Zoruma gidiyor!

31 3 0
                                    

Ege'nin anlatımıyla;

Allahım bu kız daha 3 gün önce benim kucağımda hıçkıra hıçkıra ağlarken az önce gözümün önünde Burak'la öpüştü. Nasıl yapar ya? Nasıl da hiçbir şey olmamış gibi burağı affeder amk. Şimdi çıldırıcam.
Arabaya binip uçuruma sürmeye başladım. Ece de tabiki arkamdan geliyordu. Son gaz ilerlerken oda bana yetişmişti. Camlar açıktı bana bağırdığını duyabiliyordum.

Ece: EGEE! Çek sağa konuşalım nolur dinle beni!

Ben: ÇEKİL ÖNÜMDEN ECE!!

Ece: lanet olsun, İNATÇI KEÇİ!

Onu dinlemeyip uçuruma doğru sürmeye devam ettim. Ben önde o arkada boş yollarda son sürat ilerliyorduk..uçuruma geldiğimde arabayı ani frenle durdurdum. Hemen inip kaputa dayandım. Çok sinirliydim, burnumdan soluyordum.
Ece'de arabasını durdurup indi ve yanıma geldi bana soran gözlerle bakıyordu. Kafamı "ne var" dercesine salladım.

Ece: Ege, Ege'm neden böyle yaptın?

Ben: Ece sen benle dalga mı geçiyorsun? Yaw kızım sen daha üç gün önce benim kucağımda hıçkıra hıçkıra ağlamadın mı amk! "Burak'ı asla affetmeyeceğim o benim için artık bi yabancı" dedin. Şimdi niye gözümün önünde onunla öpüşüyorsun! Neden yani? NEDEN?

Artık karşımda ağlamaya başladı. O ağlayınca dayanamıyorum. Canımdan can kopuyor. Ama şuan ona kızgınım o yüzden sarılmayacağım.

Ece: Ege bak yemin ederim düşündüğün gibi değil! Sen içeriye girdikten sonra "o gece fazla içtim o kızı bile tanımıyorum. Özür dilerim. Affet beni" tarzında şeyler söyledi. Bende kabul etmedim. Daha sonra bana yaklaşmaya başladı. Daha sonra beni belimden tutup kendine çekti. Zorla öptü. Bende ittirdim ama gitmedi. O beni öptü ben onu öpmedim.

Ben: doğru söylüyorsun dimi?

Ece: evet doğru söylüyorum.

Yine dayanamadım ve kollarımı açtım. Başımda "gel" işareti yaptım. Oda bana sıkıca sarıldı. Bir elim belinde bir elim saçlarındaydı. Oda bana belimden sarılıyordu. Yine ağlamaya başladı. Kafasını göğsüme koyup ağlıyordu. O ağlayınca benim de ağlayasım geliyordu. Annem ve babam onu bana emanet etmişlerdi. Ama ben ona sahip çıkamadım. Allahım şimdi aklımı kaçırıcam. Şu İstanbul'a geldiğimden beri olaysız bi günüm geçmiyor! O ağlarken bende onu sakinleştirmeye çalışıyordum ama galiba işe yaramıyordu. Ben ona sarılırken bi anda ellerimden kayıp gitti. Bende ne olduğunu anlayamadan yere bayıldı. Bende ona baktım kaldım. Jetonum daha yeni düşmüştü küfürler savurarak önce onu arabaya bindirdim. Daha sonra adamlarımdan birini arayıp Ece'nin arabasını aldırdım. Şimdi de hastaneye gidiyoruz.

Ben: dayan güzelim dayan kardeşim. Bak eğer beni bırakıp gidersen ben yaşayamam. Sensiz yapamam. Sen benim her şeyimsin. Eğer sana bişey bişey olursa o Burak'ı sikerim biliyorsun değil mi?

Artık ağlamaya başlamıştım. Ona bişey olacak düşüncesi bile beni çıldırtmaya yetiyordu. O benim canımdı, biricik kardeşimdi..şükürler olsun hastaneye geldik. Hemen kapının önünde durup indim ve kapıyı açtım. Ece'yi dikkatlice kucağıma aldım, kapıyı kapatıp içeriye koştum. Hemen sedye getirdiler Ece'yi yatırdım ve yanında ilerlemeye başladım. Acile geldiğimiz de tabi ki beni içeriye almadılar bende mecbur beklemeye başladım.

***

Yaklaşık 1 saattir bekliyorum ama hala içeriden kimse çıkmadı ben ayakta elimi saçlarımın içinden geçirirken koridorum sonunda bi topuklu sesi ve ardından tanıdık bi ses.

Deniz: EGEE!!

Hassiktir annem gelmiş. Kim söyledi lan. Bi dakika babam mı o bu sefer harbi hassiktir!!

⚡️PSİKOPATLAR⚡️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin