Galaxy Vminkook

Vitayı saraya getir

Gün içinde elimden geldiğince bölüm atmaya çalışacağım. Siz de desteğinizi eksik etmeyin lütfen.

Her daim kar altında kalan Kuzey Kurt krallığının bugün misafiri gelecekti. Kalıcı misafir.

Taehyung odalarında oturmuş, aldığı kararı düşünüyordu. En başına dönüp, beyninde tartıyordu. Her defasında vardığı sonuç aynıydı.

"Sen haklısın Taehyung."

"Sen yanılmazsın."

" Bu gerekli. "

"O en iyisi. "

"Park Jimin bebeğimizin babası için en iyisi."

Deli gibi korkuyordu. Bebekleri ya onu kabullenmezse?! Sonuçta biyolojik babaları Deltası ve vita olacaktı. Tabii ki, vitanı bebeğinden ayırmayacaktı. Buna gönlü el vermezdi. Hiç değilse, bu duygunu bilen birisi olarak bir çocuğu kendi anne veya babasından ayrılmasının kötü olduğunu biliyordu.

Taehyung her şeyi son anına dek düşünüyordu.

Deltasının kabullenmesini bile geçmişti. Çünkü kabul edecekti. Başka yolu yoktu.

Yatağa geçip eşinin yastığına sarıldı. Gelen kokuyla gözlerini kapadı. Çok özlemişti. Bir an önce gelsin istiyordu. Kolları arasına alsın, saçlarını koklasın istiyordu. İhtiyacı vardı. 2 hafta boyunca yalnız bir şekilde krallığı idare etmek zordu.

Üstelik, krallığın loca olarak adlandırıldığı, üst seviye kahinlerin oluşturduğu kurum varis konusunda baskı yapıyordular. Ve tüm bunları eşi yokken sırtlanmak zordu. Duygusal olarak zordu.

"Kralım! Girebilir miyim?" hizmetli betanın sesini duymasıyla yatakta oturur pozisyona geldi.

"Gir" dedi . Kapı açıldığında beta kralı karşısında saygıyla eğildi.

"Kralım, oda hazır. Ve Kral Jeon hazretleri 5 dakika içinde saraya giriş yapacaklar. Bizde yeni haber aldık."

Taehyung eşinin geldiğini duymasıyla yataktan fırladı. Hizmetliyi odada bırakarak koşmaya başladı. Zaten merdivenleri inene kadar 5 dakika çoktan dolacaktı. Hizmetlileri, askerleri umursamadan koşuyordu. 2 haftadır hasret kaldığı yüzü görmek için sabırsızlanıyordu.

Büyük kapının önüne gelip derin nefes almaya başladı. Nefes nefese kalmıştı. Kalbi ağzında atıyordu. Bir an önce görmeliydi Deltasını.

Gördüğü at arabasıyla gözleri doldu.

Atlar durduğunda iki hizmetli hemen kapıyı açtılar. Savaş kıyafeti içinde olan bedeni görmesiyle ağzından hıçkırık kaçtı. Jungkook gördüğü bedenle kocaman gülümsedi.

Taehyung daha fazla dayanamayıp eşinin kolları arasına girdi. Delta özlediği bedeni sıkı sıkı sarmalayarak kokusunu içine çekti.

Başını eşinin boynuna gömerek ağlamaya başlamıştı çoktan. Duyduğu özlem içini yakıp kavuruyordu.

"Papatyam, seni çok özledim."

Kolları arasında ağlayan bedeni uzaklaştırarak yüzünü avuçları arasına aldı. Bir saniye beklemeden hasret kaldığı dudakları emmeye başladı. Taehyung'un elleri hemen eşinin ensesindeki saçlara çıktı. O kadar özlem duyuyordu ki, öpüşürken bile gözyaşlarını durduramıyordu.

"Seni çok özledim." dedi karşılık olarak.

"Korkamaman gerektiğini söylemiştim. Sağ salim gelecektim. Bana bir şey olmaz."

"Tabii ki de gelecektin. Sana bir şey olsaydı, seni diriltip sonra kendim öldürürdüm."

"Immm, kralı öldürmeyi düşünenlerin cezası neydi bebeğim?!"