Adam: ZALGOOO!!!
Zalgo önüme gelmişti birden! Bunu nasıl yapmıştı! Nys burdaydı ve bana yakından bakıyordu...
Zalgo: Beni çağırdın sanırım...
Adam: E-evet... *ağladığımı saklamaya çalışır* sana katılacağım....
Zalgo: *sırıtır* sonunda doğru kararı verdiğine sevindim...
Beni kendine çekip sarıldı ve birden kendimi çok farklı bir yerde buldum. Zalgo beni bırakıp hemen yandaki basamakları çıktı ve kral koltuğu gibi bi tahta oturdu ve bağırdı
Zalgo: Ben Lord Zalgo! Bir şeytanım ve sende benim bir hizmetçimsin! Ama çok özelsin...
Ben daha anlayamadan kaslı adamlar beni bir hücreye sürükledi ve bana bir tasma taktılar. Üstünde bem bir köpekmişim gibi *Zalgo* yazıyordu. Lanet olsun burda neler dönüyordu!
Yere çöktüm ve neden olmasınki dedim. Sanki hayatımın önceden bir anlamı vardı. Ama şeytanın hizmetçisi olmak...bu biraz aşırıydı ve iyi değildi. Birden hücremin içine birisi girdi hemde kapıyı açmadan!
Adam: Sen...Nasıl...
Claytn: Ben Claytn ve bu bir ışınlanmaydı.
Adam: A-a-ama nasıl?!
Claytn: Burada doğa üstü şeylerden bahsediyoruz sivri zeka! Şimdi anlatacaklarımı dinle!
Bana burada olan biten herşeyi anlattı. Hizmetleri, öldürmeyi, ve düşmanlarımızı... Bundan sonra burdan ışınlandı. Hücrede 1 saatten sonra bir gardiyan beni bir tür salona sürükledi. Orda beni Zalgo bekliyordu.
Hemen önünde eğildim ve...
Adam: Lord Zalgo!
