1 ay olmuştu. 1 aydır Ediz yüzüme bakmıyordu. Damlayla olan ilişkim de harika gidiyordu. Her anlamda bana destek olup Ediz'i unutturmaya çalışıyordu. Zaten ben de kabullenmiştim. Artık öyle bir arkadaşım yoktu. Arada göz göze gelince gözlerini hemen kaçırıyordu benden. Sürekli depresif ruh halinde olup ilişkimi de bozamazdım. Ama bir şekilde onunla konuşmalıydım. Damla da beni cesaretlendiriyordu. Kafamda yaptığım konuşmaları ardı ardına tekrarladım ve her ne kadar durumu kabullensem de onunla bir kez konuşmayı deneyecektim. Stresle zile bastım. Ediz kapıyı açtı.
'Ne var?'
'Konuşabilir miyiz?'
'Konuşacak bir şey yok.'
Diyip kapıyı yüzüme kapattı. Sonra sinirlenip kapıya tekme attım.
'ÖZÜR DİLERİM LANET OLSUN YA NE ZAMAN AFFEDECEKSİN BENİ!'
Diye bağırdım. Ediz kapıyı açtı ve yüzüme 2 saniye baktı.
'Damladan ayrılırsan affederim, dostuna attığın kazığı ancak böyle görmezden gelirim.'
Kapıyı yüzüme kapatınca şaşkınlıkla donakaldım. Ne demek Damla ile ayrıl ya? Ben ondan ayrılamazdım ki? Kesinlikle olmazdı. Edizi geri kazanmayı çok istiyordum ama Damla'dan ayrılamazdım.
Eve girince düşüncelerim beynimi kemirirken çalan zili açmak için ayaklandım ve Damla gelmişti. Bana sarılıp içeriye girdi.'Edizle konuşacaktın ne oldu?'
'Konuştum.'
'Ne dedi?'
'Bir şart koştu, eğer bir şey yaparsam barışırmış.'
Damla gülümsedi. ' e ne güzel işte aşkım, yap dediğini barışın.'
'O kadar kolay değil ki. Diyip Damla'nın yüzünü okşadım.
Sonra ona döndüm. 'Senden ayrılmamı istiyor.'Damla şaşkınca ağzını araladı.
'Ciddi misin, yani saçma.'
'Bence de ama asla ayrılmam senden, durumu kabullenirim en iyisi, ben senden ayrılırsam daha kötü olurum. Ediz için bunu yapacak kadar cesaretli değilim.'
Sonra Damlayı kendime çektim. 'Biz ayrılmayız güzelim.'
Damla beni öpüp geri çekildi. 'Biliyorum, hiç şüphem yok, keşke onu geri kazanmanın başka bir yolu olsaydı üzgünüm sevgilim.'