Galaxy Vminkook

Kara büyü

Alfa ve Delta merakla Seokjin'in ağzından çıkacak cümleleri bekliyordu. Seokjin Deltanı kontrol etmiş, şimdiyse sonuçları doğru nitelendirmek için düşünüyordu.

Sonunda sorunu anlamış, sandalyesinden kalkarak oturan ikilinin önünde durmuş, kalçasını masaya yaslayarak konuşmaya başladı.

"Sağlığında hiçbir sorun yok Jungkook.
Sinirlerini kontrol etmediğini düşünerek niroloji kontroller bile yaptım. Ama hiçbir hastalığın yok. Tek bir sonuça vardım"

İkisininde kaşı çatılırken, Seokjin vardığı sonuçu kendisine kanıtlamak istercesine başını olumlu anlamda salladı.

"Kara büyü. Jungkook sana büyü yapılmış"

Alfa hızla ayağa kalkarak histerik bir gülüş atmış, "Bu çok saçma. Kim? Neden yapsın?" demişti sinirle.

Jungkook yüzünü buruşturarak ayağa kalkmış, "Uff, bir bu eksikti." diye sinirle solumuştu.

"Saçma falan değil. Bütün kontrolleri yaptım. Turp gibisin. Bunun başka açıklaması olamaz. Kendini idare edemiyorsun. Ben yapmadım diyorsun. Demek ki, seni kontrol eden büyü"

Açıklama karşısında başlarını sallamış, daha fazla konuşmaya gerek olmadığını anlamışlardı. Teşekkür ederek hekim odasından ayrılmış, kendi odalarına doğru adımlamışlardı.

Odalarına girdiklerinde Jungkook bezmiş ifadeyle yüzünü sıvazlayıp, kendini yatağa attı. Taehyung onun bu hâlini iyi anlıyordu. Şu an bedenini daha ne olduğunu bilmedikleri bir büyü kontrol ediyordu. Haklı olarak endişeliydi.

"Jimin'e uğrayalım. Oradan da mahzene inelim. Büyücünün yanına gidelim. Olay ne anlarız. Korkma lütfen. Yanındayım sevgilim"

Jungkook eşinin bu korumacı tavrı karşında gülümsemiş, yanına giderek kolları arasına almıştı. Saçlarına öpücük kondurmuş, başını döndüren lavanta kokusunu içine çekmişti.

"Evet korkuyorum. Ama korkum size zarar vermek" diye kendini açıkladığında, Taehyung anladığını belirterek mırıltılar çıkarmıştı.

Daha fazla oyalanmayıp, Jimin'in odasına doğru yürümeye başladılar. İkisinin de yüzünde tebessüm vardı. Jungkook gözdesinin hamile olduğunu hatırlayınca ağzından istemsizce kelimeler döküldü.

"Gözdem hamile. Bana çocuk verecek. Sonunda çocuğum olacak"

Taehyung olduğu yere çivilenmiş, sesli şekilde yutkunmuştu. Delta yanındaki bedenin duraksadığını gördüğünde durmuş, arkasını dönmüştü.

Taehyung beti benzi atmış şekilde öylece olduğu yerde kala kalmıştı. Sadece üç cümle. Üç cümlenin  onu bu kadar üzeceğini düşünmezdi.

Onun gözdesi.......

O çocuk verecek.....

İkisinin çocuğu......

Aklındaki düşünceler zehir misali bedenine yayılırken, göz yaşlarını tutmak için çenesini sıkmış, gözlerini kapamıştı.

Bu kadar mı çok çocuk istiyordu?

Delta Alfasının bu halini görmesiyle hemen ağzını kapatmış, koşarak geride bıraktığı bedenin yanına gelmişti.

"Özür dilerim. Yemin ederim, öyle demek istemedim. Çocuk olmaması benim için sor-" derken Taehyung eliyle onu durdurmuş, az önceki duygusal yapısının tam tersi olarak sert ifadeyle yüzüne bakmıştı.

"Çocuk istemen senin hakkın Jungkook. Bunun için sana kızmam. Bu kadar istekli olduğunu bilseydim, daha önceden saraya gelmesini sağlardım"

Jungkook duydukları karşısında telaşla kafasını sallıyor, inkar etmeye çalışıyordu. Taehyung yanında olduğu sürece hiçbir şeye ihtiyacı yoktu.