Şeker Prens ve Tuz Kral

41

"İgnia çocukça hareket etmeyi kes."

"Çocukça hareket etmek mi? Çocukça hareket eden sensin abi. Son bir haftayı görmedin mi? Gray fazlasıyla nazik. Dersini almış işte neden abartıyorsun?"

Zeref kaşlarını çatıp İgnia'ya döndü.

"Sakin ve nazik değil mi? Sebebi ben Natsu'nun hayatı tekrar tehlikeye girmesin diye Silver'dan Gray'e görev vermemesini istediğim için olabilir mi?"

İgnia sessiz kaldı. Ben ise Zeref'in arkasının dönük olmasından yararlanıp sert bir tekme geçirdim. Zeref biraz yalpalayınca Larcade'nin bıçağının yüzüme doğru geldiğini gördüm. Hasiktir ne zaman arkasını dönüp bana saldırmıştı? Görememiştim bile. Siktir kaçamayacaktım.

Gözlerim refleksen kapandı. Ama bir iki saniye bir şey olmayınca geri açtım.

"Larcade.... Sana tembihlediğim şeyleri bu kadar çabuk mu unutuyorsun?"

Zeref bana gelen bıçağı elini kesmesine rağmen tutmuştu. Larcade korkuyla bıçağı düşürüp iki adım geriledi. Zeref'in bu ciddiyetteki sesini daha önce hiç duymamıştım.

"Ö-özür dilerim.. B-ben sana tekme atınc-"

" Tamam sorun değil. Yerini bil yeter. "

"Abi..."

Zeref bana dönüp beni dinlemeye başladı.

"Gray bana bir şey yapmayacak. Daha çok uzatma."

Şuan asıl derdim Gray'in götünü kurtarmak olmalıydı. Zeref ile aramızdaki sorunları sonradan hallederdik.

"Natsu senin daha çok o ruh hastasıyla kalmana göz yumamam."

Abimin beni önemsediğini fark edince bir an gözlerim dolar gibi oldu. Sonuçta ben ondan şüphelenip beni tümden bıraktığını düşünmüştüm. O ise yapacaklarımın hepsini ön görüp mesafesini koruyarak beni izlemeye devam etmişti.

Kötü kardeş sayılır mıydım? Bence sayılmazdım hiçbir bok bilmeden buraya gelmeye çalışmıştım. Ne öğrendiysem Gray'in yanında öğrenmiştim. Lan hayatta neler olduğuna dair bir fikrim yoktu.

"Zeref şuan silahsızsın. İstesek sayıca üstünüz seni öldürebiliriz."

Zeref bir eliyle cebinden mendil çıkartıp elindeki kanı sildi.

"Sayıca üstün olmanız aynı sayıyla bana saldıracağınız anlamına gelmiyor. Natsu ve İgnia bana öldürmek amacıyla saldırmaz. Larcade'de Gray'i rahat tutar zaten. Bana tek saldırmaya götün yiyorsa gelebilirsin."

Abimin bu kendinden emin tavırlarına sinir oluyordum. Hayır bir de gerçekten dedikleri doğru oluyordu. Bu daha sinir bozucuydu.

Silver yumruğunu sıkıp cevap vermedi. Ben en son bıraktığımda masum masum doktorluğunu yapan Zeref şuan yer altında oldukça saygın birine dönmüş gibi görünüyordu.

"Ama... Dediğiniz gibi olsun. Gray hayatta kalacaksa Natsu benle geliyor. Silver sende çocuğunu tut kaçırmaya falan çalışmasın. Öldürmekten çekinmem. "

Silver bunu duyunca rahatça bir nefes alıp yerine oturdu. Şuan buna karşı çıkmalıydım ama susmam daha iyiydi. Sonuçta gizlice görüşebilirdik. Öncelik onun hayatıydı.

Hem Zeref ne zamandan beri bu kadar kolay bir şekilde ölümden bahsedebiliyordu?

" N-ne bunu yapamazsınız! Hayır kabul etmiyorum. Silver bir şey s-"

"Gray kes sesini zaten kıl payı kurtuldun sayılır."

Gray'in vücudunun titrediğini gördüm. Lütfen şuan kriz geçirmesin lütfen şuan olmasın.