Okumanızı rica ediyorum:
Yorum sayısı minicik az. Sizden bir şey istemek cidden sinirimi bozuyor çünkü öylesine, hadi şunun kitabını okuyayım demişsiniz ve ben de bir şey istiyorum yani tuhaf, alt tarafı kitap okuyonuz ki ben de okuyorum. Ama hani yorum az ya. Böyle onun için de küçük bir sınır koysam. Siz zaten maşAllah gün bitmeden oy sınırını geçiyorsunuz ondan yana sıkıntım yok.
Teşekkür ederim, anlayışlı olanlar için. Anlayış göstermeyenlere de şey, eğer isterseniz bir paralel evren bölümü yazarım. Telafi niyetine. Hani isteyen olursa.
Ama eğer derseniz ki, daha kitap bitmedi zalımın kızı o zaman eyw yani
OY SINIRI: 130
yorum şeysi: 30'la başlayalımKeyifli okumalaar ❤️
🦠🦠🦠
"Hey, nasılsın?"
Cemal, Semih'in gözlerini kapatırken sinirle tısladı. "Bakmasana kadının orasına burasına!"
"Gerizekâlı." Dedi o da sinirle tıslayarak. Ellerini, Cemal'in ellerinin üstüne koyup aşağı indirdi, arkasını dönüp biraz yakın olan yüze kaşları çatık baktı. "Arkadaşım o benim."
Cemal, bükülen dudağı ile onaylar gibi yavaşça başını salladığında, Semih göz devirip Pusat'a döndü. Seda ile konuşuyordu. "Pek iyi değil. Konuşmanı rica edeceğim."
Seda gülümseyerek başını eve çevirdiğinde, kapıdaki adamları görmüş heyecanla el sallamıştı. "Tamam, bana dosyasını ver. Ben de şunlarla biraz konuşayım."
Pusat, başını sallayıp Orkun'u yanına çağırdığında, Seda da diğerlerinin yanına gitmişti.
"Nasılsınız, bakayım?"
Elleri kot pantolonunun cebinde, üstünde oduncu gömleği altında da siyah sporcu atleti ile oldukça karizmaydı.
Semih anında yüzünde bir gülüş ile atıldı. "İyiyiz, sen nasılsın? Nasıl gidiyor?"
Cemal, somurtarak Kürşat ve Sezer'e döndü. "Bana böyle gülmüyor bu puşt."
İkisi kendi arasında güldüğünde Seda Cemal'in dediğini duymuş olacak ki Semih'in sorularına cevap verdikten sonra atıldı. "Aşk olsun, sevinmedin mi beni gördüğüne?"
Cemal, gözlerini devirdi. "Seninle değil, bu gevşek ağızlı ile sorunum."
Seda anlamamış gibi Semih'e döndüğünde, Cemal'e kaşları çatık baksa bile bakışlarının ardındaki zevki görmüştü. Bıyık altından gülüp ellerini arkasında birleştirdi.
O ağzını açamadan Semih atıldı. "Sana mı gülseydim, ayı."
"Ayı ne, anasını satayım ya?"
Hepsi birden kıkırdadığında, Orkun da Seda'nın istediği dosyayı getirmişti. "Size doyum olmaz beyler, benim gitmem lazım."
Hepsi başını salladığında, içeri girdiği gibi Cemal, Semih'e döndü. "Ayı sana denir, köpek!"
"Akıl dağıtılırken sen millete köpek demekle mi meşguldün, gerizekâlı?"
İkisi birbirleriyle laf dalaşına girdiğinde, Pusat onlara çatık kaşları ile seslendi. "Eğer o sesiniz biraz daha yükselirse kökten keserim."
Tepkiler çok ironikti. Biraz arkada kaldıkları için Semih ve Cemal birbirlerine dirseklerini geçiriyorlardı.
Pusat, nefesini bırakıp içeri girdi. Seda, henüz merdivenlerin başında iken büyük birkaç adım ile yanına varmıştı. Beraber bir üst kata çıktıklarında, Seda mırıldandı. "Ne yaptın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASUM -GAY
RomanceMete ile Pusat Suç makinesi ve Masumluğun tanımı (Bebek gibi) Sanıldığının aksine Pusat asla Mete'ye zarar vermezdi. O, onun saflığına, hareketlerinin çocuksuluğuna, düşüncelerinin masumluğuna aşık olmuştu. Her baktığında içinde heyelanlar yaratan...