Hastaneden daha yeni gelmiştik ve Gajeel aynı korumacı abi edasında beni kendi odasına götürmüştü bugünlük. Boynumda dikişlik bir şey yoktu. Yapıştırma yapmışlardı. Ama dediğim gibi ciddi bir kansızlık sorunum olduğundan serum yemiştim.
"Gray'in neden böyle yaptığını bilmiyorum Natsu. O normalde çok sakindir. Sinirliydi sanırım bilmiyorum."
"Sorun değil. Biraz benim hatam son günlerde şansımı çok zorluyorum zaten. Bu kadar sabrettiğine bile şaşırdım."
Gajeel hiçbir tepki vermeden bana baktı. İkimizde yatakta bağdaş kurmuş sohbet ediyorduk. Boynumdaki sargıyı hafif kaşıdım. O kadar kaşınıyordu ki deli olacaktım. Yine de kendimi dizginleyip elimi boynumdan çekip saçımı karıştırdım.
" Of neden böyle olmak zorundaydı ki?"
Gajeel iki elini saçlarından geçirince tek kaşımı kaldırdım. Neden bu kadar dert ediyordu ki? Büyük bir şey değildi.
"Gajeel sakin olur musun büyük bir şey değildi."
"Ne demek büyük bir şey değildi? Gecikseydim ne bok yiyecektin?"
"Geciktin zaten. En az beş dakikadır o haldeydik. Öldürme gibi bir planı olsa çoktan yapardı. Ayrıca dediği gibi ben bıçak boğazımdayken gülüp kıpraştığım için derimi kesti"
Gajeel derin bir nefes alıp omuzlarını düşürdü.
"Natsu sende mi? Oğlum bu normal bir olay değil. Şunu beyninize sokun."
"Bana göre normal. Bundan birine de bahsetme boşuna Gray herkesle bozuşmasın."
"Bir de onu mu koruyorsun amına koyayım?"
"Gajeel aptal taklidi mi yapıyorsun? Dedim ya benim için sorun değil. Daha beterleriyle de karşılaştım."
Gajeel kaşlarını çatıp elini çenesine dayadı.
"Dostum sen önceden ne yaşadın da bunu normal sayabiliyorsun?"
"Bir nevi fahişe gibi bir hayatım vardı diyebiliriz. Her seviştiğim adamın ruh sağlığı iyi olmuyordu."
Gajeel anladım der gibi kafasını salladı. Garipti ama gerçekten sanki dünya da anlaşabileceğim tek kişiyi bulmuştum. Gajeel beni hiçbir şekilde yadırgamadan yanımda durmaya devam ediyordu.
" Hatta sal beni gideyim konuşayım anlaşırız. "
" Siktir git. Mümkün değil şuan seni salmam. O sinirli."
"Daha önceden de mi oldu bu?"
Gajeel ensesini kaşıdı. Çok belliydi bu duruma ikinci kez şahit olduğu.
"Bir kere Erza'nın boğazını sıkmaya çalışmıştı. Ama ona seslenince kendisine gelip özür dileyip bıraktı. Bu olay Erza ben ve onun arasında sır olarak kaldı."
Kafamı anladım der gibi salladım.
"Bak şöyle yapalım ben gideyim konuşayım sıkıntı çıkarsa sana seslenirim."
"Natsu.. Ne gerek var ki?"
"Güvensene bana."
Gajeel aslan kürkü gibi saçlarını iyice karıştırıp kendini yüz üstü yatağa bıraktı.
"İyi ne bok yersen ye."
"Dinleme bizi. Ben bağırırım kötü bir şey olursa zaten."
Gajeel yüz üstü yatarken kafasını salladı. Ben de yataktan inip dosdoğru salona ilerlemeye başladım. O an çok tersine geldiğime emindim. Gray cidden sakin biriydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeker Prens ve Tuz Kral
Mystery / ThrillerKaç yağmur yağacak, Kaç bizi ıslatacak. Sen şeker prenssin, Bense tuz kral. Bizi eritip ağlatacak.