⚡️PSİKOPATLAR⚡️

Onu koruyamazsam?

Onlar barkının arabasına binmişlerdi. Bende tam arabama binecekken sızlayan elim aklıma geldi. barkınlara içerde pansuman yaptırıp geleceğimi söyledim. Hastaneye geri girdim. Hemşireden yardım istedim oda bana pansuman yaptı. Teşekkür edip çıktım. Arabaya bindim ve barkınların evine gitmeye başladık. Kısa bi yolculuktan sonra geldik. Arabalardan inip eve girdik. Salonda biraz oturduktan sonra film izlemeye başladık. Rüzgar barkınla aramızda oturuyordu. Film korku filmi olduğu için bi bana bi barkına koala gibi yapışıyordu. Barkın dayanamayıp başka koltuğa geçince rüzgar tamamen bana yapıştı. Rüzgar çocuk gibidir. Aslında barkın ve rüzgarın mafya camiası ile bi bağlantıları var hatta bazı işlere bile karışmışlıkları var. Barkın adam dövmeyi çok sever rüzgar ise izlemeyi çok sever. Rüzgar çocuk ruhlu, neşeli, tatlıdır.
Barkın ise daha baskın karakterli, pek umursamaz ve acımasızdır. Ama iş rüzgara gelince acımasız barkın başka birine dönüşüyor. Onlar birbirlerini bizim kadar çok seviyorlar. Aynı benim Ece'yi çooook sevdiğim gibi...

Barkın: egeeee, noldu lan dondun kaldın.

Ege: hıh?

Barkın: hıh değil olm. Rüzgar uyumuş onu odasına götürelim.

Ege: tamam götürelim.

Barkınla birlikte rüzgarı odasına götürdük. Barkın onun üstünü örterken bende tuvalete girdim. Elimi yüzümü yıkayıp çıktım. Barkın misafir odasını ayarlarken bende annemi aradım. Ece daha uyanmamış hala bekliyorlarmış. Moral bozukluğuyla barkın a yardıma gittim.

Barkın: Ege Ece'den haber var mı?

Ben: annemi aradım az önce. Daha uyanmamış:(

Barkın: üzülme kardeşim. Bu günlerde geçecek. Hadi sen geç uyu artık. Bugün çok yoruldun dinlenmem lazım.

Ben: tamam iyi geceler.

Barkın: iyi geceler:)

Barkın odadan çıkınca verdiği pijamaları giydim. Bunlar galiba rüzgarındı çünkü üstünde Scooby doo var. Barkın asla böyle şeyler giymez. Shsjsjjsjsjsjjss. Ulan rüzgar beni bu halde bile güldürüyorsun. Yatağa yattım ve Ece'yi düşünmeye başladım. Daha sonra uykumun geldiğini anladım o yüzden gözlerimi kapattım...

Barkın'ın anlatımıyla;

O Burak piçine dersini vermem gerek. O kim ki benim ecemi hastanelik etti. Evet ben Ece'yi seviyorum. Hatta 1 yıldır seviyorum. Ege 2 sene önce yurt dışına okumaya gitti. Ece'ye göz kulak olmamızı söyledi. Rüzgar pek ilgilenmiyordu ece onu yanlış anlar diye ama ben. Ece'nin üstüne çok düşüyordum, onunla çok ilgileniyordum. İlk başta sadece hoşlantı sanmıştım ama öyle değilmiş. Bunu Ege'ye söylemedim. Eceye de belli etmedim. Ama bu aşkın gerçek olacağını sanmıyorum. Ece beni kankası olarak görüyor. Yani bu aşk tek taraflı. Neyse başım ağrıyor...
Ben düşünürken omzunda hissettiğim elle irkildim. Dönüp baktığımda rüzgarı gördüm. Çıplak ayak balkona gelmiş. Dağılmış saçları hafif kapalı gözleri ve uyku sesiyle çok tatlı görünüyordu. Bi bana bi sigaraya bakıyordu.

Rüzgar: ayıb ama bensiz olur mu? Bak odamdan kokuyu alıp geldim.

Oda bende sigara içiyorduk. Masadan paketi alıp içinden sigara aldı. Daha sonra dudaklarına götürdü ve çakmakla yaktı. Dumanı yüzüme üfledi.

Ben: gel buraya şapşik.

*elimi ensesine attım ve kendime çekip kafasını öptüm*

Rüzgar sana bişey sorcam ama doğru söyleyeceksin.

Ben: sor bakalım.

Rüzgar: Ece'ye aşıksın değil mi?

OHANNES! Rüzgar bunu nasıl öğrendi yada tahmin etti. İşte şimdi sıçtın barkın. O benim kardeşim ondan saklayamam.