Şuan yüzlerimiz çok yakındı. Arada sadece bi kaç santim vardı. Ama ben hiçbir şey umursamayıp sadece gözlerine bakıyordum.
Yeşil gözlerine. Yeşilin en güzel,en canlı tonu. Rüya olabilir. Baktıkça bakasım geliyor. Resmen büyüleniyorum, beni kendimd...
Bütün günü evde geçirmiştik. Sadece Burak'la beraber kızların ve benim formalarımızı almaya eve gitmiştik. Burak kızlara ve çocuklara olayı anlatmıştı ve artık daha dikkatli olucaktık. Bi kaç gün onlarda kalıcağımız için 1 valiz dolusu eşya ve kıyafet aldım. Akşam yemeğimizi de yedik. Erken uyuyacaktık çünkü yarın okul vardı. 15 tatil bittiği için çok üzgünüm ama zaten bu sene son senemiz. İşte şimdi hepimiz salonda oturduk uno oynuyorduk. Orta sehpanın etrafına dizilmiştik. Akşam saat 11 buçuğa geliyordu ve benim aşırı uykum gelmişti. Biz kızlarla yattık ama çocuklar biraz daha oturacaklarını söylediler...sabah alarmımın iğrenç sesiyle uyandım. Kızları uyandırdım. Üstümüzü giyip çantalarımız alıp aşağıya indik. Kahvaltı hazır hatta çocuklar yiyorlardı.
Ben: oooo günaydın gençler:)
Burak: günaydın aşkım.
Alya: bari bizi de uyandırsaydınız.
Kerem: çok güzel uyuyordunuz kıyamadık.
Alya: öyle mi?
Emre: hadi geçin yapın kahvaltınızı. Okula geç kalıcaz!
Melisa: ben çoook acıktııım.
Dedi ve hepimiz oturup kahvaltımız yaptık. masayı topladık ve evden çıktık. Ben tabiki sevgilimle gidecektim, Melisa'da öyle. Alya ise keremle gidecekti belki aralarında bi elektriklenme olur...okula vardığımızda bizimle birlikte otoparka giren 3 araba daha oldu. Hepsinde son model di. Hıh sanki kıskandım benim var hemde bww sadece ben kullanmıyorum. Biz arabalardan inip Burak'ın arabasının önünde buluştuk. Çocuklar kızlarla bana dikkatli olmaz gerektiğini hatta tuvalete bile birlikte gideceğimizi söylüyorlardı. Ama ben onları dinlemeyip az ilerideki 3 arabadan inen 3 yakışıklı çocuğa bakıyordum. Tabiki etkilenmemiştim. Sadece içlerinden biri dikkatimi çekmişti. Beni geçen gün hastanede sıkıştıran adam aklıma geldi. Ama o değildir diye düşünerek kızlarla kol kola girdik. 2 iki adım arkamızdanda çocuklar geliyorlardı. Hepimiz yerlerimize geçtik. Hepimiz orta sırada arka arkaya oturuyorduk önümüzde keremle Alya arkamızda Emre ve Melisa ortada da biz vardık. Burak bana telefondan bişeyler gösterirken hoca geldi ayağa kalmadan selam verdik.
Hoca: evet çocuklar biliyorsunuz sınıfımızdan 3 arkadaşınız gitti ama bunun yerine 3 tane yeni sınıf arkadaşınız var. Evet Aras, Ateş, asir gelin çocuklar arkadaşlarınızla tanışın.
Hoca onları çağırdığında sınıfa girdiler. Bunlar onlardı az önce aşağı gördüğüm çocuklardı.
Hoca: evet çocuklar arkadaşlarınıza isminizi söyleyin.
Aras: ben Aras, aras Yılmaz.
Ateş: ben Ateş, ateş Acar.
Adını beden bana bakarak söylemişti. Bu bana biraz tuhaf geldi.
Asir: ben asir, asir Sert.
Hoca: evet arkadaşlarınıza biraz kendinizden bahsedin sonra derse geçicez.
Aras: biz 3 kuzeniz, annelerimiz kardeş. Aynı ayda doğduk. İsimlerimizi bu yüzden birbirime uyumlu vermişler. Kardeş gibi büyüdük. Eski Okulumuzu beğenmediğimiz için bu okula geldik.
Adı arastı galiba. Kumral ela gözlü uzun boylu fazlasıyla yakışıklı biriydi. Saçları alnına düşüyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
