10- Devamını duymak istemiyorum!

960 90 11
                                    

Selamlar beybiler!

Lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin, siz yazma motivasyonumsunuz <3 Bazen birilerinin profiline girip okuma listelerinde hikâyelerimi görünce nasıl seviniyorum anlatamam :)

İyi okumalar!

Come here rude boy, boy.

Ertesi gün öğle arasında kitaplarımı dolabıma yerleştiriyordum.

"Felaket tellalı yaklaşıyor," dedi solumdaki dolaba yaslanmış Lori.

Aaron yanımdan geçerken, "Beş dakikaya toplantı. Spor salonu girişi," dedi ve duraksamadan yürüyerek koridorun ucunda gözden kayboldu.

Lori'yle aynı anda, "Açım ama ben," diye sızlandık.

Beş dakika sonra Lori'yle spor salonu kapısına vardığımızda ortalıkla üçlüden başka kimse yoktu. Bizim dışımızda herkes ya yemekhanede öğle yemeğini yiyor ya da sıraya kaynak yapmaya çalışıyor olmalıydı.

Lorenzo ve Rush beyaz, Aaron'sa siyah birer tişört ve siyah kot pantolonlar giyiyorlardı. Lori benim dolabımdan ona hafifçe bol gelen mor bir tişört ve dar pantolon giymişti, ben de onun sarı tişörtlü versiyonuydum.

Kızgın bir tavırla kollarımı iki yana açtım. "Umarım iş acildir. Şu an midemde Afrikalı bir kabile dans ediyor."

Lorenzo hevesle başını salladı. "Benim midemde iki  kabile dans ediyor."

Rush duvara yaslanıp ağzının kenarını büktü. "Bence mesajla da halledebilirdik."

Lori ona pis pis baktı. "Halletseydiniz o zaman. Yarım akıllı."

Dünkü Fransızca dersinden sonra dördünü de bir süre görmek istemiyordum. İki saate yakın bir süre boyunca hocayı ve beni yalnız bırakmamışlar, dördü beraber Fransızca kelimeleri telaffuz edemememle dalga geçmişlerdi. Üstümdeki baskı çok büyüktü ve Fransızca bana göre bir dil değildi.

"Cinayeti aydınlatma konusunda birkaç adamımız çalışacak," dedi Aaron ciddiyetle. "Hepsine güvenimiz tam. Babalarımıza değil bize çalışıyorlar. Araştırmaya başlamaları için onlara birkaç ipucu vermemiz gerekiyor. Kimin cinayetini araştırdıklarını bile bilmeden başarıya ulaşmaları mümkün görünmüyor."

Sesindeki alaycı tonu hemen yakaladım ama görmezden geldim. Lori ona dil çıkardı.

Dudaklarımı büzdüm. "Partide ölen başka kız yoktu sonuçta..." Duraksayıp çocuklara korkuyla baktım. "Yoktu, değil mi?"

Rush gözlerini devirdi. "Biz orada bile değildik Melia."

"Bize ölen kızın adını vermen gerekiyor," dedi Aaron gözlerimin içine bakarak. Benden bir kafa kadar uzun olduğu için bunu yaparken başını hafifçe eğmesi gerekiyordu.

"Sakın," dedi Lori.

Dudaklarımı birbirine bastırarak başımı iki yana salladım. Çocukların kaşları havalandı. Bana şüpheyle baktılar.

İç geçirdim. "Bakın, sizin de benden gizlediğiniz şeyler olduğunu biliyorum-"

"Ne?" diye bağıran Lorenzo elini göğsüne bastırdı. "Hiç de bile. Biz tamamen şeffaf davranan, dürüst, ahlaklı ve..."

Rush ve Aaron'ın bakışları altında sesi sönüp gitti.

Omuz silkti. "Tamam. Herkes bir şeyler saklar. Ne var yani? Ben de çocukken bir keresinde komşunun köpeğine kremalı pasta vermiştim ve zavallı hayvan ishal olup-"

Serbest DüşüşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin