23. Bölüm

97 25 145
                                    

Merhabalar benim okurkuşlarım :)

Nasılsınız iyisiniz inşallah

Valla  bende idare ediyorum işte..

Bölüm isteyen varmış bende hemen geldim hiç bekletirmiyim sizi..

Son bir şey daha sizden istediğim bu kitabı arkadaşlarınıza ve wattyde bütün tanıdıklarınıza önermeniz :"))
Belki geç katıldık  ama damga vuralım :))

Çok tuttum sizi buyurun okuyun bakalım o küçük yıldıza basan minik ellerinizden öpüyorum.. :))

Musto'nun dilinden devam;

Kendi kendime savaşım devam ederken Tahir hoca'nın bakışlarıyla ruhumu böcek gibi ezdiğini hissedebiliyordum.
"Demek buradasın.."

Komiser Vural bu işte bir şey olduğunu anlayıp  Musto'yu ortadan kaldırmak istedi..
Olayı az çok hakim bir şekilde söze girdi
"Merhabalar ben Başkomiser Vural Dinç."
Uzattığı eli tutan Tahir hoca cevap verdi
"Memnun oldum. Bende uzman doktor  kardiyolog Tahir Sayan"

Vural memnun olmuşçasını kafasını iki yana sallayıp Musto'nun çaresizliğine göz gezdirdi
"Mustafa bey sizin sorgunuzla ilgili  eksikler var size bir kaç soru daha soracağız bizimle gelin."
Mustafa'ya kafasıyla hadi diye işaret edip giderken Tahir hocaya son bir kez dönüp
"Kusura bakmayın bu kısa tanışmadan dolayı.. ama  işlerimiz uzun malum"
Tahir hoca gülümseyip
"Sıkıntı yok biz sonra da konuşuruz Mustafa'yla "
Diye Musto'nun gözünün içine içine ateş etti.

...

Elvin;

"Meriç korku evinden haberin var mı? "
Meriç tedirgince gülümseyip söze girdi
"Evet.. "
"Ali seni aradımı hiç? "
"Yok"
"Mira'mı davet etti"
"Hıhı"

Meriç cevaplarını böyle kısa tutarak beni  iyice şüphelendiriyordu..
"Sen hiç gittin mi korku evine "  konuyu değiştirip anılara dalayım.. anlaşılan burdan bize ekmek yok..
"Bir ara  gitmiştik .. güzel bir yer ama sıkıcı yani.. korkulacak pek bir şey yok "
Sonlara doğru kafası dik bir şekilde söyleyince gülümsedim
"Hı sen korkmadın  yani"
"Evet ne sandın"  gülerek baktı gözlerime

"Orası çok karanlık mı" dedim kaşlarımın altından  masumca bakarak..
Meriç yanıma iyice yaklaşıp kolunu  omuzuma attı
Bende başımı göğsüne koydum..
"Emin ol her şey çok güzel  olucak"

Kapının tıklanmasıyla Meriç "gel"  dedi bende biraz arkama yaslanıp kendimi düzelttim..
Giren kişiler Vural ve Musto'ydu.
Musto süt dökmüş kedi gibiydi
Vural Musto'ya gülüp duruyordu
Olayı o da duymuş anlaşılan..

"Geçmiş olsun yenge" dedi Vural ciddi bir sesle "umarım pek bir şeyin yoktur" diyip bitirdi sözünü..

Yavaşça gülümseyip
"Çok şükür iyiyim" dedim..

Mustafa eli ayağına dolaşmış bir şekilde otururken
"Düşündün mü " dedi Vural'a bakıp.
"Neyi " dedi tek kaşını kaldırıp merak dolu gozlerle bakarak.
Musto elini ağzına götürüp Vural'ın kulağına doğru yaklaştı
Mırıldanarak konuştuklarını görünce
"Ayıp olmuyor mu" dedim gülerek..
"Önemli bir şey yok " diyip konuyu kapatmaya çalışan Musto'nun sözünü Vural kesip hemen söyledi
"Mustafa bugün misafirimiz "..

"Nasıl " anlamamış bir yüz ifadesiyle ikisine bakarken
"Tutuklanmak istiyor" dedi gülmesine hakim olamayarak. .

Meriç'le birbirimize bakıp gülümserken.
Meriç söze girdi "oğlum sen manyak mısın.. bu kadar da korkma, tabi Tahir hoca biraz derini yüzecek ama sıkıntı etme biz yanık kremi süreriz  "
Musto dinlerken bile titriyordu kafasındaki canlandırmaları hissedebiliyordum.

İMKAN-SIZIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin