Hayatımızı en az 3 kere yanlış kişi girince kısmetimiz bloke oluyor

6.2K 495 83
                                    

Şerefsizsin, çünkü yaparsın! Kitabı sizleri bekliyor! Profilimde okuyabilirsiniz

Aşık olduğun her şeyimden nefret ettim.
-SANCAK

Antalya artık fabrika ayarlarına geri dönebilir misin?
Sibirya gibi davranmayı kesebilir misin?
Sen Antalyasın, bu kadar soğuk olamazsın. Haddini bil!
Evin klima kullanılmayan taraflarını buz dolabı olarak kullanıyoruz. Durum o kadar vahim. Matruşka bebek gibiyim, içimi açtıkça ceket, kazak, hırka çıkıyor.
Yatağım, Sibirya'dan özel buz kaplama olarak gelmiş gibi. Allah dışarıda yaşayan vatadandaşlarımıza yardımcı olsun.

Çok soğuk, çok...

Geçen gün havanın bu boktanlığı yüzünden harap olmuş ve buz tutmaktan büklüm büklüm olmuş bıyıklarımı aldırmaya gittim. Kadın ağdayı hafifçe ve oldukça uyuz bir şekilde yapıştırdıktan sonra az önceki hareketinin tam tersi olarak ışık hızında cuaarttt diye geri çekmese iyi bir kuaför aslında.

"Ananınını..." Burada ses genzime doğru kaçıyor ve yok olmaya çalışıyordu. Başarabiliyor muydu? Pek değil.

Sesim fark eden kuaför özenle aldırılmış olan tek kaşını havaya kaldıryor ve can alıcı soruyu sordu: "Ne dedin canım?"
"Bıyıklarımı aldırınca üç kilo verdiğimi hissettim." dedim, gülümsemeye çalışarak. Resmen dudağımın üstünde minik bir "Amazon Ormanı" oluşmuş. Bir anda yavaş yavaş ekip, büyütüp, ağaç olmasına kadar uğraşan bıyıklarım gidince biraz şaşırmış olabilirim. Oysaki onlar benim çocuğum gibi olmuştu. İlk iki yüz tanesine isim bile koymuştum. Yazıklar olsun. Biraz yavaş, alıştıra alıştıra yapar insan! Biranda o kadar kıl gidince vücudum adeta rahatladı. Otomatik olarak 55 kilodan 52 kiloya düştüğümü hesapladım. Yemin ediyorum o kadar belirgin olmuştuki en son sınıf arkadaşım yanıma yaklaştı ve dediki: "Jilet MAX3'ü tavsiye ederim. Güzel alıyor."

Kadın, gülümseyek suratıma baktı: "Hahah, ilahi Morruj!" Allah'ım ne kadar komikanzeyim ya. Hunharca yayıldığım koltukta yavaş hareketlerle ayağa kalktım. Tuğba abla birkaç saniye suratıma ardından bacaklarıma baktıktan sonra mırıldandı:

"Sen biraz kilo mu aldın ?" Ne? Ben? Biraz? Kilo? Almak? Ben? Kilo? Ben ve kilo? Kilo ve ben? Almak ben kilo?

"Ne dedin canım?" HODRİ MEYDAN!

"Çok yakışmış," dedi. Yakında dünyanın dörtte üçünü kaplayacağım ne demek çok yakışmış, ne demek?! Birkaç bin tane insan yerini kapladığım için hakkımda fazladan vergi kesecekler. Gelmiş çok yakışmış diyor. Hı, canım.

"Tuğba abla beni biliyorsun ben kolay kolay bir şeye hayır diyemem, kilo tatlı tatlı "geleyim mi?" diyor, ee bende kıramıyorum. "Evet, gel" diyorum." Tam sözümü bitirdiğim anda annem usulca yanıma gelip, elini omzuma koydu: "Pazara gidelim mi?"
"HAYIRRR!!!"

Cuma, hava guz gibi

Şuanki ruh durumum: "Rus Ruleti oynayalım mı? Kafa dağıtırız, azıcık."

"Ya... Gidip konuşayım mı?"

"Hayır, saçmalama! Daha doğru mu, değil mi emin bile değiliz. Emin olalım ondan sonra beraber gidip konuşuruz."

"Tamam, kanka." (GİDİP KONUŞTU, İKİ GÜN DİSİPLİN CEZASI YEDİ) Düzenli olarak, arkadaşlarımın: "Uzak dur, yapma, gitme, etme, konuşma, söyleme, saçmalama, asla!" dediği uyarlarıları dikkate almıyorum. İlla hayatım boyunca hissedeceğim kazığı yiyeceğim, bir ay kafayı yiyeceğim ondan sonra aklım başıma gelecek.

Geri zekalı mıyım neyim? Beyin hücrelerim bugta mı kaldı? Göç mü etti? Kendisini uçak moduna mı aldı? "Nasıl olsa kullanmıyor." diyerek intihar mı ettiler? Hiçbir fikrim yok. "En fazla ölürüm ulen!"mantığı ile hareket ediyorum. Çok etkili, çok müthiş. Göte gelmek isteyenlere itina ile tavsiye edilir.

Yav, he he (He, sen çok biliyon'un devamı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin