Mümkünat | Texting

25

İnstagramdan beni takip etmeyi unutmayın :)
İnsta:kafamdaki.sarap

"Ya hadi şurada da çek."

"Ya Başak, hayatım adım attığımız her yerde resmini çektim. Biraz da keyfini mi çıkarsak?"

"Sen beni çekmek istemiyor musun Deniz? Tamam ya çekme."

Hepimiz birlikte gezmeye çıkmıştık. Başak sürekli Deniz'den fotoğrafını çekmesini istiyordu. Sürekli çekti ama artık her adımda isteyince onu durdurmak istedi. Şuan da yeşillik olan bir yayla gibi bir yere çıkmıştık. Kendi halimizde yürüyorduk. Ayaz'la el ele dolaşmak çok keyif veriyordu.

Bir süre yürüdükten sonra eve geri dönmek için bir yola saptık. Orada biz yürümeye, Başak fotoğraf çektirmeye devam ederken karşımızda duran kızla sinirlerim gerilirken aynı zamanda kıskançlık damarımda kabarmıştı.

"Ayaz'um ne ararsun buralarda bizim ev arka yolda." deyip kahkaha attı. Bu kızı yolacaktım.

"Ayaz izin ver şu kızı azıcık yolayım."dedim ona dönerken. Bir iki küçük öksürürken sonra boğazını temizledi ve bana döndü.

" Bebeğim sen kavga etmezsin ki şimdi öyle diyorsun ama sen kimseye zarar vermezsin ki. "

Beni böyle tanıyor olması içimi bir hoş etse de karşımızdaki kız güldükçe sinirim bozuluyordu.

"doğru,"dedim oflayarak." kavga etmem."

" Huriye'ciğim hadi çekilde evimize gidelim. " diyen Asaf'a döndüm. Açelya  Huriye'ciğim demesine sinir olmuş şekilde bakıyordu.

" Aa Ayaz'um arkadaşın bana göz koymuş baksana Huriye'ciğim diyor. " dedi Ayaz'a birkaç adım atarken.

"Dur nereye geliyorsun." diye çıkışınca olduğu yerde durup bana küçümsercesine baktı.

"Asaf ne diyor bu kız ya ne göz koyması?" Açelya'nın sesiyle tekrar ona döndüm.

"Güzelim ne bileyim kendi kendine gelin güvey oluyor." Dedi Asaf. O da şaşırmıştı Huriye 'nin verdiği tepkiye.

Sonra yine Huriye'nin sesiyle o tarafa baktım.

"Ya Ayaz'um hala göndermedin mi bu çırpı bacaklıyı?"

Sinirli bir soluk aldım. "Bak ben çırpı bacaklı değilim ayrıca sevgilisi olan birine böyle konuşacak kadar gurursuzlaştın mı? Biz seviyoruz birbirimizi." dedim.

Huriye hiçbir şey söylemeyip gitti. Bende derin bir nefes alıp yürümeye başladım. "Hadi," dedim Ayaz'ın elini çekiştirirken. "gidelim." O ise tatlı tatlı gülümseyerek beni izliyordu. Onu kıskanıyor olmam hoşuna gidiyordu.

Tekrar evin yolunu tutmamızla bir süre sonra eve gelmiştik. Saat daha erken olduğu için yemek yemeyi sonraya erteledik. Fakat zaman geçmesi için kızlarla yemekleri şimdi yapmaya karar verdik.

Mutfağa girdikten sonra pek bir şey beceremeyen ben salata yapmaya başladım.

Açelya çok güzel yemek yaptığı için yemeklerin çoğunu yapmak istedi. Kremalı tavuk sote, çorba, salata ve pilav yapılacaktı. Pilav'ı Başak yaparken salatayı ben diğerlerini de Açi yapacaktı.

Defne ise uzmanlık alanı olan tatlı yapacaktı. Çok güzel tatlı yaptığını iddia ediyordu. Zaten annesinin pastanesi olduğu için doğal karşılamıştım.

Erkekler ise içeride bir şey konuşuyorlardı. Çok kısık konuştukları için bir şey duyulmuyordu. Bizde yemeklere odaklandığımız için pek ilgilenmiyorduk.