forget me too | hyunsung ✔️

sekiz / sekiz

uyarı: böyle bölümlerin nasıl olduğunu biliyorsunuz (smut değil ama yine de cinsel içerikli) eğer ramazan diye okumak istemezseniz okumayabilirsiniz, önceden uyarayım.

"Beni okulda öptün ya sen şimdi?"

"Evet?"

"Hala unutamıyorum onu."

Hyunjin güldü ve üzerine çıkmaya çalışan gencin omzuna vurdu.

"Uzak dur benden, şeytan! Benden yararlanmana izin vermem bir daha."

Jisung sonunda Hyunjin'in üzerine çıkmayı başarmıştı, kollarını onun bedeninin iki yanında, bacakları altındaki bedenin bacaklarını arasında sıkıştırmış bir şekilde, ona eğilmişti.
Biraz öyle durup izledi. Hiçbir şey yapmıyordu. Hyunjin kaşlarını çattı kafasını yana çevirdi.

"Ne oldu? Bakma öyle."

"Nasıl bakmayayım?"

Jisung onu çenesinden tuttu ve kafasını yeniden kendisine doğru çevirdi. Birazcık eğildi, Hyunjin bu sefer de gözlerini kaçırdı.

"Bilmiyorum. Öyle işte. Biliyorsun sen neyi kastettiğimi."

"Hyunjin. Bana bak."

Sonunda bakışları birbirleriyle buluştu, Jisung onu öpmeyi çok istiyordu istemesine ama öncesinde konuşması gereken bir şey vardı.
Önemliydi, öncelikliydi.

"Ne? Neden bakıyorsun? Gidecek misin? Veda ediyorsun gibi hissediyorum. Bakma."

Hyunjin istemeden de olsa, söylediği şeyleri duydukça kafasında unutmak istediği anıları canlandırı, gözleri doldu, yaşlar yanaklarından süzülmeye başladı.
Jisung onun akmaya başlayan göz yaşlarını sildi, yanaklarını kuruladı ve gözünün altından, elmacık kemiğinden öptü.

"Seni bırakmıyorum Hyunjin. Sakin ol. Seni asla bırakmam ben. Biliyorsun."

"O zaman sorun ne? Bir sorun var gibi hissediyorum. Rahatsız... Oldum. Jisung gitme olur mu? Gitme tamam mı?"

Jisung onun gerginliğini almak istedi, gülümsedi, içten bir gülümseydi bu. Hyunjin de bunu fark edince biraz da olsa rahatladı, çok fazla düşünmemeye odaklandı.

"Yalnızca... Buraya gelmeye başladıktan sonra bir anlaşma yapmıştın, hatırlıyor musun? Yani... Bir söz verdirtmiştin bana."

Hatırlıyordu.
Jisung'un onun duygularını sömürmeyeceğinden emin olmak için yapmıştı bunu. O zamanlar henüz Jisung ile yakın değildi ve güven konusunda problemleri vardı. İlk gece bir şok gibiydi. Daha sonrasında yaşanan her gece ise ona güvenme yolunda atılan bir adım olmuştu.

"Sana aşık olmayacaktım. Seni sevmeyecektim, yasaktı. Sana karşı gerçekten bir şeyler hissedersem bunu kesecektik."

Eğer ikisinden biri, diğeri için ciddi duygular beslemeye başlarsa her şey bitecekti. Hyunjin bunu istemişti çünkü Jisung ona onu sevdiğini söylerse bunu kendisini kandırmak için yaptığını düşünecekti. Ona güvenmeyecekti. Bundan sonraki her gece rahatsız hissedecekti ve sonunda... Jisung'u bırakacaktı.
Aslında bu kuralı Jisung'u bırakmamak için koymuştu bir nevi. Onun hareketlerini çok düşünmemek ve onunla rahat olabilmek için.

Hyunjin, Jisung'un kendisine bir şeyi itiraf edeceğini hissediyordu.
Jisung ona onu sevdiğini söyleyecekti.
Kendisi de onu seviyordu zaten, yalan yoktu. Ondan hoşlanıyordu, onun yanında rahattı, ondan kuşkulanmıyordu. Yine de nedense Jisung'un ona açılmasını istemedi.