° ° °
Serkan:Eda, canım uyudu Kaan..
Eda:Tamam hayatım, yatır sen onu ben de geliyorum.
Serkan:Tamam.. Aşağı bekliyorum seni..
'Denizden eve gelmiştik.. Kaan çok yorulduğu için yıkandıktan sonra koltukta uyuya kalmıştı.. Serkan onu oradan alıp odasına çıkardı.. Biz de aşağıda oturmaya başladık, Serkan'ın dizine yatmıştım, o bir yandan saçlarımı seviyor diğer yandan da elindeki tabletten çizimlere bakıyordu..'
Eda:Serkan bırak artık işi ya.. Hep böyle özel anlarımızda bir yerden iş yapıyorsun..
Serkan:Tamam hayatım, bıraktım..
' Elindeki tableti kapatıp masaya koydu.. Beni kollarımdan yavaşça tutup biraz kaldırdı ve göğsüne yatmamı sağladı.. Ben ise kafamı başka yere çeviriyordum... İşini bu kadar önemsemesi artık canımı sıkıyordu.. Kaan çok küçükken sırf Serkan'ın işleri yüzünden babasını sadece akşamları görüyordu.. Son zamanlarda benimle ilgilenmeyi de bırakmıştı.. '
Eda:Bana hiç ilgi göstermiyorsun..
Serkan:Ama Eda, işlerimi biliyorsun... Sadece benim işim yok ayrıca, sen de çalışıyorsun..
Eda:Serkan ben böyle olmak istemiyorum artık.. Tamam çalışalım, işimizi yapalım ama bizim hayatımızın önüne geçmesin. Bak Kaan'a, göz açıp kapayıncaya kadar büyüdü.. Kaç kere beraber sinemaya gittik? Tamam ilgileniyorsun, beraber zaman geçirmek için çaba sarf ediyorsun, ama yetmiyor. Kaan büyüdü, istekleri ihtiyaçları da artıyor.. Ne olur birazcık ara versen?
Serkan:Eda işimden vaz geçemiyeceğimi biliyorsun. Tamam sizi çok seviyorum, işimden önce geliyorsunuz ama öyle boş şeyler için işimden vaz geçemem.
Eda:Boş şeyler mi? Serkan beraber vakit geçiricez diyorum. Nasıl bu kadar acımasız olabiliyorsun? Oğlumuz yanlız büyüyor. Çocuk şirkette büyüdü.
Serkan:Ama Eda benim işim bu. Bırakamam diyorum. Sen de bunu çok iyi biliyorsun. Ben elimden gelen her şeyi yapıyorum. Oğlumuzu da gayet iyi büyüttük. Kavga etmenin anlamı yok. İşime ara vermiyorum, Kaan da bizimle şirkete birlikte gidiyoruz. Bitti!
Eda:Sen bana emir veremezsin! Anladın mı!? Ben boşuna kavga çıkartıyorum! Oğlumuz diyorum ya! Birazcık yakın davran! Yalandan öpmeyle, sarılmaya olmuyor!
Serkan:Ben Kaan'a yalandan sarılıyorum öyle mi?! Benim onu ne kadar çok evdiğimi en iyi sen biliyorsun! Suç bastırmak için üstüme yürüme!
Eda:Bak Serkan! Artık doldum anladın mı!? Bir gün işin yüzünden, inadın yüzünden ölüp gidiceksin! Kaan yanlız mı kalsın!? Bizi hiç mi düşünmüyorsun!?
Serkan:Eda, bu konu bir yere varmıyor. Boşuna bağırıp Kaan'ı uyandırmayalım. Biraz düşünelim.. Düzgün bir karar veri-
Eda:Ben oturup düşünmek falan istemiyorum! Olmuyor demek ki!
Serkan:Anlaşıldı! Olmuyor! Buraya kadarmış!
Eda:Bitti!
Serkan:Bitti!
Kaan:Anne?
'Kaan gözlerini ovuştururken Serkan ile birbirimize baktık.. Ayrılmaya karar vermiştik ve ortada bir oğlumuz vardı.. Sesi titreyen konuştu ve aşağıya indi.. Koltuğa geri oturduk ve Kaan'ın soruları ile baş başa kaldık. '
Eda:Kaan, anneciğim öncelikle sakin ol..
Kaan:Ayrılacaksınız değil mi!? Ben de parktaki kız gibi olucam! İkiniz de bırakıp gideceksiniz beni!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ev Arkadaşım 🤍 [TAMAMLANDI]
Romance'+18 Unsurlar İçermektedir' -Bir EdSer Hikayesidir 🤍 -Her Yerde Sen Hikayesinin Bir Kısmından Esinlenilmiştir' 'Bu Evden Sen Gidiceksin, Serkan Bolat!' 'Hayır Eda Yıldız, Sen Gideceksin!'