekranına bir süre bakıp derin bir nefes alarak açtı. Efendim demesinin ardından karşıdan gelen çatallı, tiz ve yüksek tonlu ses kulaklarını tırmalayınca telefonu kullanan uzaklaştırmak zorunda kaldı. Aksi halde sağır olabilirdi. Ümit, Gülçağ'ın aradığını düşünüp odadan çıktı. Karı koca arasında kalmaya hiç niyetli değildi.

KADRAJA GİREN HAYATLAR (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin