Nirvana-Smells Like Teen Spirit
_
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
|
Bir ağaç olsaydım dünya son baharını yaşardı. Sonbaharda ağaçlar ciğerlerini kaybederdi.
Tabanlarımın altında ezilen yapraklar birer ceset olsaydı cesetleri onursuz bir şekilde ayaklarımın zeminini kaplıyor olacaktı, yapraklar ağaçların ciğerleriydi. Sararmış ve kurumuş yapraklar ağaçların saçlarından dökülmüş ve parmak uçlarını süslemekle görevlendirilmişti. Sonbaharda olduğumuzu anlayabiliyordum, güneş daha güçsüz ve ağaçlar daha süssüzdü. Her ne olursa olsun yapraklar görevlerini yerine getirmiş ve ayakların altında ezilmekten öteye gidememişti.
Bir sonraki adımımı atarken önüme düşen yaprağı ayağımın ucuyla ittim, yapraklara basmak beni üzüyordu.
Nerede olduğumuzu bilmiyordum, iki yanı ağaçlarla belirlenmiş bir yolda Baykan'la çok uzun süredir yürüyorduk.
Sinem ve Özgür birlikte gitmişti. Anladığım kadarıyla hepimizin aynı anda ortadan kaybolması dikkat çekermiş ve Seyit denen adam şüphelenirmiş.
Bana hiçbir şey açıklamadılar, zaten aceleyle çıkılan yollarda kimse sorulara vakit ayırmazdı.
Baykan bana yalnızca babamın yanına gittiğimizi söylemişti.
Kısa bir süre arabayla ilerlemiş ve bu ağaçlı yolun başında inip yürüyerek devam etmemiz gerekmişti. Bu kadar uzun süre yürümek ve susmak, düşünmek ve bir yere varamamak boğazımın içine sert bir yumruk yolladı. Bir anda ne kadar bunaldığımı ve yorulduğumu idrak ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK
Teen Fiction"Bazen hemen karşımda olmasına rağmen bir dağın tepesindeymiş gibi bakardım ona. Yüksekti ve ona bakmak başımı hep dik tutmak demekti." ocak2020 Yalnızca kalemler, kapılar, saatler, kalpler kırılmaz; bir yerde duymuştum, hafızalar da kırılgandır di...
