Galaxy Vminkook

Gerçekler

Taehyung odaya girdiğinde yüzünde buruk tebessüm açmıştı.

Jungkook sürekli çalışıyordu. Şu an olduğu gibi. Yanına yaklaşmasıyla Jungkook onu fark etmişti.

"Papatyam hadi kucağıma gel"

Yüzünü utanç dalgası ele geçirirken Deltasının kucağına kurulmuştu.

"Seni özledim" sesindeki arzuyla burnunu esmer tenlinin yanağına sürtmüştü. Dudakları yavaşça büzülerek öpücekler kondurmaya başlamıştı tüm yüzüne.

"O ne demek? Sürekli yan yanayız, bereber vakit geçiriyoruz. Üstelik gece gündüz sevişiyoruz"

"Demek istediğim... neredeyse 3 yıl önceki hayatımızla şimdiki hayatımız arasında dağlar kadar fark var.

Eskiden yalnız ikimizdik. Her anımız beraber geçerdi. Tuvaletimizi bile bir yapardık. Sürekli seninle ilgilenirdim.

Ama şimdi sana yeterince ilgi gösteremiyorum. Sürekli bir sorun çıkıyor. Bunun yanı sıra çocuklarımız var artık. Onlarla meşgul olmak fazla zaman alıyor.

Ayrıca Jimin... İkiniz de farklısınız. Her şeyinizle. Sen ilgi duymasan bunu sorun etmezsin. Alfasın ve gururun her şeyden önce geliyor. Ama o Vita. İlgi için can atıyor. Hem senin hem benim ilgim için.

Ben ona daha çok ilgi verirken senin dışarıda kalman bazen sıkıyor.

Sakın düşüncelerimi yanlış anlama. Jimin'e aşığım ve bundan dolayı mutluyum. O hayatımda olmasa ne yapardım bilemiyorum. Her şeyden önce kalbimin diğer sahibi, evlatlarımın babası. Aynı senin gibi"

Taehyung duyduklarıyla afallamıştı. Böyle şeyler duymak planlarında yoktu.

"Uhh... Böyle düşünmen şaşırttı açıkçası. Ben bile bunu düşünmüyorum. Neden kafaya takıyorsun?

Bu yaptıklarını ben de yapıyorum. Sana fazla vakit ayırmıyorum ama vakit ayırıyorum. Ama sen vaktin müddetini sıkıntı etmiyorsun değil mi?!

Evlediğimizde 18 yaşındaydık. Toyduk, gençtik. Ama şimdi 24 yaşındayız ve çocuklarımız var. Sorumluluklarımız var. İkidebir birbirimize sürekli ilgi veremeyiz.

Jimin'e karşı olan ilgin beni kıskandırmıyor aksine mutlu ediyor. Sırf benim bencilliğim yüzünden her şeye göğüs gerdi. Ne kadar da geri zekâlıyım gerçekten. Sırf kendi rahatım için bir başkasını zorla altına yatırdım. Evli olmanız bir şey ifade etmiyordu.

Üzerimdeki baskından kurtulmak, bunun yanı sıra kucağıma bir bebek almak için istemediğini bildiğim hâlde Jimin'i seninle evlendirdim. Onu düşürdüğüm konum hoş değildi. Bir başka Kralın ilk gözdesi olmak yerine ona bok gibi davranan senin ile kuma konumunda nikaha girdi.

Ona fazla ilgi vermemiz gerekiyor. Çünkü bizim acı çektiğimiz yok. Yaptığımız tek şey tabiri caizse menilerimizi içine dökmek.

Hamile olduğunda sürekli acı çekiyor. Kasılmaları, zar zor yürümesi, ikidebir tuvalete ihtiyaç duyması, doğum sancısı, ağrısı...

Bunun yanı sıra biz de yardım etsek çocuklar onu anne niteliğinde görüyor ve ona daha çok yapışıyorlar. Gece gündüz demeden onlarla ilgilenip, tüm sıkıntıları için canını dişine takıyor.

Lütfen böyle saçma şeyler düşünme. Bu can sıkıcı. Çünkü ortada suçlu yok. Hoş değil. Jimin duysa alınır. Kötü niyetin olmadığını biliyorum ama Jimin'in kendini 'sonradan gelme, kara diken' diye adlandırmasından zor kurtardık"

Ciddi ama bir o kadar yumşak ses tonuyla tek nefeste uzunca konuşmuştu. Jungkook ise ona öyle güzel bakıp dinliyordu ki...

'İyi ki sen ilk aşkımsın' dedi içinden...