11.BÖLÜM

269 17 12
                                    

Bucky hala arkasını dönmemişti. Kim olduğunuda sesinden anlayamamıştı. Etraf karanlıktı. O yüzden, arkasını dönse bile görme ihtimali azdı.

"Sen iyimisin?" diye sordu ses tekrardan. Bucky bu sefer sesin kaynağını tanımıştı.

"Sam..." dedi hafifçe Bucky. Sesinden ağladığı belli oluyordu. Hala arkasını dönmemişti.

"Hey iyimisin?" diye tekrardan sordu Bucky'nin yanına otururken Sam.

Bucky bacaklarını oturduğu sandalyenin üstüne alıp, kendisine çekti. Yüzünüde kollarının arasında alıp sakladı. Sam'den birşey saklamazdı genelde ama Sam zaten Bucky'nin durumunu çok iyi biliyordu.

" Dostum... Yapma." dedi Sam durumu kavrayarak. Karşısında küçük bir bebek duruyordu resmen.

Bucky Sam için her zaman önemli olmuştu. Ciddi anlamda en yakını olmuştu Steve' den sonra. Sürekli tartışsalar bile bu durum böyleydi. İkiside aptalın tekiydi. Ama birbirlerinden kopamıyorlardı.

Bucky en sonunda yüzünü kaldırmıştı. Gözleri ve gözlerinin çevresi kızarmıştı. Yanakları daha bi kırmızı olmuştu.

"Bucky, Steve yeterince üzgün. Seninle barışmak için elinden geleni yapmaya hazır. Ama korkuyor. Seni birazcık daha üzmekten korkuyor." dedi Sam yutkunarak.

"Barışmayacağımın farkındamıymış?" diye titrek bir sesle sordu Bucky.

"Ne?" diye direkt sordu Sam. Bu cevabı beklemiyordu.

"Kendimi geçtim. Gittiğinde Tony hamileydi. Hamile... En zor dönemindeydi. Hadi onuda geçtim. Ya 14 yıl. 14 yıl neredeymiş? Yeni mi aklına gelmişiz?" diye sordu bağırarak Bucky. Ayağa kalkmıştı. Bitik durumdaydı. Sam ikinci kez Bucky'yi böyle görüyordu.

"Bilmiyorum. O lanet olasıca 14 yıl napmış bilmiyorum. Kahretsin. Bilmiyorum." dedi Sam. Birden onunda kafasına dank etmişti. 14 yıl boyunca gerçektende hiç gelmemişmilerdi aklına.

"Ahh neyse. Bak Bucky. Biran önce kendine gelmen lazım. Onun yanında güçlü ol. İntikamını Loki gibi al demiyorum am-"

"Bir saniye, bir saniye. Sen intikam mı dedin?"

"Ahh evet. İntikam dedim."

"Ben ondan intikam filan almaya çalışmam."

"Ya sen cidden fazla iyisin."

"Keşke olmasaydım."

"Neyse. Başka bir yol bul o zaman." dedi Sam. İkiside Steve'e kızgındı. İkisininde içinde hayal kırıklığı vardı. İkisininde sinirleri bozuktu.

"Biliyormusun? Şuanda doğru düşünemiyoruz. İstersen uyuyalım." dedi Sam. O da ayağa kalmış ve esmer adamın karşısına dikilmişti.

Siyah gözlerini, mavi gözlere kenetledi. Mavilerde yeterince yorulduğunun izleri vardı. Bu çok acı vermişti o sırada Sam'e.

"Tamam." dedi Bucky.

Sam cevabı duymamış gibi kollarını açıp direkt Bucky'ye sarıldı. Bucky de  dayanamayıp Sam'e sarıldı.

Lütfen Gitme... Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin