Mümkünat | Texting

17

Size dün instagramdan bölümü ne zaman atayım dedim siz bu sabah istediniz. Eğer bölüm ile alakalı bilgileri ve editler hesabımda bulabilirsiniz

İnstagram: kafamdaki.sarap

🌸

"lan yazıklar olsun biz senin yıllardır arkadaşınız bir kere götürmedin bizi şu dağ evine!" diyen Asaf'la tekrar güldüm. Okulun bahçesinde kamelya da oturuyorduk ve Ayaz hafta sonu dağ evi planını anlatıyordu. Asaf ise şuana kadar götürmemesi ile yakınıyordu.

" Asaf sen Asra'yı kıskanıyor olabilir misin aşkım? " diye soran Açelya'ya gülerek baktım.

Asaf komik ama sanırım sinirli çıkmasını istediği bir bakışla bana bakıyordu.

"Hah! Ben niye bu sarı yellozu kıskanayım? Onun sarı saçı mavi gözü olabilir ama Ayaz önce beni gördü!" diye çıkıştı.

"Lan Ayaz'a mı göz koydun? Açelya bu seni Ayaz'la aldatır ben sana söyleyeyim." diyen Mert'e hepimiz gülerken Açelya ve Ayaz sinirli sinirli Mert'e bakıyordu.

"Saçmalama Anasını satayım benim cemre kızım var!" Ayaz'ın sözleriyle şok olmuş bir şekilde yanımdaki bedenine döndüm. Mert'e, Beni aldatmadığını mı anlatmaya çalışıyordu?

"Asaf, Ayaz Asra'nın sevgilisi valla beni bırak o yolar seni." Açelya gülerek sevgilisine bakıyordu.

"Şuan sevgilim ve Asaf'ı konuşuyoruz farkında mısınız? Hayır benim Gökyüzlümün gözleri benden başkasını görmez o yüzden söyleyeyim dedim." sözlerimin ardından Ayaz elini çeneme getirip kendisine döndürdü. Derin bakışlarla bana bakıyordu. Çok, çok yoğun bakıyordu.

" Sen sevgilim mi dedin?" diye sordu. Gözüme öyle güzel geliyordu ki.

" Evet, sevgilim değil misin?" deyince yüzünde nadir gördüğüm gülümsemesi oluştu. Onu daha çok gülerken görmek istiyordum. O soğuktu. Bana öyle değildi hatta sevgisi benim içimi ısıtıyordu ama gülümsemesini bile çok nadir görüyordum.

Onun gülümsemesi ile bende güldüm.

" ohoo biz çıkalım bunlar yine bakışıyorlar." Mert'i konuşması ile Ayaz sinirle ona döndü.

"Mert, kardeşim sana bir bakarım görürsün o zaman." dedi.

Ona daha çok sokulup bir elimi beline bir elimi karnına sardım. Farkettiğim şeyle kaşlarım çatıldı. Başımı kaldırıp bana bakan gözlere döndüm. Çatık kaşlarımı görünce o da çattı.

"Ayaz Feza sen zayıflıyorsun baksana karnın hiç kalmamış!" dedim endişeyle.

O ise bana derin derin bakıp, "Sen hep bana Ayaz Feza desene." dedi tatlı tatlı. Şuan yumuşayamazdım. Zayıflıyordu ve bu belli oluyordu.

"Ya bir dur sen yemek yemiyorsun ben okulun yemeğini yiyemiyorum dedin diye bir şey demiyorum ama çok zayıfladın. Okulun başında böyle değildin." dedim. İçimde yine o büyük sıkıntı kol gezmeye başlamıştı.

"Bir şey olmaz güzelim, verdiğim gibi alırım." sözleri beni teselli etmek için kurulmuş saçma uydurmalardı.

"Asaf dışarıdan yemek söyler misin Ayaz için bende numara yok." dedim Asaf'a.

"Hayır Cemre'm yemeyeceğim canım istemiyor." sözlerinin ardından cebinden çıkardığı sigarasını parmaklarının arasına yerleştirdi. Ben tam ağzımı açıp bir şey diyecekken Uras konuştu.

"Ayaz sen iyi misin kardeşim tüm çabaları boşa çıkarıyorsun. İçme şunu."

Kaşlarımı çattım. Ne çabasından bahsediyorlardı. Yemek yemiyordu, aşırı derecede sigara tüketiyordu.