[chapter 42] see you soon

430 44 33
                                    

Jeongin yattığı kanepede gözlerini açtı. Hava biraz aydınlıktı. Bir anlığına nerede olduğunu şaşırmıştı. Olduğu yerde doğruldu ve saate bakmak için telefonunu aradı. Yastıkları sırayla kaldırınca da orada olduğunu gördü. Ekran kilidini açık baktı saat daha 4:45'ti. Fakat bir şey eksik gibiydi. Hyunjin. "En son yanımdaydı. Nereye gitmişti acaba?" diye düşündü ve ayağa kalktı.

Önce tuvalete baktı sonra da mutfağa. Ama sonra kendi odasına girdi ve Hyunjin'i, kendi yatağında uyurken buldu. Hyunjin her zamanki gibi bacaklarını kendine doğru çekmişti ve aynı kıyafetleriyle uyuyordu. Jeongin "Bu sıcak havada çıplak yatmıyor mu yani? Garip." diye düşünüp kendince gülümsedi.

Hyunjin'i uyandırmak istemediği için sadece ona biraz baktı ve tekrar yatmak için salona gitmeye karar verdi. Fakat içerisi çok sıcaktı bu yüzden önce odanın penceresini açtı sonra da cereyan yapmasın diye odanın kapısını kapattı. Ardından da salona doğru ilerledi.

Hyunjin, kapının kapanma sesiyle ve camın açılmasıyla üzerine gelen esintiyle uyanmıştı. Yatağa yattığında kapının açık, pencerenin kapalı olduğundan emindi. Bunları değiştirenin de Jeongin olduğunu anladığında hafifçe gülümsedi ve tekrar gözlerini kapatıp uyumaya devam etti.

09:28

"Günaydın Jeongin." dedi Hyunjin hala salondaki kanepede uyuklayan Jeongin'e. Jeongin yavaşça sırt üstü döndü. Fakat Hyunjin'in yüzüyle karşılaşmayı beklemiyordu. Hyunjin eğilmiş, gülümsediği için kısılmış gözleriyle ona bakıyordu. Jeongin yattığı yerde gerindi ve "Günaydın Hyunjin." diyerek ona karşılık verdi. Sonra da geri dönüp yatmaya devam etti.

Hyunjin ayağa kalktı ve eliyle diğerinin omzuna hafifçe vurdu. "Hadi kalksana. Saat 9 oldu neredeyse gün bitecek."

Jeongin hala kapalı olan gözleriyle "Abartma Hyunjin. Dur uyuyayım şurda biraz." dedi.

Hyunjin sırıttı. "Dün gece odama gelip camı açtığın için çok yorulmuş olmalısın. Kapıyı da kapatmıştın."

Jeongin tekrar Hyunjin'e dönüp "Beni salonda bırakıp gitmiştin. Ben de gece kalkınca neredesin diye merak ettim. Odama geldiğimde orada uyuduğunu gördüm. İçerisi de çok havasızdı açayım dedim. Kötü mü yapmışım?" diye sordu.

Hyunjin hemen hayır anlamında kafa sallayıp "Yok yok bir şey demedim. Sadece teşekkür ederim. Sabah çok sıcaklamıştım zaten." dedi. Jeongin ise güldü. "Bu sıcakta çıplak yatmamana şaşırdım açıkçası."

Hyunjin göz devirip "Odayı aniden basacağını hissedip soyunmadım." dedi. Jeongin onu alkışladı. "Akıllı çocuk."

Hyunjin sonunda Jeongin'i kolundan çekiştirip yattığı yerden kaldırmaya çalıştı. Jeongin daha fazla direnemeyince mecbur kalktı ve Hyunjin "Hadi ben misafirim bana kahvaltı hazırla." dedi.
Jeongin, Hyunjin'in omzuna vurup "Ya of. Bir gün yemesen olmaz mı?" diye sordu. Hyunjin gözlerini büyüttü. "Şaka mı yapıyorsun? Açım ben aç!"

Jeongin, Hyunjin'in sızlanmalarına daha fazla dayanamadığı için hemen kalkıp ellerini yıkadı ve mutfağa doğru ilerledi. Hyunjin de peşinden gelmişti. O masada bacak bacak üstüne atmış otururken Jeongin ise kahvaltı hazırlıyordu. Daha doğrusu bir sandviç.

Jeongin sandviçleri hazırladıktan sonra tabağa koyup Hyunjin'e verdi. Kendisi de tabağını alıp Hyunjin'in karşısına oturdu. Hyunjin afiyetle yerken Jeongin ise düşünceli bir şekilde yavaşça çiğniyordu.

Hyunjin, Jeongin'in bu durgun halini fark etmiş olsa gerek ki serçe parmağıyla gencin pijama üstüne dokundu. Jeongin anlamazca Hyunjin'e baktı. "Ne oldu?"

rumor % hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin