Emre yaşıyordu. Aşık olduğum çocuk yaşıyordu. Beni bırakmamıştı.
Ağlıyordum artık bayılma noktasına gelmiştim Burak ve Kerem inip Emre'yi çıkardılar. Sonra yanımıza geldiler. Ona sarılabildiğim kadar sarıldım. O muhteşem tarifsiz kokusunu ciğerlerime doldurdum. Oda bana sarılıyordu. Saçlarımı öpüyordu. Bende kafamı onun göğsüne yaslamış sayıklıyordum.
Ben: ölmedi, ölmedi Emre ölmedi yaşıyor yaşıyor. Sevdiğim çocuk yaşıyor.
Derken ayaklarımın bi anda gücü kesildi Emre'nin kucağına bayıldım.
Ece'nin anlatımıyla;
Biz alyayla birbirimize sarılırken Melisa Emre'ye sarılıyordu. Bişeyler sayıklıyordu sonra Emre'nin kucağına bayıldı. Hemen hastaneye gittik. Doktorlar ağlama krizi yüzünden bayıldığını ve serum bitince gidebileceğimizi söyledi. Melisa odada uyuyorken bizde dışarıdaydık.
Ben: Emre neden yapmaya çalıştın. Neden bize bunları yaşattın?
Emre: Ece özür dilerim ben böyle olmasını istemedim.
Dedi ve bende ona sarıldım. Oda bana sarılmıştı. Sonra alyayla konuştular sarıldılar. Bende Burak'ın omzuna kafamı yaslamıştım.
****
Şuan hastaneden çıktık ve iki araba burakların evine gidiyoruz. Ben ve Kerem Burak'ın arabasında, alya Emre ve Melisa Emre'nin arabasında. Biz önden onlara arkadan geliyorlardı. Kerem çaresizce nefes verdi.
Ben: noldu kerem bişey mi var?
Burak: aynen kardeşim bi üzgün gibisin.
Kerem: alya, abi kıza bi türlü kendimi sevdiremiyorum. Olm kız çok asi ama normal asilerden değil. Eve geldiğimizde pasta almıştım üstüne alya yazdırdım. Kız beğenmedi. Niye kırmızıyla adını yazmışlar dedi ve sırf pasta mor diye yemedi. Düşünebiliyor musun?
Burak: yok artık. Olm mor bence çok güzel bi renk niye beğenmedi ki.
Kerem: bilmiyorum ki. Ece gözünü seveyim bana yardım et alyayı en iyi sen tanıyorsun.
Ben: Kerem tabiki sana yardım ederim ama ben sana alyadan ümidi kes derim.
Kerem: neden?
Ben: çünkü alya 9. Sınıfta aşık oldu çocuk bizim sınıftaydı sonra işte bunlar 10. Sınıfa kadar sevgili oldular sonra çocuk aldattı hemde alya yakaladı. Ondan sonrada yemin etti bi daha asla bir erkeğe güvenmicem diye. Bize bile bi süre güvenmedi. Ama sonra bi şekilde toparladı.
Kerem: peki ben bi şekilde kalbine girebilir miyim? Yani öyle bi ihtimal var mı?
Ben: ben şansını dene derim. Alyaya o günden sonra tam 13 Kez çıkma teklifi edildi ama hiç birini kabul etmedi.
Kerem: anlaşıldı.
Eve gelmiştik. Önce biz sonra Emre'ler arabadan indiler. Burak kapıyı açınca kendimi direk koltuğa attım. Hayatımda en yorulduğum gün olabilirdi.
Burak: gençler ben ölüyorum yorgunluktan.
Kerem: bende. Bittim valla.
Alya: benim gözlerim acıyo. Emre bi piçlik yapmayı düşünmeseydi bunların hiçbiri olmayacaktı.
Emre: alya uzatma artık. Tamam bi aptallık yapmaya çalışmış olabilirim. Unut gitsin.
Alya: öf geçti gitti zaten daha fazla uğraşmaya deymez. Benim uykum var.
Ben: ben ölüyorum uykusuzluktan.
Melisa: bende çok kötüyüm.
Emre: biz size pijama bulalım. Bizim hiç giymediğimiz bi kaç tane var. Bekleyin hemen geliyom.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
⚡️PSİKOPATLAR⚡️
ActionŞuan yüzlerimiz çok yakındı. Arada sadece bi kaç santim vardı. Ama ben hiçbir şey umursamayıp sadece gözlerine bakıyordum. Yeşil gözlerine. Yeşilin en güzel,en canlı tonu. Rüya olabilir. Baktıkça bakasım geliyor. Resmen büyüleniyorum, beni kendimd...