2014
"Jeongin, şu odanın hali ne ya? Bir sürü tozlanmış eşyan var. Bir etrafı toparla da işe yara. Hala ilkokuldan kalma kitapların duruyor falan istifçi mi çıktın şimdi başımıza?" Jeongin'in annesi onun odasının kapısında durmuş Jeongin'e kızıyordu. Odasını toplamayalı uzun zaman olmuştu. Ve hala çocukluğundan kalma eşyaları duvarın dibinde duruyordu. Jeongin "Of tamam anne toplarım şimdi." deyip ağır ağır yatağından çıktı. Bayan Yang "Ayrıca anneye of denmez şurada senin için bir şey yapmaya çalışıyorum." dedi ve odasından çıktı. Jeongin kapıya doğru yüzünü buruşturup eski eşyalarının durduğu yere geldi. İlkokuldan kalma kitapları, 5. sınıfta çözmediği testleri, bazı karneler, sürpriz yumurtadan çıkan oyuncaklar, anaokulunda yaptığı resimlerden oluşan bir dosya...
Hepsini tek tek incelemeye başladı Jeongin. Bir bakıma nostaljilenmek istiyordu. Neredeyse her şeyi inceledikten sonra anaokulunda çizdiği resimlere bakmaya başladı. Bir sürü şey vardı. Kartonlardan etkinlikler, simli boyalarla yağtığı şeyler. Ama daha sonra bir kağıda denk geldi. Bu bir boyamaydı. Resimde bir araba ve ağaç gibi şeyler vardı. Bu resmi görünce aklına bunun Hyunjin ile ilk tanışmalarında boyadığı geldi. "Ah güzel zamanlardı." diye düşünüp diğer kağıda geçti. Ama şansına bu resimde de kendisini ve Hyunjin'i çizmişti. Hyunjin'in gözünün altındaki beni, onun kendisinden uzun olmasını bile eklemişti resme. "Ah Hyunjin nasıl bıraktım ben seni. Oysa biz beraber mutlu mutlu yaşayacaktık. Ben seni çok özledim ama sen beni hiç merak etmiyor musun?" dedi Jeongin fısıltıyla.
Jeongin ve Hyunjin anaokulunda arkadaş olsalar da, Hyunjin gittikten ve biraz büyüdüklerinden sonra Jeongin Hyunjin'i daha çok özlemeye başlamıştı. Hatta daha aklı başında bireyler olduklarında Jeongin kafasında Hyunjin ile ilgili senaryolar kurmaya başlamıştı. Başta bunlar güzel masum senaryolardı fakat 14 yaşına girince onunla öpüştüğünü hayal etti. Ve Jeongin o zaman aslında 13-14 yaşından beri Hyunjin'i sevdiğini anlamıştı.
Hyunjin'i tek tük tanıdığını, bir daha görüşme ihtimallerinin çok düşük olduğunu ve hatta belki de Hyunjin'in artık bambaşka bir hayatının olduğunu biliyordu lakin buna karşı koyamıyordu.
Jeongin resimlere bakmaya devam ederken gözü bir kitapçığa ilişti. Onu eline aldı ve kapağını açınca içinde bir fotoğraf olduğunu gördü. Bu bir sınıf fotoğrafıydı. Fotoğrafta kendini aramaya başladı ve sonunda buldu. "Ne kadar küçükmüşüm." diye düşündü. Sonra gözünü kaydırınca yanında duran kişinin Hyunjin olduğunu fark etti. "Vay be beraber fotoğrafımız varmış. Artık buna bakıp ağlarım." dedi. Sonra fotoğrafı bir kenara kaldırdı ve odasını düzenlemeye başladı. Yaklaşık bir buçuk saat sonra sonunda odasını toplamayı başarmıştı. Sonra eline o fotoğrafı aldı ve çalışma masasına geçti. Masada duran bilgisayarı açıp kullandığı tüm sosyal medya hesaplarına giriş yaptı. Oralardan Hyunjin'in adını aratmak istedi fakat soyadını unutmuştu. Jeongin "Of doğru ya soyadınu bilmiyorum. Harika artık onu hiç bulamam." dedi ve bilgisayarı kapattı.
Jeongin, anılarına çok önem veren birisiydi, bir şeyleri kolay kolay unutmazdı. Anaokulu, ilkokul, ortaokul fark etmez eğer biri ona bir iyilik yaptıysa bu iyiliği hep aklında tutardı. Kötülük yaparsa da o kişinin kendisine yaşattığı zorlukları. Kolay kolay kin tutmazdı fakat ortaokulda ona zorbalık yapanları da asla affetmeyeceğini bilirdi. Bu zorlu okul yıllarında ona en büyük desteği veren tek kişi de Hyunjin'di.
Günümüz
Jeongin'in dizisi final yapacaktı. Ve tabi her Kdrama'da da olduğu gibi kendi dizisinde de bir öpüşme sahnesi olmalıydı. Fakat Jeongin bunun kendisi olacağını tahmin etmiyordu. Sıkıntı bir kzıla öpüşecek olması değildi. Sonuçta rol icabı. Asıl sıkıntı daha kimseyle öpüşmemiş olması ve Jeongin'in ilk öpücüğünün özel olmasını istemesiydi. Zaten ana karakter o olan kız ile gerçek hayatta araları pek iyi değildi. Şimdi de ilkini ona kaptıracak olması içini huzursuz ediyordu. Hem de daha yıllardır aşık olduğu adamı öpememişken. Jeongin ne yapacağını bilmiyordu. Hyunjin'in evine gidip aniden dudaklarına mı yapışmalıydı, aman bir şey olmaz diyerek kızı mı öpmeliydi, yoksa ben bu işte yokum deyip seti terk mi etmeliydi?
Şuan Minho Hyunjin'in evinde olduğu için zaten bir şey yapamazdı. Ve çekime daha 4 gün vardı. Ama bildiği tek şey bunu 4 günde halletmesi gerektiğiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rumor % hyunin
FanfictionÜnlü solo sanatçı Hwang Hyunjin kendisine atılan iftiradan sonra büyük bir çöküş yaşıyordu. Ancak bir gün çocukluk arkadaşı ve oyuncu olan Yang Jeongin kapısına geldi... 18.03.21 Not: Arada yemek unsurları olacak, hikaye çok uzamasın ve karışmasın d...