Yazım hatalarını mazur görün
Taehyung'dan...
"Taehyung duydun mu? Güneşim doğuruyormuş!"
Jungkook'un kurduğu cümleyle olayı kavramadığını anlamıştım. Jimin'in acı dolu çığlığı sarayı inletirken elimiz ayağımız birbirine girmişti.
"Aman Allah'ım Jungkook Seokjin hyungu çağırmamız gerek. Daha doğuma 12 gün vardı ama! Kızım daha zamanı değildi ki!"
İkimiz de yataktan inerken endişeyle yakınmıştım. Allah aşkına daha 12 gün vardı ama...
"Ya ne saçmalıyorsunuz!... ahh... doğ-doğuruyorum... içimde mi tutacağım?"
Ben Jimin'i yatağa uzatıp üzerini çıkarmaya başlarken Jungkook çoktan hyungla gelmişti. Jimin acıyla kıvranıyordu adeta. Seokjin hyung Ayçiçeğimin deliğinden akan sıvıyı gördüğü gibi bağırmıştı.
"Hemen dışarı çıkın! Doğum başlamış... itiraz dâhi istemiyorum"
Ağzımızı açmamıza izin vermeden bizi kapı dışarı etmişti. Kapı kapanmadan önce yaptığım son şey nefes nefese bağıran Jimin'e bakmakken Jungkook dominant ve korumacı sesiyle hyunga söylemişti.
"Eşimi ve kızımı sağ istiyorum hyung. İkinci bir seçenek kabuletmiyorum"
Seokjin hyung kafasını sallayıp kapıyı kapamıştı. Ben ise Jungkook'un kurduğu cümlenin samimiyetinde takılıp kalmıştım.
Eşimin...
Kızımın...
Yüzümde gülüşe, kalbimde açan çiçeğe engel olamamıştım. Kızım...
8,5 aydır sarhoşluğunda olduğum durumla her şeyi daha yeni kavramıştım sanki.
Benim bir kızım, evladım olacaktı. İkinci evladım... Saçlarını örebileceğim bir kızım...
Yıllarca annemin saçına dokunmayı hayal etmiş, ama bunun olmayacağını anladığımda bir kız kardeşimin doğmasını beklemiştim. Lakin ben buna da hasret kalmıştım. Ama her zaman hayal olacağını düşündüğüm şey şu an bir kapı ötemdeydi.
Saçlarını koklayıp, tarayacağım bir kız çocuğu... Bir melek... İkinci kez baba olacaktım... Bunu ilk önce Allah'a sonra da sevdiğim iki adama borçluydum.
Oğlumun hamilelik sürecinde hissettiğim heyecanı aynı şekilde kızımda da hissetmiştim. Oğlumun doğum anında hissettiğim tüm duyguları şimdi de hissediyordum.
Ben asla bir evladım olmayacağım tanısı ile ölmeyi planlarken Allah bana ikinci evladı bahşediyordu. Gözlerim dolarken ağlamamak için direniyordum.
Ben bu kadar mutlu olacağımı düşünmemiştim. Jimin'i bu saraya getirirken aslında kendimin doğumdan sonra saraydan gideceğim gerçeğini kabullenmiştim.
Allah aşkına zaten kim kalırdı ki istenmediği yerde?! Deltam'ın ruh eşiyle, çocuğu ile arasında engel olacak biri değildim elbette.
Ne kadar da zeki olsam hesaba katmadığım şeyler vardı... İlki Jungkook'un bana olan aşkıydı... Omega veya Vita olmamam onun ruh eşi olmadığım anlamına gelmiyordu ki!
Zaten ruh eşi olmasaydım kral olmasına rağmen ona bir çocuk veremeyeceğimi bildiği hâlde benimle evlenir miydi?!
Ama kalbimi kaplayan hüzünle bunu unutmuştum. Delta'mın benden gideceğini düşünerek Jimin'i saraya getirtmiştim.
Beni seven eşim, arkadaşlarım olmasaydı büyük ihtimal çoktan kendimi öldürmüştüm. Hiçbir zaman gelmeyecek olan bir evlat... Nefesini nefesinden aldığın eşinin ellerinden kayıp gideceği düşüncesi... Kim yaşamak isterdi ki ?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Galaxy Vminkook
FanfictionJeon krallığının kralı Delta Jungkook ve eşi Baş Alfa Taehyung krallığa varis vermek için Vita Jimin'i saraya getirirler. Semekook/Seketae/Ukejimin Bitiş tarihi: 15.07.2022 #1 vmin #1 vminkook #1 king #1 fic #1wattpad #1 alfa #1 kingdom •Tüm hakla...