ARCA (ASKIDA)

15. Bölüm

Medya : Acar ve Arca

Poyraz Kıraç

              Uyandığımda Arca göğsümde uyuyordu hala. Onu uyandırmamaya dikkat ederek yataktan kalktım ve banyoya girip işlerimi hallettim ve çıktım. Siyah gömleğimi ve siyah pantolonumu giyinmiştim. Saçlarımı düzeltirken Arca uyanıyordu. İlk önce şaşkınca etrafa baktı. Sonra bana dönünce kaşlarını çattı ve "Saat kaç dağ ayısı bey?"dedi." Saat 8. Birazdan herkes eve gelir. Bende şimdi çıkıyorum. Bara gidicem. Evde tek kalabilirmisin? "dedim."Kalırım kalırım. Git sen." dedi ve tekrar yatağa uzandı. "Ben biraz daha uyiyim. Hadi bay." dedi ve gözlerini kapattı. Bende ceketimi alıp odadan çıkmadan önce Arcanın üstünü örttüm ve odadan çıkıp aşağıya indim. Tam o sırada Kuzey ve Doğu geldiler. Çok yorgun görünüyorlardı. "Hoşgeldiniz. Ben bara gidiyorum. Sizde dinlenin. Sonra görüşürüz." dedim ve evden çıktım. İçimde anlamlandıramadığım bir mutluluk vardı. Arabama bindim ve bara doğru yola çıktım.

Arca Kıraç

            Poyraz gittikten sonra yataktan kalktım ve aşağıya indim. İkizler vardı. Kuzey" Yenimi uyandın? "dedi. Ona ters ters bakıp" Sanane lan. "dedim ve tekli koltuğa oturdum. Tam o sırada Acarın sesi geldi. Salona girdi ve" Arcam. "dedi. Ben kalkmadan yanıma geldi ve iki elimden tutup kaldırdı. Kendisi oturup benide kucağına çekti." Özledim seni kız "dedi ve sıkıca sarıldı. Bende kollarımı beline sardım ve göğsüne sokuldum." Bende özledim ikiz. "dedim. Tam o sırada telefonum çalınca koltuğun kenarından aldım ve arayana baktım. Yabancı numaraydı." O kim? "dedi Acar." Bilmem. Yabancı numara. "dedim elimden aldı ve hoparlöre verdi." Alo. "dedim. Bir süre ses gelmedi." Arca hanım merhaba. Ben Hayat çocuk yurdundan arıyorum. Ben yeni müdürüm. Ve dünden beri Mert sizinle konuşmak istiyor. Müsaitseniz Mertle konuşurmusunuz? "dedi. Çok mutlu olmuştum. Mert yardım yaptığım yurtlardan birinde kalıyprdu ve beni ölen ablası yerine koymuştu." Tabii. Müsaitim. Konuşabiliriz. "dedim. Çok geçmeden Mertin üzgün sesi doldurdu odayı." Abla. Ben sana tüstüm. Şen beni unutdun. "dedi. Yaa. Kıyamam bebeğime. Daha dört yaşındaydı Mert. Annesi doğumda ölünce yurda verilmişti. Bende her yurda gittiğimde onunla vakit geçirirdim." Ablacım olurmu öyle şey. Nasıl unuturum ben seni. Sadece bazı sebeplerden dolayı biraz yoğundum. Sana söz yarın sabahtan akşama kadar birlikte zaman geçiricez. Seni çok seviyorum bebeğim." dedim. "Olleeyyyy. Teşekküller abla. Bende şeni şeviyoyum. Ben didip giyceklerimi hazırlicam hadi bay bay." dedi ve telefonu kapattı. Acarın kucağından kalktım ve  elini tutup kaldırdım. "Acar çabuk gel benimle." dedim. Acar "Nereye güzelim?" dedi. "Mutfağa ikizim. Mert benim kurabiyelerime bayılır. Onun için kurabiye yapıcam." dedim. Güldü ve peşimden geldi. İkimizde önlükleri giymiştik.

            Biz en son kurabiye yapıyorduk dimi. Yalan o. Şu an üçüncü dünya savaşı var. İkiz ortaklığı bozulduğu için un savaşı çıkmıştı mutfakta. Biz birbirimize un atarken bir baktım yanlışlıkla mutfağa giren babama un atmışım. Ben kızmasını beklerken oda bana un atmıştı. Böylelikle babm ben ve Acar un savaşı yapıyorduk şuan. Kuzey içeri girince Acar onada un attı. Doğu bunu görünce "İkizime kimse bişey yapamaz." deyip Acara yumurta attı. Bende "Benim ikizime kimse yumurta atamaz." dedim ve Doğuya yumurta attım. Kuzeyde "Kardeşimden uzak dur diyip" Kafama yumurta attı. Tam o sırada annem mutfağa girdi ve babam yanlışlıkla onada un attı. Ama annem çok sinirli görünüyordu. Çünkü mutfak resmen savaş alanına döndü. Annem "Buranın hali ne? Batı sana inanamıyorum. Kızacağına onlara katılmışsın. Hepiniz gidip ilk önce kendinizi temizliyorsunuz. Sonrada gelip mutfağı temizliyorsunuz. " desi ve merdivenlere yöneldi. Babamda peşinden gitti. Acara döndüm ve "Hep senin suçun." deyip mutfaktan çıktım. Asabsöre bindim ve dördüncü katın tuşuna bastım. Ama üçüncü katta durmuştu. Can binmişti. Beni görünce kahkaha attı. "Bu halin ne be?" dedi. Kaşlarımı çatıp "Sanane lan." dedim ve asansörden indim. Odama girip direk banyoya girdim ve sıcak bir duş aldım sonra dolabımın önüne geçtim üstüme şort ve askılı giyinip saçlarımı taradım ve aşağıya indim. Kurutmayı sevmem çünkü. Mutfağa girdiğimde diğerleri temizliğe başlamışlardı. Bende kendime bez alıp dolapları sildim. Temizlik bitince salona geçtik. Çok uykum vardı. "İzninizle ben odamdayım. İyi geceler." dedim ve odama çıkıp yatağıma geçtim. Tam uykuya dalıyordumki kapımın açılmasıyla o tarafa döndüm. Kuzey gelmişti. "Gelebilirmiyim?" dedi. "Gel." dedim. Gelip yatağıma oturdu. Bende oturur pozisyona geçtim. "Yine nasıl bir şey kurdun acaba kafanda." dedim. Bunu dememle başını önüne eğdi. "Arca ben. Ben şey." dedi. "Ne diceksin Kuzey çabuk söyle uykum var benim." dedim. "Şey. Yarın eğer işin yoksa cafede filan biraz oturalımmı? Yani istersen." dedi. "Yarın Mertin yanına gidicem. Ondan sonra ben seni ararım buluşuruz olurmu?" dedim bende. Gözlerinin içi parlamıştı. "T-tamam o zaman. Yarın görüşürüz. Sana iyi geceler. Üstğnüde güzel ört." dedi ve odadan çıktı. Değişik yav. Neyse. Uyuyam.

Bölüm nasıldı?

Merte ne diyorsunuz?

Şuan arabada yazıyom.

Hadi diper bölümde görüşürüz.