Birden Lord Zalgo önümde belirdi.
Zalgo: Adam!
Adam: *hemen eğilir* Lordum.
Zalgo: *yakasını tutup kaldırır* Lordum haaa...*savurur* her şeyi öğrendim demek onlara geçecektin ha?
Adam: a-asla Lordum....
Zalgo: Buna izin vermem!
Birden gözlerime odaklanmaya başladı. Ve birden tam beynimin içinde bir acı. Çığlık attım. Beni yere fırlattı. Acı hala tarifi imkansız bir şekilde devam ediyordu. Sanki kafamın içindeydi. Ve beni ordan öldürüyordu.
Adam: AAAAHHHHH!!!!!
Zalgo: Beynine girmemi engelleyebildin mi?!
Adam: AHHHHHH!!!! AAAAAAAAAAAAGGGGHHHHH!!!!
Zalgo: Buna bir son ver. Beyinine girmeme izin ver!
Adam: AAASLAAAAAA!!!!!
Nasıl yaptığımı bilmiyordum tek bildiğim onun istediğini asla yapmıyacağımdı. Ama artık dayanamıyordum. Çok ama çok acıyordu. Nerdeyse kafamı baltalamak istiyordum.
Zalgo: Emin misin? *gözlerini onun üstüne odaklar*
Adam: AHHHH TAMAM TAMAM KES ARTIK!!!!!
Zalgo: Sonunda. Artık benim kontrolümdesin...
Adam: E-e-vet....lanet olsun!
Zalgo kıkırdadı ve beni hücreme kadar götürdü. Hücremin kapısını kapattı. Hücrenin dışından bana baktı.
Ve birden o anda yanına bir kız yaklaştı. Kız...anlatılmaz bir şeydi bu.Kız: Lord Zalgo. İstediğiniz belgeleri getirdim.
Zalgo: Teşekkürler .
Onun konuştuğu an zaman durdu. Dünya benim için durmuştu. Resmen o anda yaşamak istedim. Siyah gözleri beni gördüğünde kızardığımı hissettim. Sadece bakmıştı ama hayallerimde onunla evlenmiş çocuk bile yapmıştım. Yanlış anlamayın sapık değilim. Ama o anda onunla olmak istedim. Ve duvarın arkasında kayboldu. Aklımdan çıkmıyordu. Yaklaşık 10 s yere bakıp onu düşündükten sonra Zalgo nun bana baktığını hatırladım. Ona baktığımda bana sırıtarak bakıyordu.