Serbest Düşüş

5- Kandırıldım ve duygularımla oynandı.

⋆Tell me what you tryna hide

And what you runnin' from inside

'Cause I got a surprise.⋆

"Yani... Üçümüzü birden mi idare ettin Melia?" dedi yanımda oturan, gözleri kocaman açılmış Lorenzo.

Rush bana tek kaşını kaldırarak baktı. "Bunu daha önce deneyen kızlar olmuştu ama başarabilen hiç olmamıştı."

Lorenzo'yla beraber takdir edercesine başlarını sallayıp ellerini uzattılar. Şaşkınlıkla ben de sol elimle Lorenzo'nun, sağ ile de Rush'ın elini sıktım.

Ellerimi geri çekerken başımı iki yana sallayarak kendime geldim.

"Üçünüzü birden idare falan etmedim!"

Menüyle kendimi yelpazelerken yan masada oturan Lori bir yandan tırnaklarını törpülüyor, bir yandan da geri zekâlılarla dolu bir havuza düştüğüne dair bir şeyler mırıldanıyordu.

Aslında enerji sarf etmesine gerek yoktu. Hiçbir şey yapmazken bile hepimizden tiksinmiş görünüyordu.

"Bakın," dedim derin bir nefes alarak. "Sadece üçünüzle biraz konuşmam gerekiyordu. Çok acilen hem de. Ayrıca hiçbirinize yalan söylemedim..."

Aaron'un buz gibi bakan ifadesiz yüzünde kaşları havalandı.

"Tamam," diye mırıldandım. "Birinize yalan söylemiş olabilirim. Ama size..." Yanımdaki Lorenzo'yu ve karşımdaki Rush'ı işaret ettim. "Size bir teklifte bile bulunmadım! Buraya kendi kendinize geldiniz."

Haklı olduğuma inanmaya çalışarak omuz silktim.

Rush'ın yeşil gözleri protesto eder gibi büyüdü. "Bana direkt okulun yanındaki kafede olacağını söyledin!"

Lorenzo sırtından bıçaklanmış gibi görünüyordu. "Seni de mi böyle ağına düşürdü dostum?"

Burun kemerimi ovarak sakin kalmaya çalıştım. On dakikadır asıl konuya gelemiyorduk.

Lori oturduğu yerde bacağını sabırsızca sallıyordu. "Şu konuşmayı bir an önce yapsan iyi olacak. Suratlarını gördükçe sinirim bozuluyor. Şu törpüyü birinin gözüne saplamam an meselesi."

"Her neyse," dedim sabırsızca. "Artık asıl meseleye geliyorum. Hiç birinize o amaçla yaklaşmadım, sadece-"

Lorenzo kollarını göğsünde kavuşturup arkasına yaslandı. "Ben yine de manevi tazminat talep ediyorum. Kandırıldım ve duygularımla oynandı."

Rush başparmağını kaldırarak onayladı. "Tazminat iki olsun."

Gözlerimi kısarak ona dik dik baktım. "Önce biyoloji ve kimya ayrımını yapmayı öğrenmelisin, çakma Channing Tatum." Havada tırnak işareti yapıp onun derinden gelen, kızları etkileme sesini taklit ettim. "Bence çekimin kimyasından da söz etmeliyiz."

Rush hassas yerine bir darbe yemiş gibi baktı. Lorenzo kahkaha atarak alkışladı.

"Vay canına dostum. Yıllarca bir bilim insanıyla kankaymışım ve fark edememişim."

Soluma dönüp Lorenzo'ya kaşlarımı kaldırdım.

"Sen zaten hiç konuşma, preciosa." Onun ağdalı Meksika aksanını taklit ettim. "Ama tanışmak için daha güzel bir zaman olamaz, correcto?"

Bu sefer pis pis gülen Rush oldu.

"Çakma İspanyol yeteneklerini kızlar üzerinde kullanmaya utanmıyor musun Lorenzo?"