Blood&Vampire

•12•

Siz ve yorumlarınız o kadar güzel ve tatlı ki sizi ısırasım geliyor. Sizi çok seviyorum bebeklerim beniim💘

•••

"Senin burada ne işin var?"

Seungmin korkuyla karışık kurmuştu cümlesini. Sonra aklına vampir olduğu geldi. Sonra da onun koruma kalkanı olduğu geldi. Yani ne yapsa işe yaramayacaktı.

"Vampir olmak sana yakışmış. Çok güzel görünüyorsun güzelim."

"Uzatma Yugyeom."

"Onları hala kontrol edebilirim. Birinin canını yakabilirim. Eğer benimle gelirsen onları da rahat bırakacağım."

Seungmin sinirle soludu. Şüphelerinde haklıydı.

"Senin bana hissettiğin duygu aşk değil, takıntı. Sen takıntılı manyaksın."

"Hayır, yanılıyorsun. Seni kimsenin sevmediği kadar seviyorum Seungmin."

Seungmin kafasını iki yana sallayıp düşünmeye başladı. Eğer onunla gitmezse birilerine zarar vereceğini biliyordu. Kimsenin onun yüzünden zarar görmesini istemiyordu. Kafasını kaldırıp karşısında ki bedene baktı. Kafasını aşağı yukarı sallayarak onayladı. Yugyeom elini uzatıp, onun elini vermesini bekledi. Seungmin tereddüt etse de elini tuttu.

-

Herkes saatlerdir Seungmin'i arıyordu. Chan hızlı adımlarla her yerde koşarken, Changbin etrafa göz gezdiriyordu. Onun diğer bir gücü de buydu. Görme yetkisi çok iyiydi. Uzağı görebiliyordu. Fakat Seungmin'den hiç bir iz yoktu.

O yüzden herkes eve geri çekilmişti. Bir haber gelme umuduyla.

Minho Chan'ı zorla eve sokmuştu. Chan Seungmin'i aramakta kararlıydı.

Felix arkadaşını düşünürken yanına birinin geldiğini hissetti. Changbin ona bakarak konuştu.

"Kötü görünüyorsun."

"Kötüyüm."

"Seungmin'in bu şekilde kaybolması normal değil. Onu bulacağız."

Felix gülümsedi ama endişesi geçmiyordu. Arkadaşıyla doğru dügzün zaman bile geçirememişti.

"Felix?"

"Efendim."

"Sen yanımdayken tuhaf hissediyorum. Bunun ne olduğunu bilmiyorum ama hoşuma gidiyor. Yüzünü sürekli izlemek istiyorum, seni yanımda istiyorum, sürekli temas halinde olmak istiyorum. Bunun ne olduğundan emin değilim ama sanırım senden hoşlanıyorum."

Felix bunu aklından birçok kez okumuştu fakat duygularını dışarı vurmasını beklemiyordu. Şaşırak ona baktığında Changbin onu kendine çevirip dudaklarını onun kırmızı dudaklarına uzattı. Felix hala tepki verememişti ama öpmesini istiyordu.

Changbin yavaşça yaklaşırken Felix ani istekle ensesinden tutup hızla kendine çekti. İkisi de anında sertçe öpmeye başladı. Changbin ellerini Felix'in beline koyup daha çok yaklaştırdı kendine. Öpüşme bittiğinde ikisi de nefes nefese geri çekildi.