SON TANGO +18

Bölüm 13

Yan döndü. Hızla Nazarin'i kollarının arasına aldı. Tutkuyla sarıldı. İçine koymak ister gibiydi. Dudakları buluştu ama bu kez Nazarin de genç adam karşılık veriyordu. Nazarin korkudan genç adamın iyice göğsüne yaslanmıştı. Hiç ağlamazdı. En son on bir yaşında tüm ailesi öldüğünde ağlamıştı. Her nedense şimdi gözlerinden yaşlar boşalıyordu. Sarp dudaklarına gelen göz şaşını fark ettiğinde geri çekildi. Gözlerinde derin bir pişmanlık vardı. Sarp yavaşça genç kızın yüzündeki yaşları sildi. Alnını alnına dayadı.

-Özür dilerim canım. Aklımı kaçırmış olmam lazım.

Nazarin tepki vermeden duruyordu. Gözündeki yaşlar beklide yılların dökemediği yaşlardı.

-Asıl ben size kaba davrandığım için özür dilerim. Aslında böyle biri değilim.

Sarp'ın alnı hala alnındaydı. Gözleri kapalıydı. Bakmasa da anlamıştı.

-Sana daha nazik davranmam gerekti güzelim.

Sarp yüzünü iki eli arasına aldı.

-Seni bu kadar hırpalamak istemedim ama sende hırçın kedinin tekisin. Sürekli savaşıyorsun.

-Beni bırakın efendim.

Gözlerini kapatırken adamın dudaklarından belli belirsiz sözler duyuldu.

-Bu aşamadan sonra zor asker. Senden uzaklaşmam zor.

Dudaklarından küçük bir öpücük çaldı. Ve arabayı tekrar çalıştırdı.

-Bu gece konuğumsun Nazarin. Sakın itiraz etme. Evimde yalnız olmayacağız. Çalışanlarım var. Ayrıca bir kızım ve bir de annem var.

-Nasıl olur lütfen efendim bu hiç de uygun olmaz. Onlara ne derim.

-Bir şey söylemene gerek yok ki. Hem de Lara'yı merak etmiyor musun? Kocaman oldu. O seni hiç unutmuyor. Senin gibi olmak tüm isteği. Çok sevinecek."

-Ama iş?

-Yarın birlikte gideriz. Biraz rahatlar mısın? Sadece arkadaş olalım. Nasıl Fikret'le olduysan?

Ya tabiî ki Fikret'le arkadaşlıkları gibi. Ne demezsin dedi kendi kendine

-Bir şey mi dedin duyamadım canım.

-Yok efendim. Tabii iş dışında neden olmasın.

Dişlerini göstererek zoraki sırıttı.

-O halde az sonra evimi şereflendireceksin.

Nazarin havanın iyice karanlık olmasına sığındı. Zaten eve geldiklerinde korkmasına gerek kalmamıştı. Kapıyı bir adam açtı. Üzerinde hala iş kıyafeti vardı. Nazarin biraz mahcup biraz ürkek kapıyı açan adama çekingen bir gülümseme ile baktı. Sarp'ın eli omzunda duruyordu.

-İyi akşamlar.

Genç adam otoriter sesi ile.

-İyi akşamlar beyefendi.

Adam saygı ile selam verdi.

-Konuğuma benim odamın yanımdaki misafir odasını hazırla.

Şaşkınlıkla baktı. Binbaşı maaşı ile sağlanamayacak bir lükstü.

-Hadi odan hazır olana kadar oturma odasına geçelim.

İtiraz etmeden başını salladı.

-Annemler uyumuş olmalı. Üzgünüm onları göremeyeceksin.

-Şey efendim önemi yok.

Girdikleri oda cevizi yeşil ve çok açık krem tonlarında döşenmişti. Rahatlık ön plana alınmıştı. Geniş koltuklar iki kişi yan yana yatacak kadar enli ve güzel çizgiler taşıyordu. İlgi ile odaya bakarken