18. BÖLÜM
Gülay masasının üzerindeki kocaman buketi alıp kokladı. Beğeni ile inceledikten sonra üzerindeki kartı okudu.
'Taze anne babayı tebrik ederim. Bebeğinizi sağlık ve mutlulukla büyütmeniz dileği ile... Uğur Diyarhan'
Hemen Çağrı'nın yanına gidip kendini mutlu eden ince davranışı paylaştı. Çağrı, Uğur'u ararken Gülay kucağından bırakmadığı buket ile Özden'in odasına girdi. Benzer büyüklükte bir buket de Özden'in masasında duruyordu.
"Hadi bana tebrik için çiçek göndermiş, sana neden göndermiş?"
"Bahane bulmada Uğur üzerine adam tanımıyorum Gülay"
"Yani..."
"Bulmuş işte bir neden"
"Söylesene be!"
"Özel hayat diye bir şey var Gülay"
Özden ısrarla saklayınca Gülay omuz silkip odadan çıktı.
'Sensiz geçen her dakika çok zor geliyor. Yeşil gözlerinde kaybolmayı özledim. Uğur Diyarhan'
Uğur'un istikrarlı bir şekilde duygularını en üstte tutmasını seviyordu. Her an eli ayağı dolaşacakmış gibi yerinde duramaz hissettiriyordu. Özgürlüğünü engellemeden sahiplenen bir adamdı. Uğur'un en sevdiği özelliği de buydu.
Sürprizler hep Uğur'dan geliyordu. Bu defa kendi yapmak istedi. Şirketi aradı. Önce Armağan ile görüşeceğini biliyordu ki istediği de buydu.
"Armağan merhaba"
"Merhaba?"
Adamın tonlamasından tanımadığını anladı.
"Özden ben..."
"Ah Özden! Alamadım sesini, kusura bakma. Ne haber?"
"İyi, sen?"
"Bende iyiyim"
"Uğur orada mı?"
"Burada, avukatları ile görüşüyor ama bağlayabilirim"
"Yok, emin olmak için aradım. Öğlen geleceğim ama haberi olmasın. Sen çıkmasını engelle yeter"
"Ya sen iste önünde duvar olurum ben"
Özden eğlenceli bir kahkaha attı. Armağan'ı ilk gördüğünden beri çok sevmişti ve iyi arkadaş olacaklarına emindi.
Odanın içi dışarısı gibi eğlenceli değildi. Uğur, Zehra ve Ümit'in karşısında asık suratı ile oturuyordu. Zehra'nın anlattıklarından sonra ortalığı kasıp kavuracak kadar sinirlenmiş, zorlukla koltuğa oturtulmuştu.
"Uğur bak... Bu davaya karşı dava açabilirim ve bunu zevkle yaparım. Gülçağ'ı dünya âleme rezil de edebilirim ama yapmayacağım"
"Rezalete bak ya! Bir boşanıyorum sikim manşet oluyor!"
Ümit uyarı öksürüğü gönderince sustu. Zehra'yı kendileri gibi gördüğü için dilini ayarlamayı unutmuştu. Ümit uyarmasa devam edebilirdi. Zehra kelimeleri önemsemeden işine odaklanmaya devam etti.
"Uğur bu davalar sürerken hapis kararı çıkacak, bozulacak, bunlar basına konu olacak. Üstesinden gelemeyecek şeyler değil ancak çocuğu olmayanın sen olduğunu ispatlayabilmem için doktora gitmen gerekiyor"
"O iş beni geriyor"
"Canım ufak bir çıktı alacaklar"
Uğur ve Ümit hayretle kadına baktı. Zehra ise gözlerini kırpıştırarak iki şaşkın adama bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADRAJA GİREN HAYATLAR (Tamamlandı)
RomanceHayatın kameranın önünde yaşanıyorsa her davranışın, her sözün değerli ya da değersiz olsun haber değeri taşır. Söylemediklerini söylemiş, yapmadıklarını yapmış olursun. Gerçeği anlatmak ya da inandırmak ise imkânsız.